KaraTahta’da “Tarihteki Anarşist Kadınlar (2)” Aktarımı Yapıldı

26A Atölye Kara Tahta’da “Tarihteki Anarşist Kadınlar (2)” aktarımı Özlem Erdoğan tarafından yapıldı.

Tarihteki Anarşist Kadınlar aktarımlarının ikincisi gerçekleşti. İlk aktarımda bahsedilen anarşist kadınlara ve 19. yüzyılın ortalarından itibaren özellikle Avrupa ve Amerika kıtalarında toplumsallaşan radikal işçi hareketlerine kısaca değinildi. İlk olarak Arjantin’de anarşist hareket içerisinde aktif olan Virginia Bolten’dan bahsedildi. Bolten’ın Arjantin’de fırın işçilerinin anarşizmle tanışması ve fırın işçileri arasında anarşist fikirlerin yayılması noktasında etkin rolü olduğundan, Arjantin’de bilinen ilk kadın grevini örgütleyenler arasında olduğundan bahsedildi. Henüz 20 yaşındayken, 1 mayıs günü binlerce işçiyle birlikte yürürken, etkili bir ajitatör olduğuna değinildi. Virginia Bolten’ın yaşamı boyunca La Obrera Panadero de Rosario, La Voz de la Mujer, La Nueve Senda gibi bir çok yayının çıkartılmasındaki rolünden bahsedildi. Çıkarılan yayınların hem ekonomik sıkıntılar hem de politik baskılarla karşı karşıya olmasına rağmen, uluslarası bir dayanışmayla desteklendiğine değinildi. Hem yayınların çıkarılmasında hem de pratikte anarşizmin örgütlendiği sosyal merkez ( Casa del Pueblo, Centro Femenino Anarquista ) dernek ve uluslarası kampanyalarda yoldaşlarıyla birlikte canla başla calıştığından bahsedildi. Virginia’nin yoldaşları Teresa Marchisio, Maria Collazo, Juana Buela’dan bahsedildi. Arjantin’de ve Uruguay ‘da Aynı dönemlerde toplumsallaşan anarko sendikalist hareketten, FORA ve FAU’ya kısaca değinildi. İtalya’da anarşizmle tanıştıktan sonra faaliyetleri nedeniyle hayat arkadaşı IIario Margarita birlikte sürgün edilen Giuditta Zanella’nın, 1930’larda İberya’ya giderek orada Durruti birliğe katıldığından bahsedildi. Zanella ve Margarita’nın Francisco Ferrer’in torunu Frrancisco ile dostluklarına ve onun gözlerinin önünde Stalinistler tarafından katledilmesinin ardından çeşitli yayınlara yazılar yazdıklarından bahsedildi. Ayrıca Emma Goldman’ın doğum kontrolü üzerine yaptığı konuşmalardan etkilenerek anarşizmle tanışan ebe Margaret Sanger’ın Goldman’la olan dostluğundan , ve yine Mother Earth’ten etkilenerek çıkardığı Women Rebel adlı yayından bahsedildi. Aralarındaki dostluğun zaman içerisinde nasıl bozulduğuna Margaret Sanger’ın anarşist fikirlerden ve anarşist çevrelerden uzaklaşarak nasıl liberal bir algıya yaklaştığına değinildi. Aktarımın sonunda Emma Goldmanın Sanger’a yazdığı mektuplar, el yazmalarının kopyaları, bahsi geçen anarşist kadınların fotoğrafları ve bahsedilen yayınların örnekleri elden ele dolaştırılarak, kısaca göz atıldı. Aktarımcının bitirmesinin ardından, yorum kısmında özellikle Güney Amerika’daki anarşist hareket, grevler ve devlet baskısı üzerine aktarımı zenginleştirerek besleyen yorumlarla sohbet sona erdi.