SIFIRINCI DELEGE MARCOS


Tarih 1 Ocak 1994.Meksika’da sabaha karşı aynı anda demokrasi-özgürlük-adalet sloganları efendilerin daha önce hiç duymadığı kadar yüksek ve yokedici bir şekilde atılıyordu.Gerçek öfkenin sahipleri ellerinde tuttukları kara bayraklarıyla Chiapas’ın yedi belediyesini kuşatıp bu zamana kadar yoksayılanların, umudun artık profesyonalleri olmuşların, en dipten gelen onurun silah sesleriyle kuşandığını duyurdular.

Ve, Chiapas’ın karanlık patikalarına ayak basmadan önce adı olmayan,kimliğini ancak direnişin safında kazanan bir silüet, yerli halkın -görünsün diye yüzünü örten- sıfırıncı delegesi : MARCOS.Bir asır öncesinde yaşamış,mücadele ruhuyla hâla Chiapas yerlilerin savaşında yaşayan E.Zapata ve yoldaşlarının, devamcısı ve bugüne taşıyıcısıdır Marcos.İktidar algısına ve liderlik kültüne  karşı duruşun simgesi haline gelen kara maske “Marcos  tüm yerliler , tüm yerliler Marcos’tur” önermesini ete kemiğe büründürmüştür.Savaşacak bir ordu olmasın diye kurulmuş son direniş birliğinin –EZLN’in- de insan suretinde yansımasıdır ayrıca.

Marcos bir kişinin ötesinde , bir duruştur aynı zamanda kapitalist barbarlığın tam ortasında.O, bu zamana kadar bütün özel arazilerde yabancı olanların kimliği , saraylarda asla sesi olmayanların sesi, harekete geçmiş onurun adımıdır.



Marcos, San Fransisco’da bir gey, Güney Afrika’da bir zenci, San Ysidro’da bir Chicano, İspanya’da bir anarşist, İsrail’de bir Filistinli, San Cristobal sokaklarında bir maya yerlisi, Mexico City’nin teneke mahallesi Neza’da bir çete mensubu, folk müziğinin kalesi Ulusal Üniversite’de bir rocker, Almanya’da bir Yahudi, Savunma Bakanlığı’nda bir uzlaştırıcı, soğuk savaş sonrası çağda bir komünist, ne galerisi, ne müşterisi olan bir sanatçı… Bosna’da bir barışçı, Meksika’nın herhangi bir kentinde bir ev kadını, grev yapmaya asla yeltenmeyen sendika CTM’de grevci, başkaları için kitap yazan bir gazeteci, gece saat 10’da metroda yalnız başına bir kadın, topraksız bir köylü, işsiz bir işçi, mutsuz bir öğrenci, serbest piyasacılar arasında bir muhalif, ne kitabı, ne okuyucusu olan bir yazar ve tabii güneydoğu meksika dağlarında bir Zapatist Gerillası !

Yâni Marcos bir insandır, bu dünyadaki herhangi bir insan. Marcos; bütün ötekiler, kenara itilmişler ve unutulan ve ezilen azınlıklar, direnerek kendilerini varedenler ve ‘ARTIK YETER!’ diyenlerdir.