Kurtuluş 1 Nisan’ları Değil, 1 Mayıs’ları Örgütlemededir

Biz genç işçiler için kurtuluş, ne sonucu belli oyunların parçası olmak ne de 1 Nisan’lara umut bağlamaktır. Kurtuluşumuz, irademizi başkasına teslim etmediğimiz, kendi kararlarımızı bizi sömürenlere bırakmadığımız devrimci pratiklerle gerçekleşir. Kurtuluşumuz, 1 Nisan’larda ve sandıklarda değil; yüzyıllardır sömürüye ve adaletsizliklere karşı mücadelenin yükseldiği 1 Mayıs’larda meydanlarda sokaklardadır.

Bizim için kurtuluş, 1 Nisan’da oyunu verdiğin partinin kazanması olmamalıdır. Adalet için özgürlük için biz işçilerin mücadeleyle kazandığı 1 Mayıs’ları örgütlemek olmalıdır.

1886 Haymarket’te katledilen anarşist işçilerin anısına…

1 aylık siyasi mücadele aldatmacasının sonunda seçimler gerçekleşecek. Bir gün öncesinde zaferini ilan edenler, 1 Nisan’da devlet kurumlarının kesin sonuçları açıklamasıyla boş tartışmalara tutuşacaklar.

Zaten siyasi zorbalığını her yöntemle meşrulaştırmış yöneticiler, seçim denilen muammadan yararlanarak bir kez daha kendi iktidarlarını kendi kurumlarına onaylatacaklar. İstediği sonuçlar çıkmadığı takdirde kayyum, tutuklama, hapis benzeri bir dizi yöntemle istediğini alacağını açıkça beyan eden, bu beyanları yayınlatan, bastıra bastıra zihnimize sokanlar, bu seçimin ve sonucu önceden belli tüm seçimlerin galibidir.

Tüm bu zor ve hileyi bile bile oyunda kalan muhalefet, kendi sınırları çerçevesinde muhalefetçilik oynamaya ikna olmuştur. Her seçim olduğu gibi bu seçimde de kendine umut alanları yaratan muhalefet, birkaç belediyeye odaklanarak buradaki potansiyel kazanımlarını ilerleme gibi gösterecek; bir sonraki seçim çalışmalarına şimdiden daha iyi çalışacağız mesajları verecektir. Ancak açıktır ki, içinde bulunulan tarzdaki işleyişte muhalefetin propagandasını yapabileceği tek alan sonraki seçimlerdir. Her seçim muhalefet için bir sonraki seçimin bahanesidir.

Biz ezilenleri yerel seçim, genel seçim, referandum gibi geçici ve yanıltıcı bir şekilde politikleştiğimiz süreçlerle oyalayanların amacı açıktır: Ezilenleri olduğu konumda tutmak. Devletin ve kapitalizmin sahte süreçleri olan seçimlerle ezilenleri, ezenlerle; işçileri, patronlarla eşitleyen bir yanılgı yaratılmaktadır. Bu sahte süreçlerde kapitalizmin yarattığı adaletsizlikler rafa kalkar; zengini ve fakiriyle aynı gemideyiz mesajları veren partilerin propagandalarında boğuluruz. Bir sonraki seçime kadar biz ezilenleri yok sayanların, adaletsizlikleri yaratanların, sömürenlerin çarkları sorunsuz döner.

1 Nisan’da sömürü sisteminin sonu gelmeyecek. Patronların, müdürlerin şeflerin egosu bitmeyecek, ödenmeyen maaşlarımız 1 Nisan’da ödenmeyecek. Çok çalışıp her geçen gün daha az kazandığımız sisteme 1 Nisan’da ara verilmeyecek. İşe geç kaldığımızdan dolayı maaşlara yapılan kesinti 1 Nisan’da geri verilmeyecek, yine kesilecek. Hakkımız olan molaya çıkmak istediğimizde 1 Nisan’da “tabi buyrun” denmeyecek.  Neden maaş kesintisi olduğunu sormanın, hakkımızın hesabını sormanın önündeki engel, 1 Nisan’da ortadan kalkmayacak. Hakkımızı çalmaya 1 Nisan’da ara verilmeyecek. Sömürüye ve adaletsizliğe direnmek 1 Nisan’la hakka dönüşmeyecek. Kapitalizmin sömürüsü ve adaletsizlikleri 1 Nisan’da durmayacak.

Biz genç işçiler için kurtuluş, ne sonucu belli oyunların parçası olmak  ne de 1 Nisan’lara umut bağlamaktır. Kurtuluşumuz, irademizi başkasına teslim etmediğimiz, kendi kararlarımızı bizi sömürenlere bırakmadığımız devrimci pratiklerle gerçekleşir. Kurtuluşumuz, 1 Nisan’larda ve sandıklarda değil; yüzyıllardır sömürüye ve adaletsizliklere karşı mücadelenin yükseldiği 1 Mayıs’larda meydanlarda sokaklardadır.

Bizim için kurtuluş, 1 Nisan’da oyunu verdiğin partinin kazanması olmamalıdır. Adalet için özgürlük için biz işçilerin mücadeleyle kazandığı 1 Mayıs’ları örgütlemek olmalıdır.

1886 Haymarket’te katledilen anarşist işçilerin anısına…

Genç İşçi Derneği

GENÇ İŞÇİ DERNEĞİ