Savaşın gözyaşları dinmeli! Artık Yeter!

Barış İçin Vicdani Ret Platformu; askeri operasyonların çözüm olmadığını, askere gidilmemesi gerektiğini dile getirmek için Harbiye orduevi önünde bir araya gelerek bir basın açıklaması gerçekleştirdi.
Açıklamada, yıllardır sürdürülen savaşta on binlerce gencin yaşamını yitirdiği, Kürt illerinde askeri operasyonların yeniden tırmandırılıp ve meşruluk kazandırılmak istendiği ve son aylarda Askeri Kışlalarda şüpheli asker ölümleri ve intiharların arttığına değinildi. Platform üyeleri adına açıklama yapan Ersin Sedefoğlu; operasyonlar devam ettiği sürece şüpheli asker ölümlerinin ve intiharlarınında son bulmayacağını belirterek, son zamanlarda kışlalarda artan asker ölümlerinin de bu opresyonların bir çözüm olmadığının göstergesi olduğunu söyledi. Kürtlere yönelik yapılan inkar ve imha politikası devam ettiği sürece, Kürt ve Türk analarının gözyaşının dinmeyeceğini, baskı ve katliamın, bununla birlikte asker ölümlerinin de devam edeceğini vurguladı. Son olarak halkların barış istediğine değinerek gençlere “askere gitmeyin kardeş kanı dökmeyin” çağrısında bulundu.
Yapılan asın açıklaması metni;

ASKERİ OPERASYONLAR ÇÖZÜM DEĞİLDİR! ASKERE GİTME!

Kürtlere yönelik saldırıların artmasıyla birlikte askeri kışlalarda şüpheli asker ölümlerinin artması, asker intiharlarına her gün yenilerinin eklenmesi asgeri operasyonların çözüm olmadığını birkez daha gösterdi. BDP’ye dönük tutuklama furyasının sürmesi, TMK mağduru çocuklarla ilgili yasal düzenlemenin ertelenmesi ile hapishanelerde binlerce çocuğun tutukluğu devam ediyor. Seçilmiş belediye başkan ve meclis üyeleri halen serbest bırakılmadı. Kürtlere yapılan linç girişimleri devam ediyor. Doğu Karadeniz’de şovenist propaganda ile Kürt tarım işçilerinin çay ve fındık toplamak için çalışmaya gelmemesi için Karadeniz emekçi halkı kışkırtılmak isteniyor. Kürt inşaat işçilerine ve tarım işçilerine sivil faşistler saldırıyor. Üniversitelerde Kürt gençlerine dönük faşist terör polis eliyle güçlendiriliyor.

Bölgede OHAL’i aratmayacak düzeyde Ordu güçleri askeri yığınaklar yapmakta, kimi illerde yoğun sıcak çatışmalar yaşanmaktadır. Hükümetinin “ Demokratik Açılım” adı altında göstermelik bir takım adımlar atacağını açıklamasından bu yana Kürt halkının üzerinde estirilen devlet terörü ile demokratik açılımın nasıl bir açılım olduğu daha somut olarak ortaya çıkmış oldu. Askeri Operasyonların meşruluğunu savunan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, TSK’da “savaş yanlısı, operasyon heveslisi” değil diyor. Peki TSK bu kadar operasyon düzenleme heveslisi değilsu kadar artan düzeyde yoğunlaştırılan askeri operasyonlar niye yürütülüyor. TSK ne zaman operasyonları yapmak istemediğini beyan etti.. Genelkurmay başkanlarının asker ölümlerinin ardından yaptıkları açıklamalarda “ tek bir terörist kalmayıncaya kadar operasyonlar sürecek” açıklamaları neyi ifade ediyordu.

Egemenlerin Kürt sorununa yönelik resmi politikası inkar ve imhaya dayalı politikadır. Bir halkın, kimliğini ,varlığını inkar eden zihniyetin yansıması Kürtlere karşı uygulanan baskı ve sindirme politikaları, katliamlar ile karşılığını buluyor. Devletin bu inkar ve imha siyaseti değişmediği takdirde hangi hükümet demokratik çözümden bahsederse bahsetsin politikası yine kan, gözyaşı, asker intiharları, şüpheli asker ölümleri, anaların göz yaşı, baskı ve katliam olacaktır.

Bizler Barış İçin Vicdani Red Platformu üyeleri olarak Kürtlere dönük yıllardır uygulanan

inkar ve imha politikasının son bulmasını istiyoruz.

Türk ve Kürt halkları kardeştir. Ancak bu kardeşliğin büyütülmesinin yolu coğrafyamızda yaşayan halkların eşit konumda olmasından eşit haklara sahip olmasından geçiyor. geçiyor. Kardeşlik için halklar arasında tam eşitlik istiyoruz.

Kürt halkına dönük işlenen suçlardan dolayı sorumlu askerlerden polislere, bürokratlara ve devleti yönetenlere savaş suçlularının yargılanması için adalet istiyoruz.

Askeri operasyonların çözüm olmadığını biliyoruz, akan kanın durmasını istiyoruz. Eğer devlet Kürt sorununda demokratik açılım yapmak istiyorsa öncelikle askeri operasyonları durdurmak için adım atmalı, Kürt halkına karşı yapılan saldırılara son vermelidir. Çatışmalarda ölen askerler coğrafyamızın yoksul emekçi halklarının evlatlarıdır. Çatışmalarda asker ölümlerinin son bulması için daha fazla ananın gözyaşı dökmemesi için operasyonların çözüm olmadığı artık görülmeli ve askeri operasyonlar durdurulmalıdır., Kürt halkının demokratik talepleri kabul edilmelidir. Artık Türk ve Kürt anneleri oğullarının bu savaşta ölmesini, kardeş kanı dökmesini istemiyor. Halklarımız barış istiyor.Barış İçin Vicdani Ret Platformu olarak bizlerde savaşın ve militarizmin diline dağil, barışın ve dialoğun sesine kulak vermenin gerekli olduğunu dile getiriyor ve buradan bir kez daha gençlere sesleniyoruz “askere gitmeyin, kardeş kanı dökmeyin.”

BARIŞ İÇİN VİCDANİ RED PLATFORMU

Sokak