askeri darbe – Meydan Gazetesi https://meydan1.org Anarşist Gazete Wed, 19 Aug 2020 08:24:10 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=5.3.13 Mali’de Askeri Darbe Girişimi https://meydan1.org/2020/08/19/malide-askeri-darbe-girisimi/ https://meydan1.org/2020/08/19/malide-askeri-darbe-girisimi/#respond Wed, 19 Aug 2020 08:24:08 +0000 https://meydan.org/?p=62833 Geçtiğimiz Mayıs ayından bu yana muhalif grupların Cumhurbaşkanı İbrahim Boubacar Keita’nın istifası için eylemler düzenlediği Batı Afrika ülkesi Mali’de sabah saatlerinde başlayan askeri hareketlilik sürüyor.  Bamako’daki Bağımsızlık Meydanı’nı dolduran eylemciler, Cumhurbaşkanı Keita’nın istifası için sloganlar atarak, meydandaki askerleri alkışladı. Başbakan Boubou Cisse ile bazı bakanların ardından ardından Cumhurbaşkanı İbrahim Boubacar Keita da askerler tarafından alıkonuldu. Keiata’nın nereye götürüldüğü bilinmiyor. Ülkede mayıstan bu yana […]

The post Mali’de Askeri Darbe Girişimi appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>

Geçtiğimiz Mayıs ayından bu yana muhalif grupların Cumhurbaşkanı İbrahim Boubacar Keita’nın istifası için eylemler düzenlediği Batı Afrika ülkesi Mali’de sabah saatlerinde başlayan askeri hareketlilik sürüyor. 

Bamako’daki Bağımsızlık Meydanı’nı dolduran eylemciler, Cumhurbaşkanı Keita’nın istifası için sloganlar atarak, meydandaki askerleri alkışladı.

Başbakan Boubou Cisse ile bazı bakanların ardından ardından Cumhurbaşkanı İbrahim Boubacar Keita da askerler tarafından alıkonuldu. Keiata’nın nereye götürüldüğü bilinmiyor.

Ülkede mayıstan bu yana düzenlenen Keita karşıtı gösterileri, Anayasa Mahkemesi’nin mart ve nisanda düzenlenen 2 turlu genel seçimin resmi sonuçlarını açıklarken, geçici sonuçlara göre seçilemeyen 31 vekilin kazandığını duyurması tetiklemişti.

Öte yandan A Haber ve Anadolu Ajansı başta olmak üzere, devletin propaganda medyasının, Mali’deki askeri darbe girişimini Fransa’nın gerçekleştirdiği iddiası, Fransa-TC arasında Doğu Akdeniz ve Libya başlıklarında yaşanan gerilimin Mali’ye yansıması mı olduğu sorusunu akıllara getirdi. Söz konusu “medya organları” yaptığı yorumlarda Cumhurbaşkanı İbrahim Boubacar Keita’nın Fransa ve Birleşik Arap Emirlikleri yanlısı olduğunu iddia ediyor.

Eski bir Fransa sömürgesi olan Mali’deki söz konusu darbe girişimine dair AFP’ye konuşan bir güvenlik yetkilisi silah seslerinin sebebinin ordudan gelen bir “isyandan” kaynaklandığını belirterek Mali’deki mevcut siyasi durumundan çoğu askerin rahatsız olduğunu söyledi.

Kalkışmanın büyüklüğü henüz belli olmasa da Avrupalı bir diplomat Reuters’a yaptığı açıklamada “isyanın” ordudaki küçük bir grup tarafından “maaş anlaşmazlığı” sebebiyle yapılmış olabileceğini iddia etti.

The post Mali’de Askeri Darbe Girişimi appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>
https://meydan1.org/2020/08/19/malide-askeri-darbe-girisimi/feed/ 0
Venezuela: Darbe Ama Kime- Deniz Gölbaş https://meydan1.org/2019/03/04/venezuela-darbe-ama-kime-deniz-golbas/ https://meydan1.org/2019/03/04/venezuela-darbe-ama-kime-deniz-golbas/#respond Mon, 04 Mar 2019 07:55:15 +0000 https://test.meydan.org/2019/03/04/venezuela-darbe-ama-kime-deniz-golbas/ Yine bir devletlerarası kriz ve yine kamuoyuna servis edilen yüzlerce, binlerce yalan içinde kaybolan gerçekler. Ve kaybolan bu gerçekler içinde kaybolmaya devam edecek olan yaşamlar. Mevzu bahis Venezuela.   Venezuela’da Yeni Enflasyon: Devlet Başkanı Enflasyonu Venezuela’daki durumu kısa bir şekilde özetlemek gerekirse yıllardan beri devam eden krizleri vurgulamakla yazıya başlamalı. Devam eden bu krizleri dünya […]

The post Venezuela: Darbe Ama Kime- Deniz Gölbaş appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>

Yine bir devletlerarası kriz ve yine kamuoyuna servis edilen yüzlerce, binlerce yalan içinde kaybolan gerçekler. Ve kaybolan bu gerçekler içinde kaybolmaya devam edecek olan yaşamlar. Mevzu bahis Venezuela.

 

Venezuela’da Yeni Enflasyon: Devlet Başkanı Enflasyonu

Venezuela’daki durumu kısa bir şekilde özetlemek gerekirse yıllardan beri devam eden krizleri vurgulamakla yazıya başlamalı. Devam eden bu krizleri dünya gündemine iyice sokansa 10 Ocak’ta halihazırdaki devlet başkanı Nicolas Maduro’nun ikinci 6 yıllık devlet başkanlığı dönemine başlamak için yemin etmesi ve ardından en büyük muhalif grubun lideri Juan Guaidó’nun kendisini bir mitingde geçici devlet başkanı ilan etmesi oluşturuyor. Bu gelişmelerin ardından Amerika, Almanya, Fransa ve İngiltere gibi devletlerarası arenanın önemli birçok oyuncusu Guaidó’yu devlet başkanı olarak tanıdıklarını açıkladı. O tarihten beri gerek Maduro’yu gerekse Guaidó’yu destekleyen birçok miting düzenlendi. Venezuela’daki bu durum Venezuela’yla sınırlı kalmadı ve devlet başkanlarının kamuoyuna açıklamalarıyla açık açık gözler önünde cereyan etti ve etmeye devam ediyor.

Kapitalizme Emperyalist Darbe (!)

“ABD’de neden hiç askeri darbe olmaz?” sorusuna verilen bir cevap vardır: “Çünkü bir tek ABD’de ABD Elçiliği yoktur!”: Venezuela’daki tartışmaların bir boyutunu da Maduro’nun, ABD Başkanı Trump’ı sık sık darbe yapmaya çalışmakla suçlaması oluşturuyor.

Trump da yaptığı açıklamalarla Maduro’nun kendisini içerde ve dünya kamuoyunda darbeye karşı durduğunu savunmasına çanak tutuyor denilebilir. ABD Başkanı Donald Trump son olarak çoğunlukla Venezuela ve Küba’dan gelen göçmenlerin yer aldığı kalabalık bir kitleye seslendiği bir mitingde Maduro rejimini destekleyen askerlerin yaşamlarını ve geleceklerini riske attıklarını söylemekten geri durmadı. “Venezuela demokrasisini restore etmek” istediğini (!) açıkça söyleyen Trump, “Biz inanıyoruz ki Venezuela ordusu ve liderliği bu süreçte hayati bir rol oynayacak.” diyerek açıkça Venezuela ordusuna çağrısını yineledi. Venezuela’daki yönetimin “barışçıl yollarla” değişmesi gerektiğini söylediği bir açıklamasında da buna rağmen askeri bir girişim olabileceğini ima ederek orduyu “Güvenli bir liman, kolay bir çıkış ya da bir çıkış yolu bulamayacaksınız. Her şeyi kaybedeceksiniz!” sözleriyle etkileme çalışmalarına devam etti. Venezuela ordusu ise henüz Maduro karşıtı bir konum almış değil.

Yukarıda sayılan devletlere ek olarak Güney Amerika devletlerinin önemli bir kısmı da Maduro karşısında pozisyon almış durumda. Rusya, Çin, İran ve TC ise Maduro’yu destekleyen devletler arasında. Hatta Rusya, BM Güvenlik Konseyi toplantısında ABD’yi darbe planı yapmakla dahi eleştirmiş durumda: “Anti-emperyalist kamp” Maduro’nun yanında(!)

Sıcak Çatışma İhtimali

Maduro’nun Trump’ı petrol rezervlerine göz dikmekle suçladığını vurgulamaya gerek yok. Kanıtlanmış petrol rezervlerinde dünyanın önde gelen ülkelerinden biri olan Venezuela’daki bu kriz dünya ekonomisini pek etkilemedi. Bunun en büyük sebebi de ekonomik krizden siyasi krize dönen bu durumun zaten yıllardan beri devam ediyor oluşu. Üstelik bu krizin artık insani kriz olarak adlandırılmaya başlandığını belirtmek gerekir. Venezuela’nın güllük gülistanlık olduğunu iddia edenlerin varlığına rağmen Venezuela’daki krizlerden biri de Venezuela’ya ABD’den gönderilen “insani yardımların” ülkeye girişine izin verilmemesi. İnsani yardım gönderimine karşın Maduro tarafından sınırlara asker sevkiyatı gerçekleştirildiği kamuoyuna servis edilen haberlerden. Çin yaptığı bir açıklamayla “zorla insani yardım gönderimi”nin çatışmalara neden olabileceğini belirterek askeri müdahaleye karşı olduklarını belirtti. Rusya da insani yardım tartışmalarına bu hamlenin büyük ve tehlikeli bir provokasyon olduğunu belirterek ABD ve NATO’daki müttefiklerinin, Venezuela muhalefetini silahlandırmayı görüştüklerini iddia etti. ABD’nin insani yardım malzemelerini kendi politikalarına “malzeme” etmek istediği açıkça ortada. Onun için ABD’nin karşıtı olan grupta yer alan -başta Rusya olmak üzere- devletler bu durumu kendilerine “malzeme” ediyor. Filler tepişirken çimenler ezilmeye devam ediyor. İnsanların yaşamları yine devletlerin, liderlerin politikalarının elinde birer teferruat haline geliyor.

Anti-Emperyalizm Pelerininin Saklayamadıkları

Venezuela’da bir darbeden söz edilebilir mi? Evet. “Sosyalizmin Maduro dilemması” devam ettiği sürece özellikle bu topraklarda insanlar görmek istemese de hiçbir şekilde yönetime katılmayan insanların yaşamlarına yapılmış bir darbe var. Devletlerarası arenada güncel sorun, bu darbenin kim tarafından hangi devletlerle yapılacağı sorunu. Maduro döneminde artık iyiden iyiye görünür olan durum, insanların hayatları ve gelecekleri için endişelenmelerinin terörist olarak tutuklanmaları için yeterli olması. Anti-emperyalizm çuvalına artık mızrak sığmıyor.

 

Bu yazı Meydan Gazetesi’nin 48. Sayısında Yayınlanmıştır.

The post Venezuela: Darbe Ama Kime- Deniz Gölbaş appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>
https://meydan1.org/2019/03/04/venezuela-darbe-ama-kime-deniz-golbas/feed/ 0
“Kenan Evren Devlet Devlet Teröristtir” – Gürşat Özdamar https://meydan1.org/2015/06/04/kenan-evren-devlet-devlet-teroristtir-gursat-ozdamar/ https://meydan1.org/2015/06/04/kenan-evren-devlet-devlet-teroristtir-gursat-ozdamar/#respond Thu, 04 Jun 2015 11:09:34 +0000 https://test.meydan.org/2015/06/04/kenan-evren-devlet-devlet-teroristtir-gursat-ozdamar/ 12 Eylül 1980 yılında gerçekleştirilen askeri darbenin mimarı olan Kenan Evren, Mayıs ayının başlarında öldü. Darbe sonrası başında bulunduğu cunta konseyi ile birlikte, yönetimi ele geçiren ve coğrafyanın ezilenlerine, devrimcilerine işkence ve katliamlar uygulayan katil Evren, bir süredir hastanede tedavi görüyordu. Katilin Layığı Devlet Törenidir Evren’in ölümü sonrası onun şahsında 12 Eylül dönemi uygulamaları tekrar […]

The post “Kenan Evren Devlet Devlet Teröristtir” – Gürşat Özdamar appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>

Meydan Gazetesi- Kenan Evren Devlet Devlet Katildir

12 Eylül 1980 yılında gerçekleştirilen askeri darbenin mimarı olan Kenan Evren, Mayıs ayının başlarında öldü. Darbe sonrası başında bulunduğu cunta konseyi ile birlikte, yönetimi ele geçiren ve coğrafyanın ezilenlerine, devrimcilerine işkence ve katliamlar uygulayan katil Evren, bir süredir hastanede tedavi görüyordu.

Katilin Layığı Devlet Törenidir

Evren’in ölümü sonrası onun şahsında 12 Eylül dönemi uygulamaları tekrar gündeme geldi. Bu tartışmaların yer yer evrildiği nokta ise katil Evren’i 12 Eylül Darbesi ve sonrasında ortaya çıkan siyasal ve toplumsal denklemde, devletin dışında, “devlete rağmen” bir kötülükler kaynağı ( Evren’in cenazesine devlet töreni yapılmasın kampanyaları) olarak kendini gösterirken, bu tartışmaları açanlar ise son tahlilde devleti aklama pozisyonuna düştüler.

Kimi muhalif unsurlar içinde zaman zaman dillendirilen “derin devlet”, ”devletin içine çöreklenmiş güçler” gibi devleti, gerçekleştirdiği katliamlardan, adaletsizliklerden “azade” bir hale sokmaya çalışan bu algı, 12 Eylül darbecilerine karşı devletten yana “tavır alarak” devlet töreni yapılmamasının istenmesi katil ile devleti, birbirinin karşısına koyarak bu ruh ikizlerinden yapay bir şekilde “düşman kardeşler “ yaratma çabası olarak kendini belirginleştiriyor.

Toplumsal Dizayn Projesi Olarak 12 Eylül

Dönemin Genelkurmay Başkanı Kenan Evren başkanlığındaki Milli Güvenlik Konseyi’nce gerçekleştirilen darbe sonrası verilen ilk tepkilerden biri, bir patron örgütlenmesi olan TİSK(Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu) başkanı Halit Narin’e aitti. Narin, “kısa ve net” açıklamasında “Şimdiye dek işçiler güldü, şimdi gülme sırası bizde” derken aslında, toplumsal mücadeleler nedeniyle kesintiye uğrayan “kapitalist istikrarın”, söz konusu darbe marifetiyle hayata geçirileceğini “müjdeliyordu.”

12 Eylül öncesinde gelişen mücadele ile birlikte toplumun neredeyse hepsine sirayet eden örgütlenme refleksi, 12 Eylül’ü gerçekleştiren devletin, ortadan kaldırmak istediği şeylerin belki de başında geliyordu. Dönemin patronlarından Halit Narin ve onun gibilerinin “yüzünün gülmesine” vesile olan şey de aslında buydu. Ezilenler 12 Eylül öncesinde olduğu gibi örgütlü olarak çıkmayacaklardı karşılarına ve dolayısıyla kapitalizmin sömürü çarklarını çevirmek daha kolaylaşacaktı. Darbe ile birlikte kurgulanarak hayata geçirilmek istenen örgütsüz, adaletsizlikler karşısında mücadele refleksini yitirmiş bir toplumdu. Kapatılan sendikalar, dernekler ve siyasi partiler, yasaklanan grevler 12 Eylül sonrası devletin, devrimcilere yönelik gerçekleştirdiği katliamların yanı sıra nasıl bir toplum ve sistem için harekete geçtiğini anlatmaya yetiyor.

Devlet 12 Eylül’ün “Mirası”nı Hep Diri Tuttu

12 Eylül dönemiyle özdeşleşen ve yaşı büyütülerek idam edilen Erdal Eren gibi semboller, devletin katliam defterinde sürekli güncellendi. Devlet, 90’larda Küçükarmutlu’da okulunun bahçesinde panzer altında yaşamını yitiren 7 yaşındaki Sevcan Yavuz’la, 2000’lerde 12 yaşındaki Uğur Kaymaz’la, Ceylan Önkol’la, Taksim-Gezi Direnişi’nde Berkin Elvan’la ve son olarak Cizre’de katledilen çocuklarla, 12 Eylül mirasına “sıkı sıkıya” sahip çıktı.

Zaman zaman gündeme gelen 12 Eylül ile yüzleşme, darbeyi mahkum etme vb. söylemlerin ise, bu yaşananlar ışığında asla karşılığını bulamayacağını söylemek daha gerçekçi bir yaklaşım olacaktır. Devlet gerek 12 Eylül’de uygulamaya koyduğu açık faşizm, gerekse de yakın dönemde Kobané Direnişi sonrası başvurduğu “iç güvenlik yasası” gibi yöntemlere yaslanarak fiili anlamda toplumu örgütsüzleştirme amacı doğrultusunda, 12 Eylül mirasını canlı tutmayı bildi. Pratik anlamda ise 12 Eylül’ün, toplumun tüm hücrelerine dek örgütsüzleştirilmesi hedefini de korudu ve geliştirmek için yoğun çaba gösterdi.

En yakın dönemde akıllara gelen ve çeşitli gerekçelerle yasaklanan metal , THY, Şişe-Cam, Darphane grevleri bu “çabanın” pratik adımları olarak karşımıza çıkıyor. Diğer bir taraftan ise neredeyse her gün medyada çıkan “sendikalı oldukları için işten atılan işçiler” haberleri, o dönemin “yüzü gülen” patronu Narin gibi şimdiki patronların da yüzünü güldürmek için, örgütlenen işçilere ve diğer toplumsal kesimlere saldırmaktan geri durulmayacağını gösteriyor.

Gürşat Özdamar

[email protected]

Bu yazı Meydan Gazetesi’nin 27. sayısında yayımlanmıştır.

The post “Kenan Evren Devlet Devlet Teröristtir” – Gürşat Özdamar appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>
https://meydan1.org/2015/06/04/kenan-evren-devlet-devlet-teroristtir-gursat-ozdamar/feed/ 0
Cumartesi Anneleri Galatasaray Meydanı’ndaydı! https://meydan1.org/2015/06/04/cumartesi-anneleri-galatasaray-meydanindaydi/ https://meydan1.org/2015/06/04/cumartesi-anneleri-galatasaray-meydanindaydi/#respond Thu, 04 Jun 2015 10:54:06 +0000 https://test.meydan.org/2015/06/04/cumartesi-anneleri-galatasaray-meydanindaydi/ 1980 Faşist darbesinin baş karakteri Kenan Evren için düzenlenen cenaze töreni sıralarında Cumartesi Anneleri ve yaşam savunucuları Galatasaray Meydanı’nda “Evren’i nasıl bilirdiniz?” diye haykırdı. 12 Eylül faşist darbesini yapan, eski Genelkurmay Başkanı, 7. Cumhurbaşkanı Kenan Evren için cenaze töreni düzenlendiği sıralarda İstanbul’da Galatasaray Meydanı’nda Cumartesi Anneleri ve yaşam savunucuları basın açıklaması yaptı. Eyleme Cumartesi Anneleri’nin […]

The post Cumartesi Anneleri Galatasaray Meydanı’ndaydı! appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>
meydan Gazetesi- Cumartesi Aneleri Galatasaray Meydanı'ndaydı

1980 Faşist darbesinin baş karakteri Kenan Evren için düzenlenen cenaze töreni sıralarında Cumartesi Anneleri ve yaşam savunucuları Galatasaray Meydanı’nda “Evren’i nasıl bilirdiniz?” diye haykırdı.

12 Eylül faşist darbesini yapan, eski Genelkurmay Başkanı, 7. Cumhurbaşkanı Kenan Evren için cenaze töreni düzenlendiği sıralarda İstanbul’da Galatasaray Meydanı’nda Cumartesi Anneleri ve yaşam savunucuları basın açıklaması yaptı.

Eyleme Cumartesi Anneleri’nin ve yaşam savunucularının yanı sıra Devrimci Anarşist Faaliyet (DAF) ve birçok siyasi kurum, Sivil Toplum Kuruluşları (STK) milletvekilleri ve sanatçılar katılım gösterdi. Eylemde Kenan Evren’in ismi her geçtikçe “yuhlama”, “katil, faşist” sesleri yükseldi.

‘Faşist olarak bilirdik’

Eylem’de 1980 darbesinde gözaltında kaybedilen Hayrettin Eren’in ağabeyi Faruk Eren, 12 Eylül sürecinde binlerce insanın işkenceden geçirildiğini, katledildiğini söyleyerek, “Bunlardan bazıları işkenceden hiç çıkamadı. Biri de ağabeyim Hayrettin Eren’di” dedi. Evren ile ilgili sahte bir yargılama yapıldığını belirten Eren, 12 Eylül darbesinin iktidarda halen sürdüğünü söyledi. Eren, “Nasıl bilirdiniz?” sorusunu, “Faşist katilin teki olarak bilirdik” diyerek yanıtladı.

‘Cani olarak bilirdik’

Ardından devletin darbesiyle katledilen Nurettin Yedigöl’ün kardeşi Muzaffer Yedigöl sözü aldı. Yedigöl, Evren için “35 yıldır çektiğimiz acıların sorumlusu, adını bile anmak istemiyorum bize yaptıklarının bedelini ölüm döşeklerinde can vererek ödedi” diyerek sözüne devam etti, ve “Biz bu dünyada ondan hesap soramadık ama analarımız öbür dünyada ondan hesap soracak” dedi. Yedigöl, “Nasıl bilirdiniz?” sorusuna da şu yanıtı verdi: “İnsanlık suçu işlemiş bir cani olarak bilirdik.”

‘İnsanlık suçlusu olarak bilirdik’

Ardından söz alan 12 Eylül’ün ilk kayıplarından Cemil Kırbayır’ın kardeşi Mikail Kırbayır ise Evren için “Cemil Kırbayır’ın yaşam hakkını elinden aldığı gibi onun mezarını da hapsetmiştir. Bizim mezarına gidip karanfil koyma hakkımızı da elimizden almıştır” dedi. Darbeci Evren’in, Maraş, Çorum ve Sivas katliamlarından da sorumlu olduğunu belirten Kırbayır, buna rağmen Evren’e devlet töreni yapılmasına “Korkumuz insanlık suçu işlemiş olanlara devlet töreninin gelenek halin getirilmesi. Kaygımız budur” sözleriyle isyanını haykırdı.

Açıklama, “Kenan Evren öldü ama fikirleri hala iktidarda. Bu iktidar anlayışı yok olmadığı süre içerisinde Kenan Evren’ler yaşayacak” denilerek eylem sonlandırıldı.

Bu haber Meydan Gazetesi’nin 27. sayısında yayımlanmıştır.

The post Cumartesi Anneleri Galatasaray Meydanı’ndaydı! appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>
https://meydan1.org/2015/06/04/cumartesi-anneleri-galatasaray-meydanindaydi/feed/ 0