Nedim Ciran Yorumluyor – Meydan Gazetesi https://meydan1.org Anarşist Gazete Thu, 22 Mar 2018 08:42:43 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=5.3.13 Amiral Battı, Ben Tayfayı Merak Ediyorum https://meydan1.org/2018/03/22/amiral-batti-ben-tayfayi-merak-ediyorum/ https://meydan1.org/2018/03/22/amiral-batti-ben-tayfayi-merak-ediyorum/#respond Thu, 22 Mar 2018 08:42:43 +0000 https://seninmedyan.org/?p=33049 Amiral battı, amiral gemisi gitti. Basında neredeyse devletle özdeşleşmiş, her dönem devletin sesi olmuş Hürriyet Gazetesi, Doğan grubundan Demirören grubuna satıldı. Elbette medyadaki böylesine büyük bir el değiştirme tek başına da önemli, ancak günümüz koşullarında böylesi bir değişiklik başka anlamlar da taşıyor hiç kuşkusuz. Başta Hürriyet olmak üzere Doğan Medya Grubu, son 10 yıldır değişen […]

The post Amiral Battı, Ben Tayfayı Merak Ediyorum appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>

Amiral battı, amiral gemisi gitti. Basında neredeyse devletle özdeşleşmiş, her dönem devletin sesi olmuş Hürriyet Gazetesi, Doğan grubundan Demirören grubuna satıldı. Elbette medyadaki böylesine büyük bir el değiştirme tek başına da önemli, ancak günümüz koşullarında böylesi bir değişiklik başka anlamlar da taşıyor hiç kuşkusuz.

Başta Hürriyet olmak üzere Doğan Medya Grubu, son 10 yıldır değişen iktidar kliklerinin içerisinde kendisine konum almada sıkıntılar yaşıyor, kendi liberal çizgisi, gittikçe muhafazakarlaşan siyaset erkiyle çatışmalar doğuruyordu. Bu da Aydın Doğan’ın diğer ticari  işlerini de sekteye uğratıyordu iste istemez. Eskiden kolayca gelen ihaleler son dönemde alınamaz, yandaşlara verilen teşvikler Aydın Doğan’a verilmez, hatta saraya çağrılmaz bile olmuştu.

Gazeteci bir kökenden gelmiş olsaydı belki direnirdi, ama Aydın Doğan’ın da meşrebi belli. Ondan Abdi İpekçi ya da Çetin Emeç olmasını kimse beklememeli. Hatta hiçbir çalışanına sormadan, danışmadan tek başına böyle bir satış kararı verdiği için sıradan bir patron olduğunu bir kez daha göstermiş oldu.

Aydın Doğan patrondu, gene patron oldu. Asıl benim sözüm, bugüne dek bu gerçeği görmezden gelerek kendilerine sunulan sıcak plazalarda habercilik yaptığını sanan “meslektaşlarıma”. Şimdi onların alacağı tavrı merak ediyorum. Haber dilleri nasıl değişecek, yaptıkları programlar nasıl bir dönüşüm yaşayacak? Şimdi belli olacak AK’la kara.

 

The post Amiral Battı, Ben Tayfayı Merak Ediyorum appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>
https://meydan1.org/2018/03/22/amiral-batti-ben-tayfayi-merak-ediyorum/feed/ 0
Erdoğan Medyası’nda Oyuncu Değişikliği – Nedim Ciran https://meydan1.org/2017/09/30/erdogan-medyasinda-oyuncu-degisikligi-nedim-ciran/ https://meydan1.org/2017/09/30/erdogan-medyasinda-oyuncu-degisikligi-nedim-ciran/#respond Sat, 30 Sep 2017 12:20:10 +0000 https://seninmedyan.org/?p=15010 Yazarımız Nedim Ciran’ın, Anarşist Meydan Gazetesi’nin 40. sayısında yayınlanan yazısını sizlerle paylaşıyoruz.  Balzac 1843’te, “Basın var olmasaydı, onu hiç icat etmemek gerekirdi!” der. Bugün medya aracılığıyla neler olup bittiğini takip ediyor, küresel güncelin bilgisini basın ve yayın kuruluşlarından kolaylıkla alıyoruz. Balzac’ın sözü işte bu bilginin niteliğini tartışmaya yöneliktir. Medyanın hem güncelin bilgisinin üretiminde önemli bir […]

The post Erdoğan Medyası’nda Oyuncu Değişikliği – Nedim Ciran appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>

Yazarımız Nedim Ciran’ın, Anarşist Meydan Gazetesi’nin 40. sayısında yayınlanan yazısını sizlerle paylaşıyoruz. 

Balzac 1843’te, “Basın var olmasaydı, onu hiç icat etmemek gerekirdi!” der. Bugün medya aracılığıyla neler olup bittiğini takip ediyor, küresel güncelin bilgisini basın ve yayın kuruluşlarından kolaylıkla alıyoruz. Balzac’ın sözü işte bu bilginin niteliğini tartışmaya yöneliktir. Medyanın hem güncelin bilgisinin üretiminde önemli bir araç olması, hem de ekonomik-siyasal-toplumsal önemli bir güç olmasıyla ilişkilidir bu durum.

Bu gücün devletle ne kadar ilişkili olduğunu, 1920’lerde gazeteci Walter Lippmann, Kamuoyu isimli kitabında güzel bir şekilde çözümlemiştir. Lipmann, propagandanın çoktan beri “hükümetin düzenli bir organı” haline geldiğini ve gelişmesi ile öneminin düzenli olarak arttığını savunmuştur.

1920’lerden bu yana, ana akım medya ve devlet arasındaki ilişkinin ne boyutlara ulaştığı az çok ortada. Batılı medya kuruluşları bu ilişkiyi gizlemekte başarılı. Bizde son beş yıldır olup biten ise medya tarihinde tersine bir evrim… Medya patronları da onları destekleyen siyasi yapılar da ilişkilerini açık bir şekilde göstermekte beis görmüyor. Özellikle OHAL süreciyle beraber, Tayyip Erdoğan’ın ve AKP’nin rızasını alan medya kuruluşu olmak, bu alanda bir statü kabul ediliyor.

Geçtiğimiz ağustos ayında, ana akım medyada gerçekleşen oyuncu değişikliğini buradan okumak gerek.

Savaş sanayisinin önde gelen isimlerinden biri haline gelen Ethem Sancak, ES Medya’yı Hasan Yeşildağ’a bıraktı. ES Medya bünyesinde bulunan Akşam, Star, Güneş gibi gazeteler; 360 ve Kanal 24 gibi TV kanallarına bundan sonra Yeşildağ patronluk edecek.

Kim bu Hasan Yeşildağ?

Hasan Yeşildağ’ın kim olduğunu aramaya başlayan araştırmacı-gazetecilerin ilk karşılaştığı yazı, 2006 yılında Mahmut Övür’ün yazdığı “Kim şu Hasan Yeşildağ?” yazısı. Övür, bu yazıyı, yazdığına yazacağına pişman olmuş olabilir. ES Medya gibi Tayyip Erdoğan ve AKP ile ilişkisini açık bir şekilde ortaya koymaktan çekinmeyen Turkuvaz Medya’ya bağlı Sabah gazetesinde yayınlanan yazı, yaşadığımız coğrafyadaki medya-devlet ilişkilerinin evrimini anlamak açısından önemli. 2006’da açık bir şekilde Erdoğan’ı ve derin ilişkilerini gündem eden ve eleştiren Övür artık, Sabah gazetesinde de, yorumcu olarak konuk edildiği A Haber programlarında da Tayyip Erdoğan’a ve onun siyasi çizgisine övgüler dizmekten geri kalmıyor. Doğal olarak, Hasan Yeşildağ’ı da sevecek!

Övür’ün bir zamanlar, “derin” ilişkilerinin açığa çıkarılması için yetkilileri sorumluluğa davet ettiği Hasan Yeşildağ kimdir?

1970’lerin sonunda, Üsküdar’da Şehir Tiyatrosunun bombalanmasında ismi geçen, katledilenlerin arasında devrimcilerin de olduğu birçok cinayetin faili, azmettiricisi, silah tedarikçileri arasında yer alan, Üsküdar ÜGD örgütünün başı bir ülkücü. İşlediği cinayetlerin birinden idam cezası istenerek tutuklu yargılanan, hapishanede Mehmet Ali Ağca’yla tanışıp devletin “derin” işlerini yapacak kadrosunun içine alınan ve vakit kaybetmeden beraat ettirilip İsviçre’ye kaçırılan kişidir. İsviçre’den dönünce, Tayyip Erdoğan’ın güvenliğini almak üzere bir “suç işleyerek” onunla aynı hapise giren, kaldığı süre boyunca hapishane müdürlüğü yapan şahıstır. 2000 yılında Abdi İpekçi cinayeti de dahil olmak üzere hakkındaki tüm suçlar hakkında takipsizlik kararı verilen, hakkında İGDAŞ ve İstanbul Belediyesi ile ilgili birçok soruşturma bulunan isimdir.

Kardeşi İstanbul Büyükşehir Belediyesi meclis üyesi Zeki Yeşildağ, Tayyip Erdoğan’ın farklı coğrafyalarda protestocularla yaptıkları kavgalarla ünlenen korumalarının başında bulunan; belediyenin ağaç dikme işleri, trafik sinyalizasyon araçlarının satımı, güvenlik kameraları ve gizli kamera tekniklerini belediyelere pazarlaması işi gibi “karlı” işlerini yapan eski ANAP, Refah Partisi yani anlayacağınız her dönemin siyasetçisidir. Aynı zamanda Eski Emlak Bank Genel Müdürü Civangate yolsuzluk skandalının baş ismi Engin Civan’ın kardeşinin eşidir.

Böyle bir CV’ye şimdilerde bir de Tayyip Erdoğan’dan önce İslamcı gençliğin liderlerinden Metin Yüksel’in ülkücüler tarafından katledildiği bilgisi eklendi. Ülkücülerin Tayyip Erdoğan’ın önünü bu cinayetle açtığı iddia ediliyor. O da ülkücülerin önünü açmayı seviyor, her şey karşılıklı! Bu bilgilerin birbiriyle ilgisi ise büyük ve derin planlar!

Ethem Sancak ile kıyaslandığında, daha “vefalı” ve daha “derin” konumda bulunan Yeşildağ’ın medya patronluğunda, kendinden öncekileri aratmayacağı açık. Balzac, medya patronları ve onların iktidarlı ilişkilerini öngörmüş herhalde!

Nedim Ciran

The post Erdoğan Medyası’nda Oyuncu Değişikliği – Nedim Ciran appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>
https://meydan1.org/2017/09/30/erdogan-medyasinda-oyuncu-degisikligi-nedim-ciran/feed/ 0
Kontörlü Darbe https://meydan1.org/2017/07/16/kontorlu-darbe/ https://meydan1.org/2017/07/16/kontorlu-darbe/#respond Sun, 16 Jul 2017 10:31:17 +0000 https://seninmedyan.org/?p=11244 15 Temmuz’un üzerinden tam 1 yıl geçti. Darbe miydi, değil miydi, kime karşı yapıldı, kim yaptı gibi tartışmalar bu geçen 1 yıl içinde dinmediği gibi daha da arttı. Darbenin OHAL’e evrilmesi, KHK’larla yönetilen bir yapıya geçiş yapılması, uzun gözaltı ve tutukluluk süreleri, işten atmalar ya da açığa almalarla geçen 1 yıl. “Sarayın himayesinde” bir dizi […]

The post Kontörlü Darbe appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>

15 Temmuz’un üzerinden tam 1 yıl geçti. Darbe miydi, değil miydi, kime karşı yapıldı, kim yaptı gibi tartışmalar bu geçen 1 yıl içinde dinmediği gibi daha da arttı. Darbenin OHAL’e evrilmesi, KHK’larla yönetilen bir yapıya geçiş yapılması, uzun gözaltı ve tutukluluk süreleri, işten atmalar ya da açığa almalarla geçen 1 yıl.

“Sarayın himayesinde” bir dizi de etkinlik düzenlendi dün gün boyunca. Etkinlik dedim ama anma mı kutlama mı pek karar veremedim doğrusu. Açıklamalara, konuşmalara, yandaş medyanın yazdığına bakılırsa tam bir kutlama!

Bu “kutlama” için kullanılan görselin nasıl bir fiyasko olduğu ortaya çıktı. Sen tut, darbeye karşı tankların üzerine çıktık edebiyatı yap, ama etkinlik görselinde ödüllü bir fotoğrafçının Irak işgali sırasında çekilmiş bir asker fotoğrafını kullan. Yani edebiyat iyi ama fotoğraftan sınıfta kaldılar, açıkça söyleyeyim!

Bununla kalacak sandım ama yanıldım. Akşam üzeri mobil telefonlarıyla birbirlerini arayan herkes, farklı bir çevir sesi işitti. Bu ses sarayın sesinden başka bir şey değildi. Zaten telefon operatörlerinin yalakalık olsun diye darbeye özel bedava kontör dağıtma hamlesinin izleri sürerken, bir de bu bedava kontörlere güvenip eşini dostunu aramak isteyenler başka bir sesle karşılaştılar.

E, kontör parasını onlar verdiğine göre, kimin konuşacağına da onlar karar vermiş anlaşılan!

 

The post Kontörlü Darbe appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>
https://meydan1.org/2017/07/16/kontorlu-darbe/feed/ 0
Hürriyet, A.Misbah Demircan’ı Seçime Hazırlıyor! https://meydan1.org/2017/07/05/hurriyet-a-misbah-demircani-secime-hazirliyor/ https://meydan1.org/2017/07/05/hurriyet-a-misbah-demircani-secime-hazirliyor/#respond Wed, 05 Jul 2017 11:08:34 +0000 https://seninmedyan.org/?p=10733 Hürriyet Gazetesi’nde bugün, Beyoğlu Belediye Başkanı ile yapılmış tam sayfa bir röportaj yayınlandı. Bu röportajda, A. Misbah Demircan, özellikle Taksim ve çevresinde yıllardır devam eden inşaatlar ile ilgili pek çok açıklamada bulundu. Demircan, belediyenin hiçbir hukuki dayanağı olmadan yıkılan tarihi binaların yerine dikilen ucube betonları savunuyor ve manşete de çıkan şu sözü söylüyor: “Dönüşüm hatıralarımızla […]

The post Hürriyet, A.Misbah Demircan’ı Seçime Hazırlıyor! appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>

Hürriyet Gazetesi’nde bugün, Beyoğlu Belediye Başkanı ile yapılmış tam sayfa bir röportaj yayınlandı. Bu röportajda, A. Misbah Demircan, özellikle Taksim ve çevresinde yıllardır devam eden inşaatlar ile ilgili pek çok açıklamada bulundu.

Demircan, belediyenin hiçbir hukuki dayanağı olmadan yıkılan tarihi binaların yerine dikilen ucube betonları savunuyor ve manşete de çıkan şu sözü söylüyor: “Dönüşüm hatıralarımızla örtüşmüyor diye karşısında duramayız”. Yeni kendisine ve uygulamalarına yönelik eleştirileri görmezden gelip, kendi keyfiliğinin de gizlenmesine hizmet eden sözler sarfediyor Demircan. Hürriyet de, hazır hükümetle araları iyi diye, bu reklam ya da propagandadan başka bir şeye benzemeyen yazıyı yayınlamış.

Muhabir, Demircan’la birlikte İstiklal Caddesi ve Tarlabaşı’nı da dolaşmış, oralarda boy boy pozlar verdirmiş. Demircan, muhabire çevresini gösterip “Bakma şimdi buraların toz toprak içinde olduğuna, öyle projeler yapıyoruz ki buraları uçuracak” diyor. Oysa asıl uçan şey bölgedeki kiralar.

Anlayacağınız, durduk yerde yayınlanan bu çakma haber, Hürriyet’in son referandumda bu bölgedeki oyları ciddi biçimde azalan AKP’li belediye başkanını kurtarma hamlesinden başka bir şey değil.

 

 

The post Hürriyet, A.Misbah Demircan’ı Seçime Hazırlıyor! appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>
https://meydan1.org/2017/07/05/hurriyet-a-misbah-demircani-secime-hazirliyor/feed/ 0
Akit, IŞİD’in Adaleti Peşinde! https://meydan1.org/2017/06/28/akit-isidin-adaleti-pesinde/ https://meydan1.org/2017/06/28/akit-isidin-adaleti-pesinde/#respond Wed, 28 Jun 2017 06:44:11 +0000 https://seninmedyan.org/?p=10349 Kılıçdaroğlu’nun başlattığı adalet yürüyüşü ile ilgili düşüncelerimi yazayım diye düşünürken, bu sabahki Akit’in manşeti buna izin vermedi. Gazetecilikten çok yandaşlık yapan bu gazete, zaman zaman içinde biriktirdiği nefreti bu sabahki manşeti gibi kusuyor. Be kez hedefinde kendi bakanlarına konuşma izni vermedi diye kin bilediği Hollanda var. Hollanda, kendi devletine bağlı askerlerin Birleşmiş Milletler kararlarına uymadığı […]

The post Akit, IŞİD’in Adaleti Peşinde! appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>

Kılıçdaroğlu’nun başlattığı adalet yürüyüşü ile ilgili düşüncelerimi yazayım diye düşünürken, bu sabahki Akit’in manşeti buna izin vermedi. Gazetecilikten çok yandaşlık yapan bu gazete, zaman zaman içinde biriktirdiği nefreti bu sabahki manşeti gibi kusuyor. Be kez hedefinde kendi bakanlarına konuşma izni vermedi diye kin bilediği Hollanda var.

Hollanda, kendi devletine bağlı askerlerin Birleşmiş Milletler kararlarına uymadığı ve bu yüzden Boşnak Müslümanların Sırplar tarafından öldürülmesinde kısmen hatalı olduğuna dair bir karar vermiş. Elbette, zaten hep dediğimiz gibi, her ordu katliamdır, her devlet katildir. Dünyanın neresinde olursa olsun bir devletin emrindeki silahlı kuvvetler, gün gelir o silahı masumlara, ezilenlere doğrultur. Hollanda hatalı olduğunu ifade etse de bu, onun katliamcı bir devlet olduğunu, devletin katliam demek olduğu gerçeğini değiştirmez.

Bu devletin, batıda ya da doğuda, Avrupa’da ya da Afrika’da olması sonucu değiştirmez. Hristiyan ya da müslüman olmaları da farketmez.

Ama Akit, olayı böyle görmeyip eline fırsat geçmişken Hollanda’ya nasıl vururum diye düşünmüş, “Gavurun Adaleti” diye bir ifade kullanmış.

Böylece yüzyıllardır İslam devletlerinde olan katliamları görmezden getirmeye çalışmış. Hatta günümüzde kendine İslam Devleti diyen çete, yine bu devletlere benzer referansları kullanarak katliamlarını sürdürürken, bunu adalet için yaptığının propagandasını yapıyor.

Yani, Akit’in deyişiyle gavurun adaleti kötü de Işid’in adaleti mi iyi!

Bir süredir, TC askerinin Katar’a gönderilmesi konuşuluyor. Ama halihazırda zaten TC askeri yıllardır Kıbrıs’ta var, operasyon adı altında Suriye’de ve Irak’ta var. Üstelik defalarca Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nde “insanlık dışı ve insan haklarına uygun olmayan muamele” yüzünden suçu sabit görüldü ve cezaya çarptırıldı.

Yani, TC’nin “adalet”i de hiç de az kalır değil!!!

 

 

The post Akit, IŞİD’in Adaleti Peşinde! appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>
https://meydan1.org/2017/06/28/akit-isidin-adaleti-pesinde/feed/ 0
TSK, Askerleri; Medya, Hepimizi Zehirliyor https://meydan1.org/2017/06/22/tsk-askerleri-medya-hepimizi-zehirliyor/ https://meydan1.org/2017/06/22/tsk-askerleri-medya-hepimizi-zehirliyor/#respond Thu, 22 Jun 2017 07:07:26 +0000 https://seninmedyan.org/?p=9852 Zorunlu olarak askerlik yaptırılan gençlerin tutuldukları kışlada yedikleri yemekten zehirlenmeleri haberlerini duymuşsunuzdur. “Vatanı koruma” diyerek evlerinden koparılan ve askere çağrılan binlerce gencin düşürüldüğü durum ibretlik. Zaten bu “askerler”, çıkarılan savaşlarda piyon olarak kullanılıyor, yaşamları değersizleştiriliyor. Şimdi ortaya çıkan ve yakın zamanlarda faklı farklı kışlalarda da yaşanan zehirlenme olayı, devletin ve ordunun, insan yaşamını kendisine hizmet […]

The post TSK, Askerleri; Medya, Hepimizi Zehirliyor appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>

Zorunlu olarak askerlik yaptırılan gençlerin tutuldukları kışlada yedikleri yemekten zehirlenmeleri haberlerini duymuşsunuzdur. “Vatanı koruma” diyerek evlerinden koparılan ve askere çağrılan binlerce gencin düşürüldüğü durum ibretlik.

Zaten bu “askerler”, çıkarılan savaşlarda piyon olarak kullanılıyor, yaşamları değersizleştiriliyor. Şimdi ortaya çıkan ve yakın zamanlarda faklı farklı kışlalarda da yaşanan zehirlenme olayı, devletin ve ordunun, insan yaşamını kendisine hizmet edenler için bile yok saydığının açık bir kanıtı.

İşte bu duygularla karıştırdığım bugünkü gazete manşetlerinde bu olaya nasıl yer verilmiş diye baktım bu sabah. Sabah gazetesi, neredeyse ana sayfasının tamamını kaplayan iki ayrı manşetiyle askerlerle ilgili haber yapmış, ama bu askerler zehirlenen askerler değil.

Manşet haberlerinden birinde “Vatandan aziz yar yoktur” başlığıyla, Kato dağında düşürülen helikopterde bulunan Tümgeneralin ailesi ile yapılan bir röportaj yer alıyor. Diğerinde ise, RTE’nin Çukurca’da ölen Yüzbaşı için katıldığı anma töreni haberi “Millet sana minnettar” başlığıyla veriliyor.

Sabah gazetesinin, haberlerin detaylarını okumadan bile yalnızca kullandığı başlıklarla nasıl bir algı oynamasında bulunduğunu anlamak mümkün. Gazeteye göre, bir tümgeneral ya da bir yüzbaşı “bile” ölebiliyorsa, sıradan acemi erlerin zehirlenmeleri de bir şey mi! Onların haber değeri bile yok. Üstelik sorumluların ortaya çıkmasına yönelik bir çağrısı da yok Sabah’ın ve diğer yandaş medyanın. Çünkü mutlaka bir bağlantıları çıkacaktır kışlalara yemek sağlayan şirketle.

Yemeklerin askerleri zehirlemesinden daha tehlikelisi, yandaş medyanın bu haberleriyle herkesi zehirlemeye çalışması. Bunun panzehiri sende, seninmedyan’da!

 

The post TSK, Askerleri; Medya, Hepimizi Zehirliyor appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>
https://meydan1.org/2017/06/22/tsk-askerleri-medya-hepimizi-zehirliyor/feed/ 0
RTE, Baba’lar Gününü Unutmadı: Yollar Yürümekle Aşınmaz https://meydan1.org/2017/06/19/rte-babalar-gununu-unutmadi-yollar-yurumekle-asinmaz/ https://meydan1.org/2017/06/19/rte-babalar-gununu-unutmadi-yollar-yurumekle-asinmaz/#respond Mon, 19 Jun 2017 07:35:07 +0000 https://seninmedyan.org/?p=9642 Dün, biliyorsunuz, babalar günüydü. Her ne kadar şirketlerin yeni yeni ürünler satarak karlarına kar ekledikleri bir gün olarak başlamışsa da, işte bu yıl neredeyse anneler gününü geride bırakacak bir yaygınlıkta geçti. Gündemi takip etmek için açtığım her televizyon kanalında neredeyse tüm eğlence ya da yarışma programlarında sözü ediliyordu bu günden. Hadi bu neyse de, bu […]

The post RTE, Baba’lar Gününü Unutmadı: Yollar Yürümekle Aşınmaz appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>

Dün, biliyorsunuz, babalar günüydü. Her ne kadar şirketlerin yeni yeni ürünler satarak karlarına kar ekledikleri bir gün olarak başlamışsa da, işte bu yıl neredeyse anneler gününü geride bırakacak bir yaygınlıkta geçti.

Gündemi takip etmek için açtığım her televizyon kanalında neredeyse tüm eğlence ya da yarışma programlarında sözü ediliyordu bu günden. Hadi bu neyse de, bu yıl şirketler, ana reklam kampanyalarında da babalar gününe yer vermiş. Diyelim bir turizm acentesi reklam vermiş, tema babalar. Bir otomobil reklamı, gene tema baba.

Babalar günü ama elbette reklamlarda kadın olmadan olmaz! Kadın basketbol takımı bile bu reklamlara girmiş. Oyuncuların babaları konuşturulmuş, güya haber vermeden spor salonunda sporcuların gözyaşları eşliğindeki görüntüleri reklam olmuş! Yani duyguları metalaştırmanın katmerlisi, katma değerlisi.

Hatta, inanır mısınız, bir kanalda Baba filminin gösterimi vardı. Bunun programlı bir algı çalışması olduğunu düşünmeyen birisi, elbette oturup bu filmi keyifle izleyecek, filmin aralarında dönen babalar günü temalı reklamlardan birine takılıp onu almak isteyecek. Sokağa çıksa gene iyi, ama artık internetten sipariş de verebilecek.

Evet, sokağa, yollara çıkmayacak. Şimdi konu ister istemez “adalet” yürüyüşüne geldi. Malum, Ankara İstanbul arası yürüyüş sürüyor. E, tabii RTE bu, dayanamamış, gene lafını demiş, bütün yandaş medya da bunu manşetinden vermiş: “Yollar yürümekle aşınmaz.”

Bu sözü 70’li yıllarda faşist milliyetçi cephe hükümetlerinin başı Süleyman Demirel söylemişti. Aradan geçen onca yıldan sonra bu sözü gene duymak bana şaşırtıcı gelmedi. Derindir, paraleldir, bahçelidir diyerek yola koyulan ama sonunda devletin kendisi haline gelen RTE, Demirel Baba’sının babalar gününü de kutlamış oluyor.

Aslında RTE’nin “beraber yürüdük biz bu yollarda” dediği kişi, tam da Demirel’den başkası olamaz.

 

The post RTE, Baba’lar Gününü Unutmadı: Yollar Yürümekle Aşınmaz appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>
https://meydan1.org/2017/06/19/rte-babalar-gununu-unutmadi-yollar-yurumekle-asinmaz/feed/ 0
Ben ahaber’den, Yolla Röportaj Yapmasını Bekliyorum https://meydan1.org/2017/06/16/ben-ahaberden-yolla-roportaj-yapmasini-bekliyorum/ https://meydan1.org/2017/06/16/ben-ahaberden-yolla-roportaj-yapmasini-bekliyorum/#respond Fri, 16 Jun 2017 09:00:51 +0000 https://seninmedyan.org/?p=9238 TC devletinin IŞİD çetesine silah ve mühimmat desteği ile yüklü TIR’ların görüntülerinin basına sızmasına öfkelenen RTE bizzat, “bunun hesabını verecekler” demişti hatırlarsanız. Bu haberi veren Cumhuriyet’e yönelik baskılar, Can Dündar’ı hedef göstermeler ve nihayet bu görüntüleri Can Dündar’a veren CHP milletvekili Enis Berberoğlu’nun casusluk suçlamasında 25 yıl ceza alıp tutuklanması. Bu son gelişme bir süredir […]

The post Ben ahaber’den, Yolla Röportaj Yapmasını Bekliyorum appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>

TC devletinin IŞİD çetesine silah ve mühimmat desteği ile yüklü TIR’ların görüntülerinin basına sızmasına öfkelenen RTE bizzat, “bunun hesabını verecekler” demişti hatırlarsanız. Bu haberi veren Cumhuriyet’e yönelik baskılar, Can Dündar’ı hedef göstermeler ve nihayet bu görüntüleri Can Dündar’a veren CHP milletvekili Enis Berberoğlu’nun casusluk suçlamasında 25 yıl ceza alıp tutuklanması.

Bu son gelişme bir süredir tekdüze hale gelen medyayı da hareketlendirmeye yetti. AKP medyası MİT TIR’ları haberini tekrar tekrar vererek eski söylediklerini tekrarlamayı sürdürdü. Ek olarak, adalet diyerek yürümeye karar veren Kılıçdaroğlu’nu bölücülük yapmakla suçladı. Artı, dokunulmazlıkları kaldırırken evet dediniz, şimdi niye karşı çıkıyorsunuz diye de dalga geçti.

CHP’ye yakın medya da, bugüne dek tutuklanan diğer HDP’li vekilleri, Sur’u, Cizre’yi, hadi o kadar eskiye gitmeyelim, Veli Saçılık’ı, Nuriye Gülmen ve Semih Özakça’yı görmedi, ama Enis Berberoğlu’nu o kadar öne çıkarttı ki, hakikaten sanki dokunulmazlıkları kaldırma kararına destek veren kendi başkanları değilmiş gibi davrandı. Aynı başkan, şimdi Güvenpark’tan bir yürüyüş eylemiş, devlet korumasında.

Dediğim gibi iki gündür her tv kanalında bu görüntüler var. Bakıyorum, bazen bir kanaldan diğerine geçiyorum, ama sanki tek bir haber veriliyormuş gibi geliyor. Kanal logosunu kapatsanız, sesi de kıssanız, yalnızca tek bir kanal izliyormuş gibi oluyor insan. Yani görüntülerin üzerine istediğin seslendirmeyi yap. Hiç fark yok.

Belli ki, gündemin bu yönlü çarptırılması her iki tarafın da işine geliyor. Nasıl olmaz, herkes kendi cemaatinin peşinde, herkes kendi koltuğunun derdinde.

E, böyle bir ortamda gerçek habercilik olacak değil. değil de ben gene yaratıcılık bekliyorum. Mesela, Gezi’de ağaçlarla röportaj yapılmıştı ya, ya da daha sonra tek kelime Türkçe bilmeyen ZDF güvenliğiyle, hatırlarsınız. Şimdi de, A haber’den yolla, Ankara-İstanbul otobanıyla, biz İstanbulluların deyişiyle Ankara asfaltıyla röportaj yapmasını bekliyorum, ona de bu yakışır. Belki yolda gene IŞİD’ giden TIR’larla karşılaşır da bu kez “devlet sırrı” korunmuş olur. Siz ne dersiniz?

 

 

The post Ben ahaber’den, Yolla Röportaj Yapmasını Bekliyorum appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>
https://meydan1.org/2017/06/16/ben-ahaberden-yolla-roportaj-yapmasini-bekliyorum/feed/ 0
Katar Masasında Yer Yok, İstikamet İftar Masası! https://meydan1.org/2017/06/13/katar-masasinda-yer-yok-istikamet-iftar-masasi/ https://meydan1.org/2017/06/13/katar-masasinda-yer-yok-istikamet-iftar-masasi/#respond Tue, 13 Jun 2017 18:20:01 +0000 https://seninmedyan.org/?p=9044 Ege Denizi’nde, Midilli adası açıklarında meydana gelen bir deprem hissedildiği yerlerde korkuya yol açtı, 17 Ağustos’tan sonra beklenen bir kez daha gündeme girdi.   Asıl söylemek istediğim bu değil ancak. Çünkü, depremin olduğu günün akşamı RTE’nin Tarabya Köşkü’nde verdiği iftar, depremden daha çok yer aldı onların medyasında. Çünkü bir yandan, 17 Ağustos’un ertesinde beklenen olası […]

The post Katar Masasında Yer Yok, İstikamet İftar Masası! appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>

Ege Denizi’nde, Midilli adası açıklarında meydana gelen bir deprem hissedildiği yerlerde korkuya yol açtı, 17 Ağustos’tan sonra beklenen bir kez daha gündeme girdi.

 

Asıl söylemek istediğim bu değil ancak. Çünkü, depremin olduğu günün akşamı RTE’nin Tarabya Köşkü’nde verdiği iftar, depremden daha çok yer aldı onların medyasında. Çünkü bir yandan, 17 Ağustos’un ertesinde beklenen olası Büyük İstanbul Depremi’ne bir önlem olarak, toplanma alanı olarak ayrılan bir çok boş arazinin yerinde şimdi AVM’ler ya da rezidanslar yükseliyor ve elbette bunu haber yapmak işlerine gelmiyor. Diğer yandan da, genişçe yer vermelerine rağmen, bu davetin önceki dönemlerdeki benzerlerine göre oldukça silik geçmesi.

Davete katılanların isimlerine baktığımda, hemem herkesin bildiği isimleri görüyoruz, ama bu ziyafetin sönük geçmesinin sebebi ne o halde? Hatırlayalım, çözüm süreci döneminde bir ya da iki sanatçının bile böylesi bir  davete katılması başlı başına olay oluyordu. Hatta bazı isimlerin katılıp katılmayacağı üzerinden dönen polemikler gündemden düşmüyordu. Şimdi değişen ne?

Aslında Fırat Kalkanı ile başlayan bir dizi dış politika başarısızlığı, sanırım şimdi de Katar krizinde kendisini gösteriyor. Her türlü manevraya rağmen, ABD’nin bu sorunu çözmek için oluşturduğu masada yer bulamayan RTE, anlaşılan ümidi büyük abisinden kesmiş, kendi masasını kurmuş: İftar masası!

E, RTE bu, iftarlık ağzını açmış, hazır sanatçılar gelmişken onlara AKM’nin geleceğinden de söz edivermiş. Depremden AKM’de etkilenmiş de artık onun yerine daha kullanışlı bir bina yapmak gerekiyormuş.

Yıllar boyunca istediklerini adım adım elde eden RTE, Taksim’e camii de inşa ettikten sonra AKM’ye dönmüş yüzünü. Bu davete icap eden yandaş medya patronlarına da, bu açıklamaları sorgusuz sualsiz manşetlerine taşımak kalmış.

Deprem için habere değil önleme ihtiyaç var. Şimdi fazladan deprem haberleri görürseniz şaşırmayın. Hepsi başta AKM olmak üzere kentsel dönüşüm bahanesiyle yıkımları artırmak için birer bahane.

 

 

 

The post Katar Masasında Yer Yok, İstikamet İftar Masası! appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>
https://meydan1.org/2017/06/13/katar-masasinda-yer-yok-istikamet-iftar-masasi/feed/ 0
Yandaş Medyaya Yeni Görev: Katar’a Yandaş Olmak! https://meydan1.org/2017/06/10/yandas-medyaya-yeni-gorev-katara-yandas-olmak/ https://meydan1.org/2017/06/10/yandas-medyaya-yeni-gorev-katara-yandas-olmak/#respond Sat, 10 Jun 2017 19:45:14 +0000 https://seninmedyan.org/?p=8846 Günün en çok konuşulanlarından biri okullarda karne günü nedeniyle Başbakan Binali Yıldırım’ın akıllı tahta önündeki görüntüleri. Tahta akıllı olmasına akıllı ama yumuşak g’lerle problemi olduğunu öğrendiğimiz bir kişi karşısında o da aklını oynatıyor. Başbakanın çevresindeki danışmanları sürekli uyararak müdahale etseler de yazmak istediğini bir türlü yazamayan bir başbakanla karşı karşıya kalıyoruz ekranda. Elbette, gündem daha […]

The post Yandaş Medyaya Yeni Görev: Katar’a Yandaş Olmak! appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>

Günün en çok konuşulanlarından biri okullarda karne günü nedeniyle Başbakan Binali Yıldırım’ın akıllı tahta önündeki görüntüleri. Tahta akıllı olmasına akıllı ama yumuşak g’lerle problemi olduğunu öğrendiğimiz bir kişi karşısında o da aklını oynatıyor. Başbakanın çevresindeki danışmanları sürekli uyararak müdahale etseler de yazmak istediğini bir türlü yazamayan bir başbakanla karşı karşıya kalıyoruz ekranda.

Elbette, gündem daha az karmaşık olsaydı, buradan feyzle diploması bile olmadan yönetici seçilenlere ilişkin bir yazı yazmak da pekala olasıydı. Ama ben gene Katar meselesine değinmek istiyorum bu akşam.

Açıkçası, geçen yazımda belirtmiş olduğum gibi, onların medyası, olayın ilk şokunu atlatmasıyla beraber kısmi kafa karışıklığını gidermiş, yani yukardan gelen talimatı harfiyen sayfalarına ya da ekranlarına taşımış olduklarını gördüm. Bu kez sihirli kavram kardeş kavgası olmuş. Kardeş kavgası bu topraklarda yaşayan bizler için hiç de yabancısı olduğumuz bir şey değil.

1980 öncesi devlet destekli faşist saldırılar ve buna devrimci yapıların verdiği yanıtlar, hep kardeş kavgası olarak nitelendirilmiş, çook önceden planlanan ve uygulamaya koymak için onlarca gencin kanının akıtılması beklenmiş eylül darbesi de kendini kabul ettirmek çin bu kavramı kullanmıştı: kardeş kavgasına son vereceğiz.

Sonrasında, ilkin dershaneler üzerinden açığa çıkan AKP ile Gülen Cemaati “göstermelik” kapışmasında hep şu söylenmişti: durun siz kardeşsiniz!

Günümüze döner ve Katar gündeminin onların medyasında yer bulmasının dışına çıkarsak, TC, Katar ve Suudi Arabistan’ın aralarındaki onların deyişiyle söylüyorum kardeş kavgasının yapma bir kavga olduğunu söyleyebilirim.

Neticede RTE, Katar’dan ya da Suudi Arabistan’dan birinin kardeşliğinden rahatlıkla vazgeçebileceğini düşünmektedir. Üstelik Katar’ın da Suudi Arabistan’ın da cihatçı grupları oluşturan ve destekleyen ülkeler olduğu ortada iken. Peki, bugün kavga eder gibi görünen bu “müslüman kardeşler” yarın yine katliamlarda ortaklaşır mı, kim bilir?

Pastadan pay alma savaşının Trump’le değişen dengeleri sonucu ortaya çıkan bu “kriz”de taraflar ABD’nin kardeşi olmayı daha ne kadar sürdürebilecektir, işte onların medyasının sözünü etmediği şey de budur.

 

The post Yandaş Medyaya Yeni Görev: Katar’a Yandaş Olmak! appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>
https://meydan1.org/2017/06/10/yandas-medyaya-yeni-gorev-katara-yandas-olmak/feed/ 0
Katar’a “Milli Gazeteci Takımı” Gitsin Asker Olarak! https://meydan1.org/2017/06/07/katara-milli-gazeteci-takimi-gitsin-asker-olarak/ https://meydan1.org/2017/06/07/katara-milli-gazeteci-takimi-gitsin-asker-olarak/#respond Wed, 07 Jun 2017 19:25:26 +0000 https://seninmedyan.org/?p=8589 Evet, Ben Nedim Ciran. Bir süre gündeme yoğunlaşıp yeni yeni yazılarla karşınızda olacağımı söyleyip bir süre ara verdiğimi açıklamıştım. Ama gel gör ki, olan biteni okuyup görünce, yazmadan duramadım. Nasıl başlamalı söze, o kadar çeşitli olay var ve aslında tüm bu olaylar gelip bir noktada öyle bir yerde toplanıyor ki, anlat anlatabilirsen. Ama gazetecilik de […]

The post Katar’a “Milli Gazeteci Takımı” Gitsin Asker Olarak! appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>

Evet, Ben Nedim Ciran. Bir süre gündeme yoğunlaşıp yeni yeni yazılarla karşınızda olacağımı söyleyip bir süre ara verdiğimi açıklamıştım. Ama gel gör ki, olan biteni okuyup görünce, yazmadan duramadım.

Nasıl başlamalı söze, o kadar çeşitli olay var ve aslında tüm bu olaylar gelip bir noktada öyle bir yerde toplanıyor ki, anlat anlatabilirsen. Ama gazetecilik de bu olsa gerek. Ben de öyle düşündüm ve aldım klavyeyi elime, geçtim ekran başına, yazmaya başladım serbestçe. Bundan böyle ara ara karşınızda olup aklıma takılanları, dilimin ucuna gelenleri, kafamda gezindirdiklerimi sizlerle paylaşmaya gayret edeceğim, izniniz olursa!

Şimdi Arda diyeceğim, zaten siz meseleyi biliyorsunuz, uçakta küfürler, sataşmalar falan. Bütün ana akım da yani bizim deyişimizle onların medyası da, bu canavarı kendileri yaratmamış gibi, bu top oyuncusunu kendileri şımartmamış gibi, çıkmışlar bir köşeye de, Arda’yı suçlar olmuşlar. Yok, derdim Arda’yı savunmak değil, tanımam etmem ama uzak da dursun derim benden. Ama burda söylemeye çalıştığım şey, bu azgın medya ordusu ve onun sivri dilli piyonları, daha düne kadar aslan gibi davrandıkları Arda’yı, bu kez de aslanlara atmak üzere yem etmiş olmakta birleşmeleri.

Söylemek istediğim bir şey de şu Katar meselesi. Katarlı prenslerin bu topraklarda almadıkları banka, girişmedikleri yatırım kalmamıştı. Şimdi şu tecrit canlarını sıkmış olmalı ki ses soluk çıkmıyor. Bu ardışık hamleler karşısında dili tutulan Dışişleri’nden zaten bir ses beklemiyorduk da, RTE de, Rakka’ya giderken eldeki Katar’dan olmak misali, söyleyecek söz bulamadı, e, haliyle onların medyası da yazacak bir şey bulamadı.

Oysa daha dün, Katar emirinin elini öpecek kadar yakınlık vardı, bugün ise rüzgar çok değişti, hatta fırtına kopacak gibi, bakalım yine ortak olmaya devam edilecek mi, yoksa kandırıldık deyip suç Katar’a mı atılacak, göreceğiz.

Tahminim odur ki, yarın yine yukardan talimat gelir de, biz de Star yahut Sabah, herhangi bir resmi gazeteyi okuyarak Başkan’ın ne dediğini işitmiş oluruz.

Resmi dedim de, madem TC, Katar’a askeri personel yollamaya resmen karar vermiş, ben diyorum ki, bu “milli gazeteci takımı” başta olmak üzere hepsini gönderelim Katar’a. Onlardan daha iyi asker mi bulunur?

The post Katar’a “Milli Gazeteci Takımı” Gitsin Asker Olarak! appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>
https://meydan1.org/2017/06/07/katara-milli-gazeteci-takimi-gitsin-asker-olarak/feed/ 0
Ben Nedim Ciran, Yeni Dönemde Yeniden Beraber Olacağız https://meydan1.org/2017/05/31/ben-nedim-ciran-yeni-donemde-yeniden-beraber-olacagiz/ https://meydan1.org/2017/05/31/ben-nedim-ciran-yeni-donemde-yeniden-beraber-olacagiz/#respond Wed, 31 May 2017 06:30:45 +0000 https://seninmedyan.org/?p=7777 Ben Nedim Ciran, Bir süredir, Senin Medyan olarak onların medyasını sizlerle beraber yorumladık, gazetelerin manşetlerinden köşelerine bize dayattıkları milliyetçi, muhafazakar, faşist medyacılığa karşı koyduk. Şimdi, yeni yayın dönemine kadar kısa bir ara veriyorum. Ama, onların medyasına karşı kendi sözümüzü daha güçlü söylemek için yeniden aranızda olacağım.  

The post Ben Nedim Ciran, Yeni Dönemde Yeniden Beraber Olacağız appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>

Ben Nedim Ciran,

Bir süredir, Senin Medyan olarak onların medyasını sizlerle beraber yorumladık, gazetelerin manşetlerinden köşelerine bize dayattıkları milliyetçi, muhafazakar, faşist medyacılığa karşı koyduk.

Şimdi, yeni yayın dönemine kadar kısa bir ara veriyorum. Ama, onların medyasına karşı kendi sözümüzü daha güçlü söylemek için yeniden aranızda olacağım.

 

The post Ben Nedim Ciran, Yeni Dönemde Yeniden Beraber Olacağız appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>
https://meydan1.org/2017/05/31/ben-nedim-ciran-yeni-donemde-yeniden-beraber-olacagiz/feed/ 0