ambargo – Meydan Gazetesi https://meydan1.org Anarşist Gazete Mon, 05 Nov 2018 16:55:12 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=5.3.13 ABD, İran’a Yönelik Yaptırımdan Muaf Tutacağı Devletleri Açıkladı https://meydan1.org/2018/11/05/abd-irana-yonelik-yaptirimdan-muaf-tutacagi-devletleri-acikladi/ https://meydan1.org/2018/11/05/abd-irana-yonelik-yaptirimdan-muaf-tutacagi-devletleri-acikladi/#respond Mon, 05 Nov 2018 16:55:12 +0000 https://seninmedyan.org/?p=44966 ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, Hazine Bakanı ile İran’a yaptırım konusunda basın toplantısı düzenlediği toplantıda İran’a yönelik yaptırımların içeriğini açıkladı. İran’a karşı olan yaptırımların tümü tekrar yürürlüğe konulurken, 50 İran bankası ile 700’den fazla İranlı yaptırım listesine alındı. Ayrıca İran Gemicilik ve Enerji Sektörü’ndeki 200’den fazla kişi ve geminin yaptırım listesinde olduğu açıklandı. İran yaptırımlarından Çin, […]

The post ABD, İran’a Yönelik Yaptırımdan Muaf Tutacağı Devletleri Açıkladı appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>

ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, Hazine Bakanı ile İran’a yaptırım konusunda basın toplantısı düzenlediği toplantıda İran’a yönelik yaptırımların içeriğini açıkladı.

İran’a karşı olan yaptırımların tümü tekrar yürürlüğe konulurken, 50 İran bankası ile 700’den fazla İranlı yaptırım listesine alındı.

Ayrıca İran Gemicilik ve Enerji Sektörü’ndeki 200’den fazla kişi ve geminin yaptırım listesinde olduğu açıklandı.

İran yaptırımlarından Çin, Hindistan, Güney Kore, Türkiye, Tayvan, Japonya, Yunanistan muaf tutuldu.

The post ABD, İran’a Yönelik Yaptırımdan Muaf Tutacağı Devletleri Açıkladı appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>
https://meydan1.org/2018/11/05/abd-irana-yonelik-yaptirimdan-muaf-tutacagi-devletleri-acikladi/feed/ 0
İran’da Neler Oluyor? – Gökhan Soysal https://meydan1.org/2018/10/14/iranda-neler-oluyor-gokhan-soysal/ https://meydan1.org/2018/10/14/iranda-neler-oluyor-gokhan-soysal/#respond Sun, 14 Oct 2018 11:39:05 +0000 https://test.meydan.org/2018/10/14/iranda-neler-oluyor-gokhan-soysal/ Devletlerarası gündemde ana başlıklardan birini bu aylarda İran oluşturuyor. Geçtiğimiz Ağustos ayı içerisinde ABD başkanı Trump, İran’la 5+1 ülkelerinin (BM Güvenlik Konseyi Daimi Ülkeleri ABD, İngiltere, Fransa, Rusya, Çin + Almanya) 2015 yılında gerçekleştirmiş olduğu nükleer anlaşmasından tek taraflı olarak çekildiğini açıkladı. Hemen ardından Trump “sadece dünya barışını istediğini” belirttiği tweetinde İran’a karşı uygulanacak yaptırımları […]

The post İran’da Neler Oluyor? – Gökhan Soysal appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>

Devletlerarası gündemde ana başlıklardan birini bu aylarda İran oluşturuyor. Geçtiğimiz Ağustos ayı içerisinde ABD başkanı Trump, İran’la 5+1 ülkelerinin (BM Güvenlik Konseyi Daimi Ülkeleri ABD, İngiltere, Fransa, Rusya, Çin + Almanya) 2015 yılında gerçekleştirmiş olduğu nükleer anlaşmasından tek taraflı olarak çekildiğini açıkladı. Hemen ardından Trump “sadece dünya barışını istediğini” belirttiği tweetinde İran’a karşı uygulanacak yaptırımları açıkladı. Yaptırım açıklamasıyla 2015 yılı itibariyle ambargonun gevşetilmesiyle hareketlenen İran ekonomisi güçlü bir şekilde sarsıldı. Üstelik yaptırımlar 2 ayaklı olup ilk ayağı Ağustos ayında başlayan yaptırımların ikinci ayağı kasım başında uygulamaya konulacak. Kasım ayındaki yaptırımlar daha sert geçecek olup Türkiye’nin birinci ham petrol ve ikinci doğalgaz tedarikçisi devlet olan İran’dan petrol ve doğalgaz alımının kısıtlanması, daha doğrusu sıfıra indirilmesi hedeflenecek.

Diğer 5+1 ülkelerinin çekilmediklerini açıkladığı anlaşma, ABD tarafından İran’a uygulanan ambargoların gevşetilmesi karşılığında İran’ın nükleer faaliyetlerini kısıtlamasını öngörüyordu. Başkanlığa aday olduğundan beri kısıtlamaları yeterli görmediği için “korkunç” olarak adlandırdığı anlaşmadan çekileceğini vaat eden Trump yeni ambargolarla İran’ı yeni bir uzlaşmaya zorlamayı amaçlıyor.

Ortadoğu’nun güvenliğinin önündeki en büyük engel olarak gördüğü İran’a karşı söylemleri de buna paralellik oluşturuyor. Vaadini gerçekleştirerek iç politikadaki popülist tavrını devam ettiren Trump, daha önceki yaptırımlarının amacı olarak “rejimi devirmek değil İran’ı tutumunu değiştirmeye zorlamak” olduğunu açıklamasına rağmen son olarak “Yönetime geldiğimde, soru İran’ın ne zaman Orta Doğu’ya hakim olacağıydı.” dedi ve “Şimdi soru, hayatta kalacaklar mı? Bir buçuk yıldaki büyük fark!” demekten çekinmedi.

Başta Avrupa Birliği üye devletleri olmak üzere içinde TC’nin de olduğu birçok devlet, ABD’nin yeni yaptırım politikası karşı ve uygulamada isteksizler. Bu devletlere karşı Trump son olarak “İran’la iş yapan, ABD ile yapamayacak” diyerek ne kadar ciddi olduğunu tekrar vurguladı. Bu meselede esas sorun, başkan olduğu günden beri hareketlerinin ne olacağı tahmin edilemeyen Trump’ın atabileceği yeni adımların belirsiz oluşu. Özellikle Suriye’de beklenen son olarak Rusya ve İran’ın beraber İdlib’e yönelik harekatı düşünüldüğünde Trump’ın tavrı iyice merak konusu. Son dönemde Trump’ın Kudüs’ü başkent olarak resmen tanıyarak büyükelçiliği Kudüs’e taşıması, ardından İsrail’in Arapça’yı resmi dil olmaktan çıkararak “birleşik ve bütün” olarak Kudüs’ü başkent olarak yeniden tanımlaması verileri göz önüne alındığında Suriye’de güçlendiği iddia edilen İran’a karşı İsrail’in de Ortadoğu’da yeni kriz doğurucu hareketlerde bulunması bu bağlamda gözardı edilmemeli.

İran’ın tek sıkıntısı ABD’den gelen yaptırım uygulamaları veya yıllardan beri süren İsrail tehditleri değil. Ambargoların kalkmaya başlamasıyla birlikte İran ekonomisi nefes almaya başlamış olsa da istenilen seviyeye gelmediği için çeşitli şehirlerde yolsuzlukların soruşturulması talepli gösteriler, yürüyüşler gerçekleştiriliyordu. Mevcut cumhurbaşkanı Ruhani sıkışmış durumda. “Ruhani lider” Hamaney, ekonomik darboğazdan ABD’nin yaptırımlarını değil cumhurbaşkanı Ruhani’nin yönetimini sorumlu tutuyor. Hamaney ayrıca Trump’ın yaptırımlarla elde etmeye çalıştığı görüşme masasına oturma ihtimalini ABD’ye sahtekar diyerek elinin tersiyle itmiş durumda. AB ülkeleri özellikle Almanya, İngiltere ve Fransa’nın destek sözünü alsa da Ruhani’ye yöneltilen bir diğer suçlama, İran’ın sadece kendi gücüne dayanmayıp Avrupa devletleriyle işbirliği içinde olması.

İran’da yaşanan ekonomik kriz nedeniyle gerçekleşen eylemlerin yüksek sayıda gözaltılarla bastırıldığı düşünüldüğünde, önümüzdeki ayların belki de günlerin İran için hiç de kolay geçmeyeceği açık. TC Devleti’nin de bu durumdan azade olmadığını ayrıca vurgulamak gerekiyor. Başta vurguladığımız gibi TC Devleti’nin petrol ve doğalgaz alımında İran ciddi bir pay oluşturuyor. Petrol alım seçenekleri bakımından TC’nin önünde başka olanaklar varken doğalgazda durum böyle değil. Zaten bunun için İran ile uzun yıllara dayanan sözleşmeler yapılmış durumda. Üstelik TC, doğalgaz alımı yapmasa dahi ödeme garantili sözleşmeler gereği İran’a belirlenen miktarı ödemek zorunda.

Devlet başkanının veya bakanların ambargoya uymayacaklarına yönelik sözlerine rağmen TC’de faaliyet gösteren özel şirketler geçen süre içinde petrol alımını kademe kademe azaltmaya başladı bile. Ama doğalgaz alımında bu olanak yok. Geçen yıllarda uygulanan ambargolarda TC’nin ABD’yle anlaşması gereği doğalgaz alımında muafiyeti vardı ancak Kasım ayında başlayacak yaptırımlar için henüz bir muafiyet de yok. Kısa süre içinde bu yönde bir anlaşma yapılmazsa hem ısınmak için hem de elektrik üretmek için çok önemli bir payı olan doğalgaz dolayısıyla TC Devleti’nde var olan ekonomik krize bir de doğalgaz krizi eklenecek. Söylemeye gerek yok, faturası yine halka çıkacak.

Gökhan Soysal

[email protected]

 

Bu yazı Meydan Gazetesi’nin 46. sayısında yayınlanmıştır. 

The post İran’da Neler Oluyor? – Gökhan Soysal appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>
https://meydan1.org/2018/10/14/iranda-neler-oluyor-gokhan-soysal/feed/ 0
Yemen: Suudi Arabistan Havalimanına Saldırdı https://meydan1.org/2017/11/14/yemen-suudi-arabistan-havalimanina-saldirdi/ https://meydan1.org/2017/11/14/yemen-suudi-arabistan-havalimanina-saldirdi/#respond Tue, 14 Nov 2017 16:57:47 +0000 https://seninmedyan.org/?p=20588 Suudi Arabistan’ın Yemen üzerinde uyguladığı ambargo yaklaşık bir haftadır sürmekte. Suudi Arabistan kanadı, Birleşmiş Milletlerin ambargonun kıtlığa yol açabileceğini açıklamasından sonra hava ve deniz ambargolarını kaldıracağını açıklamıştı. Ancak bugün Yemen’de Husilerin kontrolündeki  San’a’da bulunan bir havalimanına, Suudi Arabistan tarafından bir hava saldırısı düzenlendi. Hava saldırıları sonucunda radyo navigasyon istasyonlarının yıkıldığı ve BM tarafından gönderilen gıda ve […]

The post Yemen: Suudi Arabistan Havalimanına Saldırdı appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>
Suudi Arabistan’ın Yemen üzerinde uyguladığı ambargo yaklaşık bir haftadır sürmekte. Suudi Arabistan kanadı, Birleşmiş Milletlerin ambargonun kıtlığa yol açabileceğini açıklamasından sonra hava ve deniz ambargolarını kaldıracağını açıklamıştı.

Ancak bugün Yemen’de Husilerin kontrolündeki  San’a’da bulunan bir havalimanına, Suudi Arabistan tarafından bir hava saldırısı düzenlendi. Hava saldırıları sonucunda radyo navigasyon istasyonlarının yıkıldığı ve BM tarafından gönderilen gıda ve yaşamsal malzemelerin ulaşmasının engellendiği söyleniyor.

Suudi Arabistan’dan henüz bir açıklama gelmedi.

The post Yemen: Suudi Arabistan Havalimanına Saldırdı appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>
https://meydan1.org/2017/11/14/yemen-suudi-arabistan-havalimanina-saldirdi/feed/ 0
Birleşmiş Milletler Yemen İçin Kıtlık Alarmı Verdi https://meydan1.org/2017/11/09/birlesmis-milletler-yemen-icin-kitlik-alarmi-verdi/ https://meydan1.org/2017/11/09/birlesmis-milletler-yemen-icin-kitlik-alarmi-verdi/#respond Thu, 09 Nov 2017 08:08:50 +0000 https://seninmedyan.org/?p=20131 Birleşmiş Milletler İnsani İlişkiler ve Acil Yardım Koordinatörü Mark Lowcock ablukanın Yemen’de kıtlığa yol açabileceğini söyledi. Lowcock’un açıklamasına göre Yemen’e yapılan abluka topyekun kaldırılmazsa ülke, son yılların en büyük kıtlığıyla karşı karşıya gelebilir. ”Yaklaşık 7 milyon insan büyük bir kıtlık tehlikesi içinde”-BM Yemen yaşamsal ihtiyaçlarının %90’ını dış ülkelerden karşılıyor ve abluka bu yaşamsal ihtiyaçlara erişilmesini […]

The post Birleşmiş Milletler Yemen İçin Kıtlık Alarmı Verdi appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>
Birleşmiş Milletler İnsani İlişkiler ve Acil Yardım Koordinatörü Mark Lowcock ablukanın Yemen’de kıtlığa yol açabileceğini söyledi.

Lowcock’un açıklamasına göre Yemen’e yapılan abluka topyekun kaldırılmazsa ülke, son yılların en büyük kıtlığıyla karşı karşıya gelebilir.
”Yaklaşık 7 milyon insan büyük bir kıtlık tehlikesi içinde”-BM
Yemen yaşamsal ihtiyaçlarının %90’ını dış ülkelerden karşılıyor ve abluka bu yaşamsal ihtiyaçlara erişilmesini büyük derecede etkiliyor.
Açıklamada, 3 yıllık gerilimin binlerce sivilin hayatını etkilediğinin de altı çizildi.

The post Birleşmiş Milletler Yemen İçin Kıtlık Alarmı Verdi appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>
https://meydan1.org/2017/11/09/birlesmis-milletler-yemen-icin-kitlik-alarmi-verdi/feed/ 0
“Ricacı Reza” – İlyas Seyrek https://meydan1.org/2016/04/28/ricaci-reza-ilyas-seyrek/ https://meydan1.org/2016/04/28/ricaci-reza-ilyas-seyrek/#respond Thu, 28 Apr 2016 06:47:15 +0000 https://test.meydan.org/2016/04/28/ricaci-reza-ilyas-seyrek/ 2013’ün sonlarında gerçekleştirilen ve uzun süre coğrafyamızın politik gündeminde ağırlığını koruyan 17-25 Aralık Yolsuzluk Operasyonları’nın kilit ismi Rıza Sarraf, ABD’de tutuklandı. Kara para aklama, banka sahtekarlığı ve dolandırıcılıkla, ABD’nin İran’a yaptırımlarını delmekle suçlanan Sarraf’ın, 75 yıl hapsi isteniyor. ABD’deki tutuklamanın, Sarraf’ın İran’daki ortağı olduğu söylenen ve itiraflarında TC bakanlarına 137 milyon TL rüşvet verdiğini söyleyen […]

The post “Ricacı Reza” – İlyas Seyrek appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>

Meydan Gazetesi Ricacı Reza İlyas Seyrek

2013’ün sonlarında gerçekleştirilen ve uzun süre coğrafyamızın politik gündeminde ağırlığını koruyan 17-25 Aralık Yolsuzluk Operasyonları’nın kilit ismi Rıza Sarraf, ABD’de tutuklandı. Kara para aklama, banka sahtekarlığı ve dolandırıcılıkla, ABD’nin İran’a yaptırımlarını delmekle suçlanan Sarraf’ın, 75 yıl hapsi isteniyor. ABD’deki tutuklamanın, Sarraf’ın İran’daki ortağı olduğu söylenen ve itiraflarında TC bakanlarına 137 milyon TL rüşvet verdiğini söyleyen Babek Zencani’nin İran devletince benzer suçlamalarla idam cezasına çarptırılmasıyla aynı dönemlere rastlaması ilginç. Ancak bunun “sıradan bir tesadüf” olup olmadığını anlamak için biraz gerilere gitmekte fayda var.

İran-ABD Arasında Ambargo Dönemi

İran’da 1979 yılında İslami yönetimin başa gelmesiyle, ABD ile diplomatik ilişkiler dondurulmuştu. 1980’de ABD’nin başlattığı askeri ve ekonomik yaptırımları içeren ambargo, 2004’te gevşetilmiş, ancak 2005’te sertlik yanlısı Ahmedinejad’ın İran’ın nükleer programını aktive edeceğini açıklamasıyla tekrar ağırlaştırılmıştı. Sarraf ve Zencani benzeri isimler, işte tam da bu dönemde İran’ın uygulamaya soktuğu ambargoyu delme politikalarıyla “sistemde” yer buldular. Zira ABD öncülüğünde uygulanan ambargo, 2005 sonrası, neredeyse tamamen ekonomik yaptırımları içeriyordu.

Ambargo Nasıl Delindi?

ABD ve AB’nin ticari ambargoları nedeniyle küresel döviz transfer sistemi SWIFT’in İran’a kapatılmasıyla İran, para transferi yapamama tehlikesiyle karşılaştı. Bu sistemi delmek amacıyla Rıza Sarraf tarafından Çin ve Dubai’de paravan şirketler kuruldu. Şirketlerin hesaplarına yatırılan para altına çevrildi. Sistemin tam bu bölümünde ise devreye TC devleti ve onun enerji politikaları giriyordu. İran’dan alınan petrol ve doğalgaz nakit olarak ödenemediğinden, 17-25 Aralık sürecinden de aşina olduğumuz Halkbank’ta altın hesapları açılıyordu. Küresel piyasalardaki hesaplarda biriken altın önce Türkiye’ye, ardından İran’a aktarılıyordu. Tüm bu hesap hareketliliğinden haberdar olan ABD ise İran’a, Temmuz 2013’te, altın ihracatını da yasakladı.

Ambargodan Nemalananlar

Tüm bu nakit para ve altın trafiğinde TC devleti, özellikle devlet bankası Halkbank aracılığıyla, ciddi bir ekonomik hareketliliğe girdi. İran’a 3 yıl içinde yapılan 8 milyar dolarlık altın ihracatı ve bankalardaki 13 milyar dolarlık altın birikimi, “kurulan sistemin” TC ekonomisinde gözlemlenen etkileriydi. Üstelik İran’a doğal gaz-petrol borcunu Halkbank üzerinden ödemek isteyen Hindistan gibi devletlerin varlığı bankanın küresel finans sistemindeki değerini artırıcı etkendi. Sarraf’ın 17 Aralık sonrası katıldığı bir programda bahsettiği “cari açığın düşürülmesi” bu yolla gerçekleşti. Bu yolla oluşan 100 milyarca dolarlık kayıt dışı ekonominin ise Suriye başta olmak üzere bölgede savaşan cihatçı örgütlere de “değdiğini” söylemek gerek.

Diğer tarafta İran’da, ambargonun yarattığı bu karaborsadan en çok yararlanan kurum, İran Devrim Muhafızları Ordusuydu. İsmindeki askeri kurum ibaresinden çok dev bir holding olarak düşünebileceğimiz İDMO, yıllık 12 milyar dolarlık cirolara sahip şirketleri bünyesinde barındırıyor. Bunların önemli kısmı enerji yatırımları yapıyor. İDMO bağlantılı, İran’ın en büyük inşaat ve enerji şirketi olan Mapna’nın Türkiye’de bağlantılı olduğu birçok şirket var. Bunlardan biri de iktidara yakın Som Petrol adlı şirket. Söz konusu şirkete Aralık 2013’te devlet tarafından TC tarihinin en büyük ihalesi verildi. 11.5 milyar TL’lik ihaleyle İran doğalgazının TC toprakları üzerinden Avrupa’ya transferi sağlanacaktı.

Sistemin Sonu

İran ve TC’nin, Sarraf ve Zencani gibiler üzerinden, “kazan-kazan” politikası üzerine kurulu “sistem”, İran’da Amedinejad yönetiminin değişmesiyle sonlanma sürecine girdi. Batı’yla ilişkileri normalleştirerek entegre olma politikası izleyen Ruhani yönetimi ile İran üzerindeki ambargolar kalkmaya başladı. Sertlik yanlısı yönetimlere, ambargolara karşı “ekonomik cihat” mektupları gönderen Sarrafların “kullanışlılığı da” gereksizleşti.

Ambargonun delindiği tüm süreçte, ekonomisindeki 100 milyar dolarlık açığın TC-İran eksenindeki bu para hareketiyle oluştuğunu bilen ABD’nin bu nedenle TC’den hesap sorma isteğinde olduğunu tahmin etmek zor değil. Zarrab davası savcısının tutuklamalarla ilgili yaptığı basın toplantısı esnasında Adalet Bakan Yardımcısını yanında bulundurması, bu anlamda, ABD yönetiminin davaya açık destek vermesi şeklinde yorumlanabilir.

Değerli Değil, “Ricacı” Yalnız

İran tarafından yakalandığı takdirde Zencani benzeri bir ceza alması muhtemel Sarraf’ın belli itiraflar karşılığında ceza almadan ABD’de yargılanmayı seçip seçmediği, şimdilik soru işareti. İhtimaller arasında olan bir diğer konu ise Sarraf’ın bağlantıları ve ambargonun delinmesindeki rolüyle TC’ye olan kızgınlık nedeniyle, soruşturmanın TC’ye sıçrayabileceği.

Tüm bu ihtimaller dışında gerçeklere gelecek olduğumuzda, İran’ın sertlik yanlısı tutumundan vazgeçerek Batı’yla yakınlaşma politikası ile ortaya çıkan yeni tablonun müstakbel kaybedeni TC olacak gibi görünüyor. Rusya krizi ve IŞİD bombalarıyla daha da kırılganlaşan TC’nin ekonomisindeki açmazlarını da Erdoğan’ın ABD ziyaretindeki bazı hamlelerinde okumak mümkün. ABD ve AB’li patronlara yaptığı konuşmada, Türkiye ile ticareti artırma çağrıları yapan Erdoğan’ın ABD-AB arasında müzakere edilen “Transatlantik Ticaret Yatırım Anlaşmasına” kendilerinin de dahil edilme isteği/ricası bu yeni tabloda belki de TC’nin, Batı’dan devamı gelmesi muhtemel ekonomik yatırım beklentilerinin ilki. Sarraflarla kurdukları “sistemle” dışarda ABD’nin devasa parasal gücüne fütursuzca “başkaldıran”, içerde ise yolsuzluklarla yaşamları çalanlar; bedeli şimdilik bu “ricalarla” ödüyorlar.

İlyas Seyrek

[email protected]

Bu yazı Meydan Gazetesi’nin 33. sayısında yayımlanmıştır.

 

The post “Ricacı Reza” – İlyas Seyrek appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>
https://meydan1.org/2016/04/28/ricaci-reza-ilyas-seyrek/feed/ 0