“ekonomik kalkınma” – Meydan Gazetesi https://meydan1.org Anarşist Gazete Fri, 29 Nov 2019 07:44:02 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=5.3.13 Berat Albayrak: Çok Güçlü Bir 2020 Yılını Hep Birlikte Yaşayacağız https://meydan1.org/2019/11/29/berat-albayrak-cok-guclu-bir-2020-yilini-hep-birlikte-yasayacagiz/ https://meydan1.org/2019/11/29/berat-albayrak-cok-guclu-bir-2020-yilini-hep-birlikte-yasayacagiz/#respond Fri, 29 Nov 2019 07:44:02 +0000 https://meydan.org/?p=52049 Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, “Son çeyrek büyümesinde Türkiye’nin doğal büyüme oranı dediğimiz %5’leri göreceğimiz bir çeyrek ile yılı inşallah kapatıp 2020’de bu ivmenin daha da üzerine koyarak çok güçlü bir 2020 yılını hep birlikte yaşayacağız.” dedi. Albayrak, Rize Ticaret Borsası’nda düzenlenen “Türkiye İçin Değişim Başlıyor-Rize İş Dünyası Bulaşması” başlıklı toplantıda yaptığı konuşmada, son altı yıldır “büyük […]

The post Berat Albayrak: Çok Güçlü Bir 2020 Yılını Hep Birlikte Yaşayacağız appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>

Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, “Son çeyrek büyümesinde Türkiye’nin doğal büyüme oranı dediğimiz %5’leri göreceğimiz bir çeyrek ile yılı inşallah kapatıp 2020’de bu ivmenin daha da üzerine koyarak çok güçlü bir 2020 yılını hep birlikte yaşayacağız.” dedi.

Albayrak, Rize Ticaret Borsası’nda düzenlenen “Türkiye İçin Değişim Başlıyor-Rize İş Dünyası Bulaşması” başlıklı toplantıda yaptığı konuşmada, son altı yıldır “büyük ve güçlü Türkiye mücadelesi”nin en yakın tanıklarından birinin Rize olduğunu söyledi.

Son altı yılda Türkiye’yi hedeflerinden, ideallerinden uzaklaştırmak için devreye alınan planların sonuncusunun ekonomik alanda olduğunu belirten Albayrak, şunları söyledi:

2013 Gezi’den itibaren resmi çok doğru okumak lazım. 2013 Haziran’dan beri fiili bir savaşta aslında Türkiye. Gezi, 17/25, FETÖ darbe planı, DAEŞ, YPG, PYD, PKK tüm siyasi mücadeleler Türkiye 6 yıldır fiili bir savaşta ve son 1-1,5 yıldır ekonomi alanında. Özellikle Ağustos 2018’de başlayan. Biz dediğimizde bir kısım toplum inanmadı ama faili meçhul değil de faili ifade edince herhalde. Türkiye’ye yönelik bu operasyon özelinde faili ifade edince bir kesim anlamıştır. İşte tüm bu başlayan tehdit, şantaj, yaptırım, spekülatif manada finansal kur özelindeki saldırılarla büyük bir cendereden sonra milletimizin desteği ve cumhurbaşkanımızın liderliği ve feraseti, ekonomi yönetimindeki tüm bu arkadaşlarımızın fedakar mesaisi ile bu süreçten çıktık. Kimsenin beklemediği bir sürede kimsenin ihtimal vermediği bir başarı ile tarihimizin en büyük ekonomik saldırı sürecini elhamdulillah geride bıraktık“.

Devreye alınan ekonomik planlar, reform adımları ve başta reel sektör olmak üzere toplumun tüm kesimlerine sunulan finansman paketleri ile bu sürecin etkilerini yavaş yavaş gidermeyi başardıklarını iddia eden Albayrak, “Piyasalardan zaten bunu görmeye başladınız. Birileri diyor ki ‘Her şey çok mu iyi?’ Hayır, yeni başladık. Daha yeni yeni süreç. Önümüzdeki her ay daha iyi olacak. Faizlerde, enflasyonda, piyasa likiditesinde, piyasadaki iş faaliyet tüketim anlamında, sadece güven endekslerinde değil, kapasite kullanım oranlarında değil tüm çerçevede.” diye konuştu.

Toplumun çoğunluğunun geçim sıkıntısı çektiği, kimilerininse bu koşullara daha fazla tahammül edemeyerek intihar ettiği bir süreçte kimsenin inanmayacağı konuşmasının devamında Albayrak şunları söyledi:

Yılı inşallah pozitif bir büyüme ile kapatacağız. Yüzde 1’ler, 0,5’ler konuşuluyor. Esas buradaki güçlü ivmelenme dediğimiz konu ki son 3-4 aydır bunu çok net görüyoruz. Faizlerin dramatik düşüşü. Birileri için dramatik bizim için güzel bir şey reel sektör için. İşte 3,5-4 ay önce yüzde 25-26’lardan bugün yüzde 10-11-12’lere düştü. Daha da düşecek. Tüm bu iyileşme ile birlikte eylül, ekim, kasım aylarında ki özellikle son çeyrekte inşallah yüzde 4, yüzde 5 büyümeleri göreceğiz. Çünkü, ekim ve kasım ayları gelen datalar ciddi bir şekilde gelen rakamlar istihdamda eylülde çok iyi bir rakam yakaladık. SGK kayıtlarına baktım, gayet iyi. Ekim’de devam ediyor. Kasım inşallah önümüzdeki ay kabaca SGK kayıtlarına bakacağız. Toparlanma sadece güven endekslerinde ve diğerlerinde değil, gayet net bir şekilde takip ettiğimiz çerçevede toparlanmayı görüyoruz. Bu da inşallah son çeyrek büyümesinde Türkiye’nin doğal büyüme oranı dediğimiz yüzde 5’leri göreceğimiz bir çeyrek ile yılı inşallah kapatıp 2020’de bu ivmenin daha da üzerine koyarak çok güçlü bir 2020 yılını hep birlikte yaşayacağız“.

The post Berat Albayrak: Çok Güçlü Bir 2020 Yılını Hep Birlikte Yaşayacağız appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>
https://meydan1.org/2019/11/29/berat-albayrak-cok-guclu-bir-2020-yilini-hep-birlikte-yasayacagiz/feed/ 0
“Çaldağı’nda KATLiAM” -Özgür Erdoğan https://meydan1.org/2014/12/17/caldaginda-katliam-ozgur-erdogan/ https://meydan1.org/2014/12/17/caldaginda-katliam-ozgur-erdogan/#respond Wed, 17 Dec 2014 19:29:58 +0000 https://test.meydan.org/2014/12/17/caldaginda-katliam-ozgur-erdogan/ Yaşadığımız topraklar, özellikle son 10-15 yıldan beri, eşi görülmemiş bir saldırıyla karşı karşıya. “İlerleme”nin, “büyüme”nin, “ekonomik kalkınmanın”, daha fazla kapitalistleşmenin kuyruğuna takılıp son sürat koşmakta olan T.C devletinin ve küresel kapitalistlerin, daha fazla para – daha fazla enerji için giriştiği; aslında daha fazla kölelik – daha fazla yoksulluk – daha fazla ölüm anlamına gelen “talan […]

The post “Çaldağı’nda KATLiAM” -Özgür Erdoğan appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>
Yaşadığımız topraklar, özellikle son 10-15 yıldan beri, eşi görülmemiş bir saldırıyla karşı karşıya. “İlerleme”nin, “büyüme”nin, “ekonomik kalkınmanın”, daha fazla kapitalistleşmenin kuyruğuna takılıp son sürat koşmakta olan T.C devletinin ve küresel kapitalistlerin, daha fazla para – daha fazla enerji için giriştiği; aslında daha fazla kölelik – daha fazla yoksulluk – daha fazla ölüm anlamına gelen “talan projeleri”, kanserli hücre gibi bu toprakların her yanına dağılıyor. Gün geçmiyor ki yeni bir HES inşaatı duyulmasın, nükleer santral projeleri kaşla göz arasında kabul edilmesin, zaten bir geçerliliği olmayan ÇED raporu kaldırılmasın, kentlerdeki nefes alabilen son alanlar olan parklardaki ağaçlar gece baskınlarıyla kesilmesin ve televizyonu açarken bugün nerede maden çöktü, kaç işçi öldü haberleriyle karşılaşmaktan yüreğimiz ağzımıza gelmesin.

İşte böyle bir iklimde, Yırca köylüsünün zeytinlikleri yağmalandıktan hemen sonra internet sitelerine ve televizyonlarına bir haber düştü: “Turgutlu’nun Çaldağı bölgesine yapılmak istenen Nikel madeni için 2 milyon ağaç kesilecek.” Her ne kadar bölge insanı 2000’li yılların başından beri meseleden haberdar olup, bu konu hakkında çalışmalar yürüttüyse de; yaptıkları, muhalif ve yerel basın dışında çok karşılık bulamamıştı. Son olaylardan sonra meselenin bilinirliliğinin artmasıyla, ana akım medya, meseleyi daha fazla duymazlıktan gelemedi. Fakat ne yazık ki, 2 milyon ağacın kesilmesi gibi ciddi bir ekolojik yıkım, buz dağının yalnızca görünen yüzü. Buz dağından aşağıya doğru indiğimizde ise, belki de Çernobil faciasıyla kıyaslanabilecek boyutta başka bir ekolojik yıkımla karşı karşıya kalıyoruz.

2 Milyon Ağacın Gölgesinde Kalanlar

Çaldağı’nda yapılmak istenen şey, 750 bin metrekarelik ormanlık bir araziye, açık maden işletmesi olarak bir nikel madeni kurmak. Bu bile başlı başına bir felaketken, nikelin çıkartılmasında uygulanacak yöntem için felaket demek emin olun “iyimserlik”e denk düşüyor. Sülfürik asit liç yöntemi, dünyada henüz denenmemiş -daha doğrusu, uygulanmak istenen yerellerde halkların büyük direnişleri ile karşılaştıktan sonra denenememiş- bir yöntem.

Bu yöntemin bölgedeki canlı yaşamını, ekonomik ve sosyal yaşantıyı nasıl etkileyeceğini anlamak için, bu alanda çalışma yürüten yerellerin ortaya koyduğu verilere bakmak yeterli olacaktır: Bu açık maden işletmesinde, 15 yıl boyunca günde 8.000 ton nikel cevheri toprak delinerek, kazılarak ve patlatılarak çıkarılacak. Bu süre zarfında her gün, 24 saat boyunca ve her 3 dakikada bir, 15 tonluk bir kamyon dolusu cevher madenden tesise gönderilecek ve yaklaşık 100 milyon ton cevher 1600 dönümlük sahaya depo edilecek. Burada kullanılacak sülfürik asit liç usulu için, bölgeye yılda 1 milyon ton asit üretecek bir tesis açılacak.

Madenin Yol Açacağı Hasarlar

Peki bütün bunlar neye yol açacak? Kanserojen etkisi olan nikel tozları, bütün bir Gediz Ovası’na yayılacak. Sülfürik asit liç yönteminden kaynaklanan asit buharlaşmasından dolayı, çok geniş bir alanda asit yağmurları yağacak. Dünyanın her yerinde sadece çöllere kurulmasına izin verilen asit fabrikalarının belki de en büyüğü, Gediz Ovası’nın göbeğine kurulacak. Yapılan madencilik faaliyetinden ötürü, yeraltı ve yerüstü suları talan edilecek, geri kalanıysa kullanılamayacak derecede kirletilecek. Başta 300 bin ağaç olmak üzere, 15 yıl boyunca 2 milyon ağaç kesilecek. Açık maden olduğu için uzaydan bile seçilebilecek olan dev bir çukur açılacak. İki adet zehirli atık dağı oluşturulacak. 10 milyon ton Kükürtdioksit doğaya yayılacak… Bu liste, emin olun, daha da uzatılabilir.

Paravan Şirketler Yığını ve “Büyük Patron”a Giden Yol

Şu anda madende faaliyet yürütecek olan şirketin ismi VTG Holding. ODTÜ mezunu üç genç tarafından kurulduğu söylenen şirket, 2011 yılında, aslında madende çalışma yapma yetkisini elinde bulunduran Sardes Madencilik A.Ş’yi nasıl olduysa “madencilik sektörü” için oldukça cüzi bir miktara satın almış. Fakat işin ilginç yanı, Sardes Madencilik A.Ş’nin, bir süre önce bu topraklarda Bosphorus Nikel A.Ş olarak faaliyet yürüten İngiltere kökenli European Nickel PLC (ENK PLC) şirketi tarafından satın alınmış olması. Bahsi geçen firmaya yakından bakmak, bizi götüreceği “Büyük Patron”a ulaşmak açısından önemli. Balkanlar’da 1999 yılında, sülfürik liç yöntemiyle maden çıkarmak amacıyla kurulmuş. ENK PLC, Türkiye’de Bosphorus Nickel Madencilik, Arnavutluk’ta Adriatic Nickel Resources, Bosna Hersek’te Dinara Nickel, Kosova’da Morovo Nickel isimleri ile faaliyet yürütmektedir. Şirketin yönetici kadrosunda yer alan Sir David Logan, tanıdık bir isim. Kendisi 1997 – 2001 yılları arasında İngiltere’nin T.C Büyükelçiliği yapmış bir zat. Bu zattın, uygulanmak istendiği her yerde büyük direnişlerle karşılaşan ve uygulanamayan Sülfürik liç yönteminin bu topraklarda uygulanabilmesi için, devletle aracılık yaptığı biliniyor. Ne büyük bir tesadüftür ki, yine aynı zattın Karadeniz’deki HES katliamlarından sorumlu olan Anadolu Efes grubunun sahibi olduğu Efes Breweries International şirketinin yönetiminde -genel müdürlük de dahil olmak üzere- çeşitli pozisyonlarda yer aldığı görülüyor. ENK PLC’nin yönetim kurulundaki dikkat çekici bir diğer isim ise Paul Lush. Lush, dünyadaki en büyük maden şirketi olan ve yaptığı ekolojik yıkımlarla girdiği her yerde adından çokça söz ettiren, dünya üzerinde farklı isimlerle beraber 462 yan kuruluşu olan BHP BİLLİTON firmasının önemli şahsiyetlerinden biri.

Şirketin bugüne kadar neler yaptığına geçmeden önce, Bu şirketin ENK PLC ile ortak yanlarının olmasının ötesinde, ENK PLC’nin bu dev şirketin apaçık taşeronu olduğunu göstermek gerekiyor. BHP BİLLİTON, bir çok madeni çıkarmak için en ucuz yöntem olan sülfürik asit liç yöntemini bulan ve bunun patentini alan dünya devidir. Şirket bu yöntemi, sahibi olduğu, ortağı olduğu olduğu ya da teşvik verdiği bir çok şirketle uygulatmaya çalışmıştır. Bu şirketler, Kolombiya’da Cerro Matoso S.A., Balkanlar, Filipinler ve Finlandiya’da Talvivaara, Balkanlar ve Türkiye’de European Nickel PLC’dir. Adı geçen hiçbir ülkede bu yöntem uygulanamamış, bu topraklarda ise devletin onay vermesi ile şirket çalışmalarına başlamıştır. Ayrıca, BHP BİLLİTON’un ENK PLC ile yaptığı anlaşmada, şirkete 3.33 Milyon sterlin ödeyerek üretilecek ürünün yarısını almak ve diğer yarısı için de ilk alıcı olmak konusunda mutabakata varmışlardır. Yani bugün VTG holding adıyla bilinen şirketin asıl patronunun, bir sürü paravanın ardına saklanmış olan BHP BİLLİTON olduğunu söyleyebiliriz.

Yaşam Düşmanı Şirket: BHP BİLLİTON

BHP BİLLİTON, Avustralya kökenli bir şirket. Özellikle kömür, nikel, uranyum ve alüminyum gibi madenlerle, ayrıca petrol ve doğalgazla da ilgileniyor. Bazen bizzat kendisi, bazen de taşeronları aracılığıyla, bu rezervlerin olduğu her yere eli uzanıyor. Yaşama karşı saldırıları da şirketin büyüklüğüyle paralel olarak inanılmaz boyutlarda. Burada bir kaç örnek vermek, bu konuyu daha anlaşılır hale getirecektir. 1984 yılında Papua Yeni Gine’de, Ok Tedi Bakır Madenleri’ni işletmeye başlayan şirket, maden atıklarının toplanması için yapılması gereken barajı çeşitli bahanelerle yapmayarak, tüm atıklarını, (bugüne kadar 500 milyon tona yakın) Ok Tedi nehrine boşaltmıştır. Bu kirlilik, 50.000 insan ve 120 yerleşim yerini etkilemiş; bölge halklarının geçimini sağladığı balıkçılık ve tarımı ise adeta felce uğratmıştır. Kolombiya’da La Guajira yarımadası üzerine kurulu olan ve dünyanın neredeyse en büyük açık madeni olan Cerrejon kömür madenleri, yarımadadaki canlı yaşamını adeta silip süpürmüştür. La Guajira’daki Tabaco köyünden tüm halkı kaba kuvvetle kovan şirket, çevrede bulunan 5 ayrı köydeki insanları da, etrafa yaydığı kirlilik yüzünden göç etmeye zorlamıştır. Şirketin uranyum üretimi yaptığı bölgelerde ise, birçok radyoaktif sızıntı olduğu söylenmektedir. Şirketin iş yürüttüğü bir çok alanda, bu ve buna benzer -yazının kapsamını çok çok aşan- daha birçok vaka yaşanmıştır. (Bkz. bhpbillitonwatch.net)

Bütün bunlarla beraber, bu katil şirketlerin ellerinin uzandığı her yerde, ciddi direnişlerle karşılaştıklarını da belirtmek gerekir. European Nickel’in özellikle Sırbistan ve Arnavutluk’ta işletmek istediği fakat işletemediği madenlerin akıbetini belirleyen şey, devletlerin onlara izin vermemesi değil; bölge halklarının geri adım atmadan, kararlı direnişlerini sürdürmeleri oldu. Turgutlu’da da devlet, yapılmak istenen talana ortak olup tüm yasal izinleri bölgedeki canlı yaşamını hiçe sayarak çıkarmış, katil şirketin çalışması için uygun koşulları hazırlamıştır. Buna karşılık, burada bölge halkına ve yaşam savunucularına düşen sorumluluk; devletten ya da şirketten bir şey beklemeksizin, şirket kovulana, maden kapatılana kadar direnişlerini sürdürmek olmalı!

 

Kaynakça:
http://www.sourcewatch.org/index.php/BHP_Billiton
http://powerbase.info/index.php/BHP_Billiton
http://bhpbillitonwatch.files.wordpress.com/2012/06/carnival-of-freaks-bhp.jpg
http://www.metalurji.org.tr/dergi/dergi142/d142_3338.pdf
http://www.caldagi.com/?Bid=488876
http://www.caldagi.com/?Syf=15&cat_id=28&baslik_name=TmFzxLFsIGJpciDDp2V2cmUgZmVsYWtldGkgYmVrbGl5b3I/

The post “Çaldağı’nda KATLiAM” -Özgür Erdoğan appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>
https://meydan1.org/2014/12/17/caldaginda-katliam-ozgur-erdogan/feed/ 0