işgal evi – Meydan Gazetesi https://meydan1.org Anarşist Gazete Thu, 28 Oct 2021 16:48:49 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=5.3.13 AFED – Anarşist Federasyon Berlin İşgal Evi Direnişçileri İçin Dayanışma Metni Yayınladı https://meydan1.org/2021/10/28/afed-anarsist-federasyon-berlin-isgal-evi-direniscileri-icin-dayanisma-metni-yayinladi/ https://meydan1.org/2021/10/28/afed-anarsist-federasyon-berlin-isgal-evi-direniscileri-icin-dayanisma-metni-yayinladi/#respond Thu, 28 Oct 2021 16:48:46 +0000 http://meydan1.org/?p=74568 Nisan ayında, Kopi İşgal Evi’nin yanında yer alan Wagenplatz’da bulunan işgal evlerinin tahliyesine dair açıklama yapılmıştı. Berlin’de 1990’dan beri faaliyet gösteren Kopi İşgal Evi başlangıçta yaşanmaz bir haldeydi. Ancak anarşistler, sanatçılar ve müzisyenlerle birlikte bir yaşam alanına dönüştürülen Kopi bir çok insana ev sahipliği yapıyor. Perşembe günü erken saatlerde Köpenicker Sokağı kapatıldı. Ardından Berlin’in Kreuzberg […]

The post AFED – Anarşist Federasyon Berlin İşgal Evi Direnişçileri İçin Dayanışma Metni Yayınladı appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>
Nisan ayında, Kopi İşgal Evi’nin yanında yer alan Wagenplatz’da bulunan işgal evlerinin tahliyesine dair açıklama yapılmıştı.

Berlin’de 1990’dan beri faaliyet gösteren Kopi İşgal Evi başlangıçta yaşanmaz bir haldeydi. Ancak anarşistler, sanatçılar ve müzisyenlerle birlikte bir yaşam alanına dönüştürülen Kopi bir çok insana ev sahipliği yapıyor.

Perşembe günü erken saatlerde Köpenicker Sokağı kapatıldı. Ardından Berlin’in Kreuzberg semtinde tahliyelere karşı isyanlar patlak verdi. İşgal evleri ve işgal evleri ile dayanışma gösteren gruplar 9 Ekim Cumartesi günü yapılan bir eylemde Berlin’deki son özerk alanlardan birini savunma konusundaki kararlılıklarını dile getirdiler.

Bu eylemden soo-nra 3500 polis Berlin’e konuşlandırıldı. Polisler, sokaktaki insanlara ve barikatlarda saldırdı. Wagenplatz’da yaklaşık 40 kişi gözaltına alındı.

Ancak yaklaşık 10.000 kişinin katılımıyla “X. Gün – Berlin’de Artık Tahliye Yok” dayanışma eylemi başladı. Mahalleyi ablukaya alan çok sayıda polis ve TOMA’ya karşı binlerce insan “Berlin polisten nefret ediyor.” diyerek slogan attı. Polisler halka saldırdı ve barları işgal etti.

Kaynak: AFED

The post AFED – Anarşist Federasyon Berlin İşgal Evi Direnişçileri İçin Dayanışma Metni Yayınladı appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>
https://meydan1.org/2021/10/28/afed-anarsist-federasyon-berlin-isgal-evi-direniscileri-icin-dayanisma-metni-yayinladi/feed/ 0
Libertatia İşgal Evi’nin Yeniden İnşası Baskılara Rağmen Sürüyor https://meydan1.org/2020/08/30/libertatia-isgal-evinin-yeniden-insasi/ https://meydan1.org/2020/08/30/libertatia-isgal-evinin-yeniden-insasi/#respond Sun, 30 Aug 2020 09:23:00 +0000 https://meydan.org/?p=63344 Yunanistan’ın Selanik kentinde bulunan Libertatia İşgal Evi, 2018 yılının Ocak ayında faşistlerin kundaklama ve saldırısına uğramış, tamamen yanmıştı. Sonrasında dünyanın dört bir yanından anarşistlerin dayanışmasıyla yeniden inşa süreci başlamıştı. Bu süreçte devlet de saldırılarını sıklaştırdı, baskınlar yaparak inşa sürecini sekteye uğratmaya çalıştı. Bu baskınların sonuncusu geçtiğimiz hafta gerçekleşti ancak Libertatia’nın yeniden inşası bütün baskılara rağmen […]

The post Libertatia İşgal Evi’nin Yeniden İnşası Baskılara Rağmen Sürüyor appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>
Yunanistan’ın Selanik kentinde bulunan Libertatia İşgal Evi, 2018 yılının Ocak ayında faşistlerin kundaklama ve saldırısına uğramış, tamamen yanmıştı. Sonrasında dünyanın dört bir yanından anarşistlerin dayanışmasıyla yeniden inşa süreci başlamıştı. Bu süreçte devlet de saldırılarını sıklaştırdı, baskınlar yaparak inşa sürecini sekteye uğratmaya çalıştı. Bu baskınların sonuncusu geçtiğimiz hafta gerçekleşti ancak Libertatia’nın yeniden inşası bütün baskılara rağmen sürüyor. Libertatia İşgal Evi’nin geçen hafta yaşananlara dair yayınladığı metnin çevirisini sizinle paylaşıyoruz.

23/08 Pazar sabahı birkaç polis ekibi Selanik’teki Libertatia İşgal Evi’ne baskın düzenledi. Faşistler tarafından yakılan çatının tamiri sırasında polisler kapının kilidini kırıp içerideki 12 kişiyi gözaltına aldı. Ondan sonra, tıpkı bir ay önce Modern Anıt Kurulu’yla beraber düzenledikleri baskında yaptıkları gibi işgal evinin onarımı için gerekli inşaat malzemelerini ve diğer önemli malzemeleri çaldılar. Baskından hemen sonra yoldaşlar binaya doğru yürüdüler ve tekrar işgal ettiler. Gözaltına alınan 12 kişi dışında, polisler binanın dışında duran iki yoldaşımızı da gözaltına aldılar ve birkaç saat sonra bıraktılar.  Gözaltına alınan on iki yoldaş bütün gün boyunca Tumba Polis Karakolu ve Selanik Merkez Karakolu’ndaydılar ve gece serbest bırakıldılar. Yoldaşlarımıza yöneltilen suçlamalar şunlardı: izinsiz çalışma, kültürel önemi olan anıta zarar verme ve emre itaatsizlik. Polisin ve bazı medya kuruluşlarının 12 yoldaşımızla birlikte kazara gözaltına alınan ve üstünde uyuşturucu bulunan bir kadınla yaşanılanı ilişkilendiren iğrenç tavrından da bahsetmekte yarar var.

23.08.2020 tarihinde Libertatia İşgal Evi’ne yapılan polis baskınından

Bu baskın 1 yıl içerisinde gerçekleşen 3. baskın ve hedefi Libertatia İşgal Evi’nin yeniden inşa edilmesini engellemek. Bütün bu saldırılar devletin, hareketin yapılarını hedef almaya devam ettiğini ve özgürlükçü hareketin karşısında konuşlanan paramiliter gruplarla arasındaki iş birliğini gözler önüne seriyor. Devlet mekanizması aynı zamanda Libertatia’yı yakanları destekliyor, suçluları serbest bırakırken baştan beri işgal evini politik olarak savunmayı ve yeniden inşa etmeyi seçmiş yoldaşları tutuklamaya çalışıyor. Anıtı (kundaklamadan önce ve sonra) koruması altına alan ve tamir eden insanlara karşı oluşturulan “Tarihi bir anıta zarar verme” suçlaması hakkında konuşacak olursak, gerçekten zarar verenlerin hakkındaki gerçekliği tersine çevirme konusundaki başarısız ve sürrealist girişimlerine devam edebilirler. Ek olarak, Modern Anıtları Koruma Kurulu’nun yukarıdaki bütün suçlamalardaki yasal şikayetçi olması en basitinden saçmalık. Bu binayı gerçekten kurtarmakla kimin ilgilendiği apaçık ortada. Hâlâ anlamamış olanlar için retorik bir soru soralım, sözde “Stratou’nun sokak mücevheri” yıllardır tamamen terkedilmiş ve harabe konumdayken Kurul neredeydi? Faşistler bütün binayı yaktıklarında neredeydiler? Toparlayacak olursak, Kurul’un hangi çıkarlara hizmet ettiği, kimi koruduğu ve kimlere karşı olduğu açıkça ortadadır.

Libertatia olayında her şey çok net ve basit. Bugün Yunanistan’ın her köşesinde görülen gerçeklikler, iki buçuk yıldır Libertatia’da deneyimleniyor. Mahalleli bir kez daha bizimle birçok farklı şekilde dayanışma  gösterdi; baskın sırasında polisi yuhladılar, polisin geldiğini haber verdiler ve bize moral desteği verdiler. Libertatia İşgal Evi’ne yapılan saldırılar bundan önceki baskıcı önlemler ve en net örneği Terra Incognita’nın boşaltılması olan işgal evlerinin boşaltılmasından bağımsız görülemez. 

İnsanların yaşamlarının gitgide değersizleştirildiği ve önemsizleştirildiği Covid-19 pandemisinin binlerce insanın tehlikeye atıldığı toplumsal koşullar esnasında, Devlet devrimci hareketi zayıflatmak için saldırmaya ve baskıları attırmaya karar verdi. Toplumsal bir ayaklanma ve halkın genel itaatsizliğinden korktuğu için, Devlet her direnişi yok etmeye çalışıyor. Bu sebeple hem kapitalizme hem de devlete karşı direnişin mekanları olan anarşist yapılara ve harekete saldırıyor. Bu durumda devrimci hareket yapılarını, politik varlığını ve toplumsal mücadele tarihini koruyarak aktif bir şekilde cevap verecek. Libertatia’nın yeniden inşa projesi tüm işgal evi hareketi için bir sorumluluktur. Bu mücadeledeki zafer, yapılarımıza karşı düzenlenen faşist saldırılara ve Devlete cevabımız olacaktır.

(Faşist saldırıda yakılan binanın çatısı onarılırken)

Libertatia’nın inşası sadece Libertatia’yı ilgilendirmiyor. Tam tersi bütün antifaşist, anarşist ve devrimci hareketi ilgilendiriyor. İşgal evlerinin savunulması genele yayılmış baskı koşulları ortamında güçlü bir sembolizm yaratarak faşist şiddete ve devletin baskılarına karşı çok güçlü bir mesaj gönderiyor. İşgal evindeki politik varlığımız kundaklamadan bir iki hafta sonrasında tekrardan güçlendi. Libertatia İşgal Evi hayatta kalacak ve şimdi nasılsa -eylemlerin örgütlenmesi, politik tartışmalar, film gösterimleri vs ile..- öyle olmaya devam edecek. Yeniden inşa projesinin devrimci araçlarla tamamlanmasının bütün amacı, hem Devlet baskısının politik sorumluluğunu hem de işgal edilmiş devrimci mekanların politik savunmasını vurgulamaktır. Devlet her türlü geri adımımızdan sonuna kadar yararlanacak. Bu sebeple ayaklanmalı, direnmeli, yapılarımızı ve mücadelelerimizi savunmalı, daha iyi örgütlenmeli ve devam eden sınıf savaşını genişletmeliyiz.

Çeviren: Mercan Doğan

The post Libertatia İşgal Evi’nin Yeniden İnşası Baskılara Rağmen Sürüyor appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>
https://meydan1.org/2020/08/30/libertatia-isgal-evinin-yeniden-insasi/feed/ 0
Exarchia: Anarşistler İşgal Evini Vermemek İçin Polisle Çatışmaya Devam Ediyor https://meydan1.org/2020/07/04/exarchia-anarsistler-isgal-evini-vermemek-icin-polisle-catismaya-devam-ediyor/ https://meydan1.org/2020/07/04/exarchia-anarsistler-isgal-evini-vermemek-icin-polisle-catismaya-devam-ediyor/#respond Sat, 04 Jul 2020 11:30:28 +0000 https://meydan.org/?p=60520 Yunanistan’ın Exarchia Mahallesi’nde bulunan Dervinion 56 işgal evi 26 Haziran gecesi polis tarafından saldırı gerçekleştirilerek tahliye edilerek giriş kapısına duvar örülmüştü. 30 Haziran gecesi anarşistlerce düzenlenen eylemler neticesinde duvar yıkılmış ve işgal evi tekrar özgürleştirilmişti. Polis, işgal evinin tekrar kazanılmasının üzerinden 3 gün geçmesinin ardından dün gece Exarchia’ya tekrar saldırdı. Kolleti Caddesi’nde bulunan mekanlarda oturan […]

The post Exarchia: Anarşistler İşgal Evini Vermemek İçin Polisle Çatışmaya Devam Ediyor appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>
Yunanistan’ın Exarchia Mahallesi’nde bulunan Dervinion 56 işgal evi 26 Haziran gecesi polis tarafından saldırı gerçekleştirilerek tahliye edilerek giriş kapısına duvar örülmüştü. 30 Haziran gecesi anarşistlerce düzenlenen eylemler neticesinde duvar yıkılmış ve işgal evi tekrar özgürleştirilmişti.

Polis, işgal evinin tekrar kazanılmasının üzerinden 3 gün geçmesinin ardından dün gece Exarchia’ya tekrar saldırdı. Kolleti Caddesi’nde bulunan mekanlarda oturan insanlara coplarla rastgele saldırmaya başlayan polis çok sayıda insanı yaraladı ve dükkanlara zarar verdi.

Anarşistler, polis saldırısına karşılık olarak Exarchion Meydanı’nda çatışma çıkarttı.

Saldırıda en az iki kişinin de gözaltına alındığı söyleniyor.

The post Exarchia: Anarşistler İşgal Evini Vermemek İçin Polisle Çatışmaya Devam Ediyor appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>
https://meydan1.org/2020/07/04/exarchia-anarsistler-isgal-evini-vermemek-icin-polisle-catismaya-devam-ediyor/feed/ 0
Almanya’da Anarşistler Evsizler İçin 3 Ev İşgal Etti https://meydan1.org/2020/03/29/almanyada-anarsistler-evsizler-icin-3-ev-isgal-etti/ https://meydan1.org/2020/03/29/almanyada-anarsistler-evsizler-icin-3-ev-isgal-etti/#respond Sun, 29 Mar 2020 09:52:57 +0000 https://meydan.org/?p=56547 Anarşist grup #besetzen Almanya’nın Berlin şehrinde evsizler için 3 apartman dairesini işgal ettiklerini duyurdu. 28 Mart günü işgale başlayan #besetzen, Korona krizi sebebiyle herkese “evde kal” çağrısı yapan devletin, göçmenler ve evsizler için hiç bir çözüm üretmediğini ve asıl felaketin kapitalizm olduğunu belirterek işgallerine devam edeceklerini açıkladı.

The post Almanya’da Anarşistler Evsizler İçin 3 Ev İşgal Etti appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>
Anarşist grup #besetzen Almanya’nın Berlin şehrinde evsizler için 3 apartman dairesini işgal ettiklerini duyurdu.

28 Mart günü işgale başlayan #besetzen, Korona krizi sebebiyle herkese “evde kal” çağrısı yapan devletin, göçmenler ve evsizler için hiç bir çözüm üretmediğini ve asıl felaketin kapitalizm olduğunu belirterek işgallerine devam edeceklerini açıkladı.


The post Almanya’da Anarşistler Evsizler İçin 3 Ev İşgal Etti appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>
https://meydan1.org/2020/03/29/almanyada-anarsistler-evsizler-icin-3-ev-isgal-etti/feed/ 0
“Evde Kalın” Çağrısına Uyamayan Evsizler, ABD’deki Boş Evleri İşgal Ediyor https://meydan1.org/2020/03/20/evde-kalin-cagrisina-uyamayan-evsizler-abddeki-bos-evleri-isgal-ediyor/ https://meydan1.org/2020/03/20/evde-kalin-cagrisina-uyamayan-evsizler-abddeki-bos-evleri-isgal-ediyor/#respond Fri, 20 Mar 2020 17:37:10 +0000 https://meydan.org/?p=56225 Dünyanın pek çok yerinde olduğu gibi ABD’nin California eyaletinde de koronavirüsle mücadele için “Evde Kalın” çağrıları yapılıyor. Evsizlerin nerede kalacaklarıyla ise elbette ilgilenilmiyor. Evsiz sayısının bir yılda %16 arttığı California’da evsizler boş evleri işgal etmeye başladı. Önce Oakland’da bir grup evsiz anne, aylardır işgal ettikleri evde oturmaya hak kazandı. Geçtiğimiz hafta Cumartesi günüyse evsiz eylemciler bir grup El […]

The post “Evde Kalın” Çağrısına Uyamayan Evsizler, ABD’deki Boş Evleri İşgal Ediyor appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>

Dünyanın pek çok yerinde olduğu gibi ABD’nin California eyaletinde de koronavirüsle mücadele için “Evde Kalın” çağrıları yapılıyor. Evsizlerin nerede kalacaklarıyla ise elbette ilgilenilmiyor. Evsiz sayısının bir yılda %16 arttığı California’da evsizler boş evleri işgal etmeye başladı.

Önce Oakland’da bir grup evsiz anne, aylardır işgal ettikleri evde oturmaya hak kazandı. Geçtiğimiz hafta Cumartesi günüyse evsiz eylemciler bir grup El Sereno’da terkedilmiş bir eve yerleşti.

İşgalcilerin de dahil olduğu Evlerimizi Geri Alıyoruz hareketi, normalde daha fazla sayıda evi işgal etmeyi planladıklarını, koronavirüs tehdidini yaşadıklarını ve bölgede barınma ihtiyaçlarını başka türlü karşılayamadıklarını belirtti. Evsizlik sorununun acilen boş evler, kütüphaneler, dinlenme ve eğlence merkezleri gibi hükümete ait binalarla çözülmesi gerektiğini vurguladı. 

18 aydır akrabalarının ve arkadaşlarının kanepesinde uyuduğunu belirten 42 yaşındaki Martha Escudero, şöyle konuştu: “İki kız çocuğu annesiyim ve bir eve ihtiyacım var. Bu evlerse boş ve topluma aitler. Koronavirüsle birlikte evlerimizde kalmamızı istiyorlar, ancak bazılarımızın evi yok.

Escudero, Oakland’daki annelerin kendilerine ilham verdiğini de vurguladı. Elektrik sorununu şimdilik jeneratör getirerek çözdüklerini bildirerek, suyu açmaları için yetkililere çağrıda bulundu. Escudero ailesiyle birlikte yeni işgal edilen eve taşınan bir başka aile de 33 yaşındaki Ruby Gordillo ile üç çocuğu. Evin yeni sakinlerinden 64 yaşındaki kaynak ustası Benito Flores de şöyle konuştu: “Gelip bu evleri işgal etmemizin suç olduğunu söylüyorlar ama bu suç değil, adalet!”

The post “Evde Kalın” Çağrısına Uyamayan Evsizler, ABD’deki Boş Evleri İşgal Ediyor appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>
https://meydan1.org/2020/03/20/evde-kalin-cagrisina-uyamayan-evsizler-abddeki-bos-evleri-isgal-ediyor/feed/ 0
Anarşistler Almanya’daki Yunan Konsolosluğu’nu İşgal Ettiler https://meydan1.org/2019/12/25/anarsistler-almanyadaki-yunan-konsoloslugunu-isgal-ettiler/ https://meydan1.org/2019/12/25/anarsistler-almanyadaki-yunan-konsoloslugunu-isgal-ettiler/#respond Wed, 25 Dec 2019 09:31:03 +0000 https://meydan.org/?p=52568 Pazar günü, ALmanya’da yaşayan anarşistler, Berlin’de bulunan Yunan Konsolosluğu’nu, Yunanistan’da gerçekleşen işgal evi boşaltmalarına karşı işgal etti. Konsolosluk binasına giren yaklaşık 15 kişilik anarşist grup, konsolos ofisine girerek pankart sallandırdı. Pankartın üzerinde “İşgal Evleriyle Dayanışmaya” yazan anarşistlerin eylemi 3 saat sürdü.

The post Anarşistler Almanya’daki Yunan Konsolosluğu’nu İşgal Ettiler appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>
Pazar günü, ALmanya’da yaşayan anarşistler, Berlin’de bulunan Yunan Konsolosluğu’nu, Yunanistan’da gerçekleşen işgal evi boşaltmalarına karşı işgal etti.

Konsolosluk binasına giren yaklaşık 15 kişilik anarşist grup, konsolos ofisine girerek pankart sallandırdı. Pankartın üzerinde “İşgal Evleriyle Dayanışmaya” yazan anarşistlerin eylemi 3 saat sürdü.

The post Anarşistler Almanya’daki Yunan Konsolosluğu’nu İşgal Ettiler appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>
https://meydan1.org/2019/12/25/anarsistler-almanyadaki-yunan-konsoloslugunu-isgal-ettiler/feed/ 0
Anarşist Politik Organizasyon’dan Devlet Operasyonlarına Karşı Açıklama https://meydan1.org/2019/08/31/anarsist-politik-organizasyondan-devlet-operasyonlarina-karsi-aciklama/ https://meydan1.org/2019/08/31/anarsist-politik-organizasyondan-devlet-operasyonlarina-karsi-aciklama/#respond Sat, 31 Aug 2019 13:14:45 +0000 https://seninmedyan.org/?p=47670 26 Ağustos’ta Özel Anti-Terörist birimleri ve Çevik Kuvvet polislerinin dört işgal evini boşaltması, 3 işgalcinin tutuklanması, 143 sığınmacı ve göçmenin de yaşam alanları olan işgal evlerinden çıkarılması baskıcı operasyonunun ilk adımıydı. Bu savaş operasyonu hâlihazırda otorite yetkilileri tarafından duyurulmuş ve medyanın küçük Goebbels’leri tarafından Anarşist Hareketin ve tüm mücadele edenlerin sistematik olarak hedef haline getirilmesiyle […]

The post Anarşist Politik Organizasyon’dan Devlet Operasyonlarına Karşı Açıklama appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>
26 Ağustos’ta Özel Anti-Terörist birimleri ve Çevik Kuvvet polislerinin dört işgal evini
boşaltması, 3 işgalcinin tutuklanması, 143 sığınmacı ve göçmenin de yaşam alanları olan işgal evlerinden çıkarılması baskıcı operasyonunun ilk adımıydı. Bu savaş operasyonu hâlihazırda otorite yetkilileri tarafından duyurulmuş ve medyanın küçük Goebbels’leri tarafından Anarşist Hareketin ve tüm mücadele edenlerin sistematik olarak hedef haline getirilmesiyle hazırlanmıştı.

Bu operasyon, emek karşıtı yasaların oylanmasından, üniversitelere polisinin girememesini
sağlayan yasanın kaldırılmasından, göçmenlere ve mültecilere karşı ırkçı mevzuatın
güçlendirilmesinden, Atina ve Ioannina’daki işgal evlerine karşı baskıcı girişimlerden hemen
sonra gerçekleşti. 7 Temmuz seçimlerinden sonra, önceki yönetimin eylemlerine yöntemlerine dayanan yeni hükümet, gelecek yılların gündemini belli etti ve ana düşmanlarını, bütün hükümetlerin düşmanlarını hedef gösterdiler: anarşistler, mücadelenin
insanları, göçmenler, mülteciler ve işçiler. Mücadelenin bütün insanlarına karşı bu savaş
kampanyası, Yunanistan devletinin toplumsal direnişi ve sınıf direnişlerini bastırmak ve bu
insanlara boyun eğdirmek için uyguladığı sistematik politikanın bir parçası ki, bu politika her zaman dinamik kitle mobilizasyonlarından, isyanlardan ve mücadeleden oluşan duvara
çarpmıştır.

Devletli ve kapitalist sistemin çökmesi, çürümüşlüğünün derinleşmesi ve sürekli yeniden
üretilmesi; yoksulların yoğun bir dışlanmaya ve sayısız şiddete uğramasına, doğanın
yağmalanmasına ve tamir edilemeyecek biçimde yok edilmesine, sınırlarda tükenmiş
insanların ölümlerine yol açıyor; günümüzün kürek gemilerinde yoksullaşan yaşamlar.
Hem uluslararası hem de yerel düzeyde, insanların bu şartlara karşı memnuniyetsizliği ve
öfkesinden korkan iktidarlar, yasal ve baskıcı tahkimatlarını güçlendiriyor, muhaliflerini ve
sistemi rahatsız eden kimseyi insan saymayacak kadar ileri giden bir ideolojik savaşa
giriyorlar. Otoritenin uşakları Fransa’dan Yunanistan’a aynı şeyi yapıyorlar; hedefledikleri
insanları “çöp”, “işe yaramaz” diye adlandırarak katliamcı şiddetleri için bir ön hazırlık
yapıyorlar.

Korku yaymaya çalışıyorlar çünkü karşılarında binlerce insan var. Exarchia’da bu sömürü ve baskı rejiminin altında boğulan birçok insanın yaşadığı işgal evlerine yapılan polis işgalinin
ve tam teçhizatlı polislerin görüntülerinin servis ediliyor. Buradaki insanlar tam da Anarşist
Hareketin gücünü aldığı ve sesi olduğu insanlardır. Bugünlerde kritik olan şey ise sokaktaki kitlesel ve mücadeleci varlık, iktidarların muhafızlarına yapılacak karşı-saldırılar, ezilmiş
insanların, mücadelenin insanlarının kolektif cevabıdır. Bu uzun vadeli baskıcı politikaya
karşı savaşın sonucu, bir yanda devlet ve patronların olduğu diğer yanda ayaktakımının
olduğu güç dengesini belirleyecektir. Silahımız olan dayanışma ile devlete ve kapitalist vahşete bir karşı-saldırı için işaret verelim. Toplumsal ve sınıf direnişini yeniden canlandıralım. Anarşist yoldaşları, işgal evlerindekileri, dünyanın dört bir yanında mücadele edenleri Yunanistan’;daki anarşist hareket ve işgal evleri ile dayanışmaya, mobilizasyon ve eylem örgütlemeye çağırıyoruz. Enternasyonalist dayanışma, devletin ve sermayenin planlarına karşı bir barikatı yükselterek dünyanın her köşesinde mücadele eden halkların direnişini güçlendirebilir.

Anarşist Politik Organizasyon olarak; anarşist işgal evleri, mülteciler ve göçmenlerin işgal
evleri, anarşist hareketin yapıları ve politik kolektifler tarafından örgütlenen süreçlere
katılıyor, destek veriyor ve çağrıda bulunuyoruz. NO PASARAN! – 31 Ağustos ve 14
Eylül’de Atina’da. Selanik’teki işgal evlerinin Özgürlükçü Festivali’ni (3-6 Eylül) destekliyoruz ve aynı zamanda herkesi 7 Eylül’de düzenlenecek Selanik Uluslararası Sergisi’ne karşı eyleme ve 31 Ağustos Cumartesi Esperos, Patra’da protestoya çağırıyoruz.

DEVLET BASKISINA KARŞI
TESLİM OLMAK YOK- UZLAŞMAK YOK!
NO PASARAN!
DEVLETİN BASKICI OPERASYONLARINA KARŞI
İŞGAL EVLERİ VE HAREKETİN YAPILARI İLE DAYANIŞMAYA
DAYANIŞMA ÇAĞRILARI
· CUMARTESİ, 31 AĞUSTOS, GÖSTERİ, 12.00, EXARCHEIA MEYDANI, ATİNA
· CUMARTESİ, 31 AĞUSTOS, PROTESTO, 12.00, ESPEROS – GEORGE MEYDANI,
PATRA
· 3-6 EYLÜL ARASI,SQUAT VE KOLEKTİF LİBERTARTEN FESTİVALİ, SELANİK
· CUMARTESİ, 7 EYLÜL , GÖSTERİ, 17.00, KAMARA, SELANİK
· CUMARTESİ, 14 EYLÜL, GÖSTERİ, 12.00, PROPYLEA, ATİNA
ANARŞİST POLİTİK ORGANİZASYON-KOLEKTİFLER FEDERASYONU

The post Anarşist Politik Organizasyon’dan Devlet Operasyonlarına Karşı Açıklama appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>
https://meydan1.org/2019/08/31/anarsist-politik-organizasyondan-devlet-operasyonlarina-karsi-aciklama/feed/ 0
Lelas Karagianni 37 İşgal Evi: DAYANIŞMA KAZANACAK! https://meydan1.org/2019/08/31/lelas-karagianni-37-isgal-evi-dayanisma-kazanacak/ https://meydan1.org/2019/08/31/lelas-karagianni-37-isgal-evi-dayanisma-kazanacak/#respond Sat, 31 Aug 2019 12:59:34 +0000 https://seninmedyan.org/?p=47667 Yunanistan’da son süreçte yaşanan işgal evi baskınları ve anarşistlere yönelik baskı politikalarına karşı Lelas Karagianni 37 İşgal Evi’nin dayanışma çağrısını paylaşıyoruz. Devlet baskısına dair son haberler, Yunanistan’daki işgal evleri ve anarşist hareketle enternasyonal dayanışma çağrısı. 26 Ağustos şafağında baskı kuvvetleri, Exarchia mahallesinde 4 işgal evini tahliye etti, 3 işgalciyi tutukladı, 143 mülteci ve göçmeni gözaltına […]

The post Lelas Karagianni 37 İşgal Evi: DAYANIŞMA KAZANACAK! appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>
Yunanistan’da son süreçte yaşanan işgal evi baskınları ve anarşistlere yönelik baskı politikalarına karşı Lelas Karagianni 37 İşgal Evi’nin dayanışma çağrısını paylaşıyoruz.

Devlet baskısına dair son haberler, Yunanistan’daki işgal evleri ve anarşist hareketle enternasyonal dayanışma çağrısı.

26 Ağustos şafağında baskı kuvvetleri, Exarchia mahallesinde 4 işgal evini tahliye etti, 3 işgalciyi tutukladı, 143 mülteci ve göçmeni gözaltına aldı. Erkek, kadın, çocuk mülteciler Terörle Mücadele Özel Baskı biriminin maskeli ve silahlı adamları tarafından polis minibüslerine yığılırken, kurumsal faşizm medya yoluyla ideolojik propagandasını yayınladı: Yunan polis temsilcisi baskı güçlerini bir “süpürgeye” benzetti ve Exarchia’yı “huzur bozan tozlar” dediği mülteci ve göçmenlerden ve gerçek “çöp” dediği anarşistlerden arındıracak baskıcı operasyonların, ilan ettikleri hedefler doğrultusunda süreceğini duyurdu. Yaşadığımız polis saldırıları devlet yetkilileri tarafından anarşist harekete, işgal hareketine, öz-örgütlü göçmen evlerine; genel olarak toplumsal dayanışmaya ve direnişe karşı geliştirilen baskıcı kampanyanın ilk tezahürüydü. Devletin saldırılarını ve kapitalizmin vahşiliğini kesintisiz bir şekilde sürdürebilmek için toplumun pleblerine karşı başlattığı baskıcı kampanya, direnişi etkisizleştirmek ve terörize etmeyi amaçlıyor. 7 Temmuz seçimleri işçiler ve işsizler için boğucu yaşam koşullarının dayatılmasının, mülteciler ve göçmenlerin toplama kamplarına hapsedilmesinin, sınırlardaki ölümlerin ve doğanın yağmalanmasının süreceğini gösterdi.

“Yeni demokrasi” hükümeti, SYRIZA yönetimi zamanında toplumsal ve sınıfsal mücadelenin etkisizleştirilmesi girişimine, mücadele eden insanları ezme sözüyle hala otoritenin planlarına karşı ayakta duran işgal evlerine yapılan onlarca baskıcı saldırıyı da ekliyor.
Anti isyancı stratejinin bu kısmı, otoriteye karşı mücadele kültürünü üstlenen, büyük bir tarihi ve politik ağırlığıyla Nazi işgali döneminden Aralık 1945’teki olaylara, Cunta’dan Aralık 2008 isyanlarına, geçtiğimiz yıllarda kötü yaşam koşullarına karşı direnişin yükseldiği bugüne kadar, binlerce insanın mücadele ettiği bir mahalle olan Exarchia’yı almayı hedefliyor. Şehrin merkezindeki Exarchia mahallesi bu yüzden toplumsal ve sınıfsal direniş için önemli bir alandır. Devletin kendini topluma empoze etme ve şehri kontrol etme girişiminin karşısında, devletin uzun süredir devam eden saldırılarına ve son on yıldır sayısız baskıcı operasyona direnen bir barikattır. On yıldan fazla zamandır savaşın zulmettiği insanların gelişiyle, anarşist-antiotoriter hareketle ayrılmaz bir şekilde bağlı, sayısız işgal eviyle dayanışmayı ve karşılıklı yardımlaşmayı ayakta tutan bir mahalledir. Devletin bunca yıldır uyuşturucu çeteleri yoluyla kontrol etmeye, toplumsal yamyamlığı empoze etmeye çalıştığı bir mahalle… Katil polis Korkoneas’ın serbest bırakılması yoluyla, mücadele edenlere karşı hukuki cephaneliklerine ekledikleri takviyeler ve devam eden baskıcı saldırılar yoluyla devletin verdiği mesaj; isyan ateşini söndürmeye çalıştığı ve katliamcı şiddetiyle engellenmeden toplumu yok etmeyi amaçladığıdır. Biliyoruz ki hiçbir tehdit dayanışmayı ortadan kaldıramaz, devletsiz ve sınırsız yaşama arzusunu silemez ya da mücadeleyi ezemez.

Baskıcı saldırılar mülteciler için bir işgal evi olan Notara 26’nın elektriğinin kesilmesiyle başladı. Bu baskıcı saldırının aynısını Exarchia’daki Oneiro’da yapmaya girişildi ve Loannina’daki işgal evi Brooklyn’in yıkımı ile sürdü. Ve sayısız makale ile medyada reklamını yaptı.

Baskıcı kampanyaya karşı NO PASARAN! Mücadelenin kolektifliğini, dinamiklerini savunmak ve devletin tehdidine rağmen uzlaşmayacağımızı, teslim olmayacağımızı ilan etmek için işgal evlerindeki öz-örgütlü yapılardan ve politik kolektiflerden (26 Ağustos’ta tahliye edilen Spirou Trikoupi 17 onlardan biri) yoldaşlarımızın yanındayız. Bu bağlamda Lelas Karagianni 37 (8 Ağustos), göçmenler için işgal evi Notara 26 (7 Ağustos), göçmenler için işgal evi Spirou Trikoupi 17 (13 Ağustos) ve son olarak K*Vox işgal evi (20 Ağustos) ile ortak toplantılar organize ettik. Aynı ruhla 31 Ağustos Cumartesi günü Exarchia’ya ve ortak bir eylem için 14 Eylül’de Atina’nın merkezine eyleme çağırıyoruz.

Dört işgal evinin tahliyesinden sonra ilk cevap, Notara 26 önünden yüzlerce kişinin tahliye edilen Spirou Trikoupi önündeki polis hattına kadar yürüyerek gerçekleştirdiği eylemle verildi. Yüzlerce insan sloganlar atarken yoldaşlar Spirou Trikoupi 17’nin mühürlenen binasına tırmandılar ve polis hattının arkasından bir pankart astılar: BİR MÜCADELEYİ TAHLİYE EDEMEZSİNİZ!

Anarşist yoldaşlarımızı ve işgal evlerinin bileşenlerini, dünyanın her köşesinde devletin ve sermayenin küresel diktatörlüğüne karşı mücadele edenleri; NO PASARAN kampanyasını, işgal evlerini, mülteci ve göçmenleri devlet baskısına karşı savunma mücadelesini desteklemeye çağırıyoruz.

Baskının olduğu her alanda, enternasyonel dayanışmayla ortak düşmanımızın karşısında durmalıyız. Ortak mücadelemiz çürümüş otorite dünyasını devirecek; eşit ve özgür dünyanın yaratılması için toplumsal devrimin yolunu açacak.

DEVLET BASKISINA KARŞI DAYANIŞMANIN BARİKATLARINI YÜKSELTECEĞİZ!

ASLA TESLİM OLMAYACAĞIZ- ASLA UZLAŞMAYACAĞIZ!

NO PASARAN!

Eylem Çağrıları:

-31 Ağustos Cumartesi, Exarchia Meydanı

-14 Eylül Cumartesi, Propylea-Atina

Bu çürümüş dünyada hiçbir nostalji yok. Uzun zamandan beri geçmişe ait. Sadece en kötüsünü vaat eden gelecekle uzlaşmayacağız. Arzuladığımız gelecek için hiçbir tereddütümüz ve korkumuz yok. Toplumsal Devrim, Anarşizm ve Komünizm!

Atina, Ağustos 2019

Lelas Karagianni 37 İşgal Evi

The post Lelas Karagianni 37 İşgal Evi: DAYANIŞMA KAZANACAK! appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>
https://meydan1.org/2019/08/31/lelas-karagianni-37-isgal-evi-dayanisma-kazanacak/feed/ 0
Exarcheia Mahallesi, Yunan Polisi Tarafından Saldırıya Uğradı https://meydan1.org/2019/08/26/exarcheia-mahallesi-yunan-polisi-tarafindan-saldriya-ugradi/ https://meydan1.org/2019/08/26/exarcheia-mahallesi-yunan-polisi-tarafindan-saldriya-ugradi/#respond Mon, 26 Aug 2019 08:55:20 +0000 https://seninmedyan.org/?p=47600 Yunanistan’ın Attika bölgesinde bulunan ve yıllardır anarşistlerce inşa edilen direniş, kültür ve dayanışmanın mahallesi olan Exarcheia bugün sabaha karşı polis tarafından saldırıya uğradı. 2019 Genel Seçimlerinde başbakan olan sağ Yeni Demokrasi Partisi (Néa Dimokratía) lideri Kiriakos Miçotakis, “seçim vaadi” olarak Exercheia’nın anarşistlerden temizlenip sermaye dostu bir mahalle haline getirilmesi için çalışma yapacaklarını belirtmişti. Binlerce göçmene ev sahipliği […]

The post Exarcheia Mahallesi, Yunan Polisi Tarafından Saldırıya Uğradı appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>
Yunanistan’ın Attika bölgesinde bulunan ve yıllardır anarşistlerce inşa edilen direniş, kültür ve dayanışmanın mahallesi olan Exarcheia bugün sabaha karşı polis tarafından saldırıya uğradı.

2019 Genel Seçimlerinde başbakan olan sağ Yeni Demokrasi Partisi (Néa Dimokratía) lideri Kiriakos Miçotakis, “seçim vaadi” olarak Exercheia’nın anarşistlerden temizlenip sermaye dostu bir mahalle haline getirilmesi için çalışma yapacaklarını belirtmişti.

Binlerce göçmene ev sahipliği yapan Exarcheia, bugün sabaha karşı 06:00 sularında polis tarafından abluka altına alındı. Şimdiye kadar 4 işgal evinin polis tarafından boşaltıldığı ve yüzlerce göçmenin gözaltına alındığı mahallede yaşayan anarşistler tarafından gelen bilgiler arasında.

Bugün öğleden sonra Exercheia’da bir dayanışma eylemi yapılması planlanıyor.

The post Exarcheia Mahallesi, Yunan Polisi Tarafından Saldırıya Uğradı appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>
https://meydan1.org/2019/08/26/exarcheia-mahallesi-yunan-polisi-tarafindan-saldriya-ugradi/feed/ 0
Mundo Nuevo İşgal Evi, SYRIZA’nın Baskıcı Politikalarına Direniyor! https://meydan1.org/2019/01/24/mundo-nuevo-isgal-evi-syrizanin-baskici-politikarina-direniyor/ https://meydan1.org/2019/01/24/mundo-nuevo-isgal-evi-syrizanin-baskici-politikarina-direniyor/#respond Thu, 24 Jan 2019 16:57:15 +0000 https://seninmedyan.org/?p=46364 Selanik’teki anarşist işgal evi Mundo Nuevo yine bir saldırıyla karşı karşıya. Daha önce de birçok faşist saldırıya ve devlet baskısına maruz kalmış işgal evi, yerel belediyenin sosyal sorumluluk projeleriyle görümez kıldığı tahliye etme politikalarıyla mücadele ediyor. Yunanistan’daki iktidar partisi SYRIZA, her geçen gün kapitalist sistemle uyumlu politikalar çizerken, devrimcilere yönelik baskıcı tutumuyla hegemonyasını arttırma peşinde. […]

The post Mundo Nuevo İşgal Evi, SYRIZA’nın Baskıcı Politikalarına Direniyor! appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>

Selanik’teki anarşist işgal evi Mundo Nuevo yine bir saldırıyla karşı karşıya. Daha önce de birçok faşist saldırıya ve devlet baskısına maruz kalmış işgal evi, yerel belediyenin sosyal sorumluluk projeleriyle görümez kıldığı tahliye etme politikalarıyla mücadele ediyor.

Yunanistan’daki iktidar partisi SYRIZA, her geçen gün kapitalist sistemle uyumlu politikalar çizerken, devrimcilere yönelik baskıcı tutumuyla hegemonyasını arttırma peşinde.

Anarşist Politik Organizasyon(A.P.O)’dan yoldaşlarımızın bildirisini sizlerle paylaşıyoruz:

Mundo Nuevo işgal evine karşı baskıcı yeni bir saldırı daha başlatıldı. Geçtiğimiz günlerde işgal edilen binanın sahibi Thermi Belediyesi ile OKANA (Madde Bağımlıları Rehabilite Merkezi), binanın uyuşturucu bağımlıları için okula dönüştürülmek üzere bağışlanması için bir anlaşma yaptı.

Bizim açımızdan olanlar, görünenden çok daha önemlidir. SYRIZA’nın öne sürdüğü “rasyonel” baskı bağlamında, biz anarşistlerin bazı hassasiyetlerinden yararlanmaya kalkışıyorlar. Anarşist devrimci hareketin önemli bir aracını da, bu yolla elinden almaya çalışıyorlar. Bu yüzden hükümet en sert düşmanlarına, yani anarşistlere saldırırken aynı zamanda bu saldırıların iyi bir amaca hizmet ettiğini söyleyerek ilerici bir görüntü yaratmaya çalışıyor.

Elbette kimseyi kandıramazsınız! Amaçlarının ne olduğunu çok iyi biliyoruz. 17 Kasım’da Atina’daki gösteriye yapılan saldırıda olduğu gibi, anarşist bloklara saldırdıklarında polis güçlerini tebrik eden de aynı hükümettir. Baskıcı güçlerle “mücadele ediyor” muş gibi yaparken aynı zamanda onları, eylemlere saldırmaları için gönderen de aynı hükümettir. Muhtırayı uzatan, varlıkları yağmalayan, sınıf farklılıklarını yoğunlaştıran ve NATO’nun bölgeye yönelik tehlikeli planlarıyla el ele yürüyen hükümet…

İşgal evlerini destekleyen anarşistler olarak bizler, uyuşturucu bağımlılarıyla dayanışma içinde olan okul ve diğer yapıların inşasını savunuyor ve bunun için mücadele ediyoruz. Elbette insanları çaresizliğe ve uyuşturucuya iten devletin ikiyüzlülüğünü kavrayabiliyoruz. Polis, uyuşturucu dağıtımına izin veriyor ve şehir merkezini kaplamış olan çetelerle işbirliği yapıyor. Noor1 eroini taşıyan gemi sahipleri-çetelerle işbirliği yapıyorlar ve şimdi de kurbanlara rehabilite sağlıyor gibi görünüyorlar. Devletin bunun için küçük bir çabayla ayarlayabileceği binlerce boş bina var, ancak anarşist mücadelenin bir yapısını oluşturanı seçtiler. Devlet uyuşturucu bağımlılarını baskıcı politik nedenlere hizmet için kullanmaya çalışıyor. Hiç kimse bu tuzağa düşmeyecek!

Binadan tahliye edilmemizin ancak polis kuvvetlerinin şiddet kullanmasıyla olabileceğini Thermi Belediyesi ve OKANA’ya ve diğer tüm kurumlara açıkça deklare ediyoruz. Onlarla işbirliği yapmamızın hiçbir yolu yok! Saldırı benzeri çözümü tercih ederlerse de, bu seçimin sonuçlarını çok iyi düşünmeleri konusunda uyarıyoruz.

Dayanışma ve yardım adına konuşan tüm bu kurumlar, şiddet yolunu seçse dahi, binayı herhangi bir şekilde geri almak ve zaten sahip olduğu dışında diğer tüm işlevleri engellemek niyetindeyiz; toplumsal ve sınıf mücadelelerinin teşviki ve desteği, uyuşturucusuz, otoritesiz, polislerin ve yargıçların olmadığı eşitlik ve özgürlük dünyasını yaratmak için yoksul ve ezilenlerle dayanışma! Bizi baskılayan her şeye karşı mücadele, ezilenlerin bağımlılıktan uzak durmaları için bir şanstır.

ELLERİNİZİ MUNDO NUEVO’DAN ÇEKİN!

İŞGAL EVLERİYLE DAYANIŞMAYA!

The post Mundo Nuevo İşgal Evi, SYRIZA’nın Baskıcı Politikalarına Direniyor! appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>
https://meydan1.org/2019/01/24/mundo-nuevo-isgal-evi-syrizanin-baskici-politikarina-direniyor/feed/ 0
Anarşist Ekonomi Tartışmaları (32): Direnişin Altyapısını Yeniden İnşa Etmek https://meydan1.org/2018/10/09/anarsist-ekonomi-tartismalari-32-direnisin-altyapisini-yeniden-insa-etmek/ https://meydan1.org/2018/10/09/anarsist-ekonomi-tartismalari-32-direnisin-altyapisini-yeniden-insa-etmek/#respond Tue, 09 Oct 2018 10:02:22 +0000 https://test.meydan.org/2018/10/09/anarsist-ekonomi-tartismalari-32-direnisin-altyapisini-yeniden-insa-etmek/   Anti-kapitalist ve alternatif küreselleşme hareketlerinin, ne istemedikleri konusunda çok net oldukları ama ne istedikleri konusunda net olmadıkları söyleniyor. Son zamanlardaki hareketler, amaçladığımız alternatif dünyaya bakışlarını uygulamaya koyan düşünsel ve eylemsel pratikleri sürdürmek konusunda kesinlikle öncekiler (1910’lar ve 30’ların işçi hareketi; 60’lar ve 70’lerin toplumsal hareketleri) kadar etkili olmadılar. Meslektaşım Alan Sears bugünkü yetersizliği “muhalefetin […]

The post Anarşist Ekonomi Tartışmaları (32): Direnişin Altyapısını Yeniden İnşa Etmek appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>

İçinde bulunduğumuz ekonomik kriz her geçen gün kendini daha fazla hissettirirken; bu kriz durumunun, yıkmaya çabaladığımız bu ekonomik ve siyasal düzenden bir çıkış anı olabileceği sık tartışılanlar arasında. Ancak tartışmaların göz ardı etmemesi gereken bir boyutu var. Ekonomik kriz kendisini biz ezilenlere dayatırken ve kaçınılmaz şekilde krizin faturası ezilenlere kesilmeye çalışılırken; bizim de bu durumdan çıkış için ne gibi pratikler sergileyebileceğimizi konuşmak ve dahası yapmak. Jeff Shantz’ın Direnişin Altyapısını İnşa Etmek, isimli makalesi işte böyle bir süreçte Anarşist Ekonomi Tartışmaları dizisinde paylaştığımız bir makale. Taban örgütlenmesi ve sendika çalışmalarında deneyimli bir anarşist ve daha önce Anarchy, Social Anarchy, Green Anarchy, Earth First! gibi dergilerde de bulunmuş Jeff Shantz’ın yazısı, bir yandan yaşamsal örgütlenmelerin toplumun politizasyonundaki öneminden bahsederken, öte yandan da muhalefetin geleneksel yapılarının çalışma sınırlarını genişletmesine odaklanıyor.

 

Anti-kapitalist ve alternatif küreselleşme hareketlerinin, ne istemedikleri konusunda çok net oldukları ama ne istedikleri konusunda net olmadıkları söyleniyor. Son zamanlardaki hareketler, amaçladığımız alternatif dünyaya bakışlarını uygulamaya koyan düşünsel ve eylemsel pratikleri sürdürmek konusunda kesinlikle öncekiler (1910’lar ve 30’ların işçi hareketi; 60’lar ve 70’lerin toplumsal hareketleri) kadar etkili olmadılar. Meslektaşım Alan Sears bugünkü yetersizliği “muhalefetin altyapısındaki” düşüşe bağlıyor. Seatle’da 1999’dan sonra olduğu gibi anti-kapitalist hareketlerin büyüme olasılığı karşısında örgütlenme meselesi ve çeşitli faaliyetlerin birbirleriyle ve toplumsal dönüşümü amaçlayan daha geniş hareketlerle ilişkileri daha acil hale geliyor. Yine de resmi ya da gayri resmi, kökleri işçi-sınıfı topluluklarında olan dayanıklı örgütlerin olmayışı umutsuzluğa ya da alternatif küreselleşme gruplarının çoğunda olduğu gibi alt-kültürlere geri çekilmeye neden oluyor. Bugün, sadece eylemcileri ve örgütleyenleri değil, özellikle mevcut krizden feci halde etkilenen işçi sınıfından yoksul insanları ayakta tutmak için “direnişin altyapısını” yeniden inşa etmeye acilen ihtiyacımız var.

“Muhalefetin altyapısı” kavramı toplumsal hareketlerin isyanın spontan ifadelerinin ötesine geçip mobilizasyon ve muhalefeti sürdürürken yararlandığı bütün kaynakları ifade eder. Muhalefetin altyapıları çoğu zaman, STK’lar ya da sendikalar gibi ana akım ya da reformist grupların radikal gruplara kendi amaçları için ayırdığı kaynakları içerir. Alan Sears bu kavramı uyarlayarak, hareketlerin ortak belleklerini sürdürme kapasitelerini geliştirmek, kolektif tasavvuru inşa etmek, tartışma ve analiz yapmak için kullandıkları her çeşit pratikler anlamında kullanıyor. Örnek olarak sendikalar ve sosyalist parti örgütlerindeki sol beyazları veriyor ve ekliyor: “Muhalefetin altyapısını yeniden inşa projeleri ve sosyalizmi yeniden canlandırmak bir bütün olarak birbirine bağlıdır.” Bunlar açıkça sınırlı ve sorunludur.

Bu yaklaşım resmi politik örgütleri vurguluyor. Bense yoksul ve işçi sınıfı toplulukların ihtiyaçlarını karşılamak adına, resmi ya da gayri resmi, toplumsal kurumlara öncelik verilmesi gerektiğini savunuyorum. Günümüzde direnişin altyapıları sosyal merkezleri, barınma inisiyatiflerini, paylaşma sofralarını, ulaşımı, topluluk medyasını, özgür okulları, kitabevlerini, kafeleri, barları ve klüpleri içerebilir.

Ehrlich anarşistlere önce alternatif kurumları geliştirmelerini telkin ediyor. Bunlar, eski toplumun bağlamında yeni toplumun bir benzeri şekilde ifade ettiği aktarım kültürünün yapı taşlarıdır. Örgütleyenler bu yapılar içerisinde sürdürülebilir topluluklar oluşturmak için gereken temel ihtiyaçları karşılamaya çalışabilirler. Sears, 11 Eylül 2001 sonrası politik karşı saldırı tarafından gelişimi yarıda kesildiği için şu anda muhalefetin altyapısının çok zayıf olduğuna dikkat çekiyor.

Anarşistler insanların spontan örgütlenme kapasitelerini hep vurgularlar ama “spontan” gözüken şeyin önceden var olan kapsamlı radikal pratikler temelinden geliştiğini de kabul ederler. Önceden var olan deneyimler ve ilişkiler olmadığında insanlar, toplumsal ayaklanmanın harareti içinde anlaşmazlıkları gidermek ya da eski disiplinli öncü örgüt anlayışına dönmek durumunda kalırlar. Özgürleştirici toplumsal dönüşüm, herhangi bir isyan öncesinde radikal değişime aktif katılım deneyimi ve eski toplumun kabuğunda yenisini inşa etmek için önceki yapıları geliştirmek gerektirir.

Özgür okullar olsun işgal evleri ya da karşı-medya olsun birçok alternatif kurum alternatif toplumsal altyapıları geliştirmek için bir araç olarak ağlar oluşturur. Günümüzdeki projeler hala çok yeni. Belki yeni medya faaliyetleri ve internet ağları hariç hiçbiri pratik alternatifler önerebilecek ölçeğe ulaşmadı. Yine de hepsi birden, onları ortaya koyan projelerin çok ötesine geçebilecek pratik alternatiflerin yapı taşlarını inşa ediyorlar.

Olasılıklar

Tabii ki her bir topluluk, mahalle ya da bölgenin acil ele alınması gereken sorunları vardır. İnsanlar ihtiyaçlarının ne olduğunu kendileri kararlaştıracaklar. Toronto’da direnişin altyapısını oluşturma çabaları konusunda kendi deneyimim üzerinden bunu açıklayabilirim. Sınırlı kaynaklarımızı etkili yönlendirmek için birkaç öncelikli toplumsal mücadele alanına odaklanmayı kararlaştırdık. Anti-faşizm kapsamında faşistlerle sokak kavgasına girmedik ama ABD/Kanada sınır polisine karşı artan göçmen gözaltılarını durdurmaya çalıştık. Anti-yoksulluk çalışması, çeşitli mahallelerde kiracı birliklerini ve diğer toplum temelli örgütleri güçlendirmenin yanı sıra, Yoksulluğa Karşı Ontario Koalisyonunun başı çektiği, devletten sınırlı talepleri olan Ücretleri Arttır kampanyasına destek verdi.

Alternatif küreselleşme örgütleyicileri işçi mücadelelerinde, Kuzey Amerika’daki birçok küreselleşme karşıtı örgüt için olduğu kadar sendikalar için alışılmamış olan ilginç gelişmelere katkıda bulundular. Sendikalarda ve diğer işyeri örgütlerinde anti-kapitalist bir perspektif geliştirmek, gerçekten de alternatif küreselleşme eylemcilerinin genelde ihmal ettiği amaçlardan biri. Birçok sol grup enerjilerini sendika seçimlerinde aday listeleri oluşturmaya ya da muhalefet kurultaylarına odaklarken, taban örgütünü ve militanlığı geliştirmek için yapılacak birçok iş var. Sendika yönetimi ne yaparsa yapsın, bütün yereller ve işyerleri çapında militan ve mobilize taban hareketi inşa etmediğimiz sürece örgütlü işçilerin gerçek gücünün ortaya çıkmayacağını savunuyoruz.

Dahil olduğum birkaç girişimden biri acil servis idi: yoksul ve işçi sınıfı bölgelerinde sendikalı olmayanlarla doğrudan dayanışma eylemleri yapan sendika üyelerinden oluşan hızlı-cevap ağları. Toronto’da, hem grev dayanışmasını koordine etmek ve hem de işi olan, olmayan, sendikalı, sendikasız işçiler arasında bir öz-örgütlenmenin oluşmasına yardım etmek için bir acil servis oluşturuldu.

Acil servis bütün resmi sendika yapılarından bağımsız ve sıradan işçilere, sendikasız işyerlerinde çalışan işçilere ya da işsizlere açıktır. Acil servis patronların her türlüsüne karşı doğrudan eylemi destekler. Kanada kapsamında göçmen dayanışması, kiracı koruması, işgal evi hakları ve sosyal yardım konularında doğrudan eylemlere, yasallığı umursamayan oldukça fazla sayıda taban-sendikacıyı mobilize ederek çok önemli destek sağladı. Eylemlerinin kapsamı belirli kolektif anlaşmalarla ya da işyerleriyle sınırlı olmayan acil servis, işyeri eylemlerindeki savunmanın yanı sıra topluluklar için de mobilize oluyor. Sadece Ontario işçileri, acil servis ile birlikte birçok insanın sınır-dışı edilmesini engelledi, ev boşaltmaları durdurdu, grevlerde kazanım sağladı ve reddedilen insanların sosyal yardım haklarını kazandı. Bu örneklere dayanarak Peterborough ve Montreal’deki işçiler yakın zamanda kendi şehirlerinde acil servis ağlarını kurmaya başladılar. Montreal’de bir araya gelen Güvencesiz İşçiler Ağı öncelikle örgütsüz ve işsiz işçiler arasında örgütleniyor.

Önceki sendikamda yoksulluk-karşıtı bir çalışma grubunun oluşturulmasına yardım etmiştim. Sendika, sendika içinden ve dışından üyeleri olan çalışma grubuna bir ofis, telefon ve diğer kaynakları verdi. Çalışma grubu geleneksel sendikacılığın beklentilerinin ötesinde eylemler yapıyor ve üye olsun olmasın, icra, ev sahibi, patron ve polisle ya da sosyal yardımlar ve diğer devlet bürokrasisi konusunda sorun yaşayanlarla dayanışma gösteriyor. Resmi formların doldurulmasından kazıkçı bir işverene ya da ev sahibine karşı doğrudan eyleme kadar her konuda dayanışma içindeler. Etkilenenler kendi durumlarına en iyi nasıl yaklaşılacağına kendileri karar veriyor ve çalışma grubunun kaynakları ve insanları ile birlikte karar işletiliyor. “Olağan kanalların” neredeyse hiçbir zaman yoksulların lehine işlemediğini bilen çalışma grubu, insanların ihtiyaçları için ne gerekiyorsa yapmak konusunda kararlı. Sendika üyelerinin ifadesiyle, sendika kaynakları sadece pazarlıklar için kullanılmaz, işçi sınıfı topluluklarının kaynaklarıdır ve direnişin altyapısının bir parçasıdır.

Bunlar sadece ilk elden deneyimlediğim örnekler. Henüz sosyal merkezlerden, paylaşma sofralarından, barınma ve yerleşim inisiyatiflerinden bahsetmedim.

Düşünceler

Radikal mücadelelere ve dönüşüme sadece düşünsel olarak değil örgütsel olarak da hazır olmalıyız. Direnişin altyapısı, isyan dönemlerinde ve sonrasında insanların radikal toplumsal değişimi sürdürmesinin bir aracıdır.

Sendikalı bir ailede büyüyen bir çocuk olarak, üyelerin güzel zamanları paylaşmak, tartışmak, oynamak ve arkadaşlık için bir araya geldiği bir çok özel gün hatırlıyorum. Bu etkinlikler üyelerin ve ailelerinin, paylaştıkları kültürün, topluluğun ve karşılıklı yardımlaşma pratiğinin maddi ve manevi faydasını gördükleri mekanlar sağlıyordu. Fabrikada çalışmaya başlayıp yerele üye olduğum dönemde ise bu etkinliklerin ve mekanların çoğu geçmişte kalmıştı. Darda kalan iş arkadaşlarım dayanışmayı ve desteği yerelin ortak mekanları yerine çoğu zaman, hortlayan dinde ve muhafazakar klüplerde buluyorlardı.

Belki de sağın 1980’ler ve 1990’larda yaptığı başarılı örgütlenmeden çıkarılacak derslerden biri budur. İhtiyaç ve kriz zamanlarında evangelist kiliseler kapitalist yabancılaşmaya karşı kurumsal destek ve duygusal savunma sağladılar (tabii ki muhaliflerin taklit etmeyeceği yollarla). Birçok tarikat üyelerine gıda, giyecek ve barınma sağlıyor. Birçoğu cemaatlerinden birinin evini inşa etmek için yüzlercesini mobilize edebiliyor. Sol bu altyapı kapasitesini geliştirmek konusunda aktif değildi ama biz kendi mahallelerimizde bunu yapmalıyız.

Direnişin altyapısı insanları alternatif toplumsal mekanlar yaratmaya teşvik eder ve özgürleştirici kurumlar, pratikler ve ilişkiler buralardan beslenir. Daha kapsamlı toplumsal dönüşümü teşvik eden kurumların yaratılmasıyla ekonomik ve politik öz-yönetimlerin başlangıçlarını içerirler. Aynı zamanda bazı bireysel ve kolektif hayatta kalma koşullarını ve şimdiden büyümeyi sağlarlar. Dünyayı değiştirmenin yolu devleti ele geçirmekten değil insanların kişisel ve kolektif güçlerini geliştirebilecekleri imkanlar yaratmaktan geçer.

Direnişin altyapıları belirli toplulukların, mümkün olduğu kadar egemen devlet ve kapitalist yapılara alternatif olan ama işleyen, ekonomik ve toplumsal sistemler inşa ettiği durumlar yaratır. Topluluğun gıda, barınma, iletişim, enerj, ulaşım, çocuk bakımı, vb. ihtiyaçlarını karşılamak konusunda en azından bir başlangıç noktası sunan alternatif kurumlar etrafında örgütlenirler. Bu kurumlar devletin ve sermayenin egemen ilişkilerine ve kurumlarına karşıdır ve onlardan bağımsızdır. Bürokratik sendikalar ya da siyasi partiler gibi işçi sınıfının “resmi” organlarına karşı da mücadele edebilirler. Bu kurumlar uzun vadede resmi yapıların yerini almak niyetiyle kısa vadede onlarla mücadele eder.

Genelde iyimser politikaların sorunu, bugünün hiç durmadan kendini geleceğe dayatmasıdır. Bu kurumların, kapitalizmin kabuğunda ortaya çıkmış oldukları için lekelendikleri hep hatırlamak gerekir. Bu doğum onlarda geçmişin izini bırakır. Ayrıca etki alanlarını ve kapsamlarını sınırlamak ve sürdürülme kapasitelerini aşındırmak için baskı yapar. Aynı zamanda, bir isyan olacağını ya da başarılı olup olmayacağını bilemeyeceğimiz için şimdiden, yaşamak istediğimiz ilişki biçimlerine yakın durumları yaratmak için çaba harcamaya değer. Geniş kapsamlı tasavvurumuzu ifade eden alternatif kurumların ve ilişkilerin yaratılması kendi başına arzulanan bir şeydir. Yeni toplumu inşa etmeye devam ederken, şimdiden daha özgür ve güvende yaşayabileceğimiz mekanları özgürleştirmek ya da yaratmak önemlidir.

Tabii ki bu yaklaşımın sınırları vardır ve çoğu kişi alternatif örgütlenme biçimlerinin yavaş yavaş mevcut iktidar biçimlerinin yerine geçeceği fikrine şiddetle karşı çıkar. Herhangi bir noktada bu alternatifler mevcut iktidar biçimlerine karşı gerçek bir tehdit oluşturursa, aşırı olması muhtemel bir polis şiddetiyle karşılaşacaktır. Bu mekanların savunulması gerekecektir. Onların varlığı üzerine olan çatışma bizzat, diğer dönemlerde gördüğümüz beklenmedik radikal ayaklanma biçimlerini üretebilir.

Bazılarının umduğu gibi iktidar kurumlarına aldırmamak yeterli değildir. Kapasitelerinin ve güçlerinin aşındırılması ve azaltılması gerekir. Geçmiş deneyimlerin öğrettiği birşey daha vardır: Varlığını öncelikle bir karşı-kültür ifadesi olarak ortaya koyan hareketler ya karşı kültür unsurlarının metalaştığı ve kapitalist değişim mantığı ile çevrelendiği, saf değiştirmenin bildik tehditleriyle karşılaşır ya da karşı-kültürler basitçe yok sayılır, “kendi haline bırakılarak” müsamaha edilir.

Direnişin bu altyapılarının ne kadar dayanabileceği sorusu tartışmaya açıktır. Bazıları düştü, bazıları devam ediyor ve serpiliyor. Maalesef bazıları sekterliğe ya da rekabetçiliğe yenildiler. Diğer bazıları imkan, kaynak ya da emek yetersizliği nedeniyle çöktü. Çoğu belirli ihtiyaçlar karşılandığı anda sonlanıyor. Diğer bazıları, yeni sorunlar ve kaygılar ortaya çıktıkça, başladıklarından farklı bir biçime evrildiler ya da dönüştüler. Neredeyse hepsi başka yeni projeleri doğuruyor. Çoğu, yoksulluğa-karşı, göçmen dayanışması ya da barınma inisiyatifleri gibi önceden var olan projelere katılımı teşvik etti. Fakat genel olarak böyle mekanlarda deneyimlenen ve beslenen özgürlük çok kırılgan ve belirsiz.

Statükoyu kaldırmak, bir yere kadar egemen toplumsal ilişkileri reddetmeyi gerektirir. Topluluklar, toplumsal ve ekonomik güçlerini geri kazanabilecekleri ve bu güçleri kendi kolektif çıkarları için kullanabilecekleri şekilde toplumsal kurumları yeniden örgütlemeye çalışabilirler. İnsanların kendi geliştirdiği, doğrudan kontrol ettiği ve bu yüzden onların ihtiyaçlarına duyarlı olan alternatif bir toplumsal altyapı arayışına girebilirler. Böyle bir yaklaşım, politikacılara verilen otoriteye ve onların efendileri olan şirketlerine karşı sağlam bir duruştur. İşyerleri, okullar, kilise ve hatta aile gibi hiyerarşik yapılara karşı da sözünü söyleyebilir. Buna katkıda bulunabilecek olan becerileri ve imkanları geliştirmek önemlidir.

Hareketlerin günlük meseleleri çözerken kullandığı perspektif ve pratikler, bize insanların deneyimleriyle ve ihtiyaçlarıyla örtüşen örnekler sunmamız gerektiğini hatırlatıyor. Ek olarak, alternatif ve güvenilir örgütlenme mekanları ve pratikleri sunmayan bir hareket marjinal kalmaya ve kaybetmeye mahkumdur.

Bu hayatta kalma pratikleri kapitalizme karşı gerçekçi alternatiflerin geliştirilmesi için yol göstericidir. Bu faaliyetlerinin otonom olarak gelişmelerine ve genişlemelerine izin veren daha büyük mekanları nasıl yaratacağı sorusu, zorlu bir görev olarak karşımızda. Otonom gelişmeyi destekleyen güçler ve kapitalizmin içinde değer(siz)lenmeye yönelten güçler arasında durmadan devam eden bir çekişme var.

Jeff Shantz

Çeviri: Özgür Oktay

Bu yazı Meydan Gazetesi’nin 46. sayısında yayınlanmıştır.

 

The post Anarşist Ekonomi Tartışmaları (32): Direnişin Altyapısını Yeniden İnşa Etmek appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>
https://meydan1.org/2018/10/09/anarsist-ekonomi-tartismalari-32-direnisin-altyapisini-yeniden-insa-etmek/feed/ 0
Antifaşist Eylem Sonrası, İşgal Evlerine Baskın https://meydan1.org/2018/03/12/antifasist-eylem-sonrasi-isgal-evlerine-baskin/ https://meydan1.org/2018/03/12/antifasist-eylem-sonrasi-isgal-evlerine-baskin/#respond Mon, 12 Mar 2018 15:01:40 +0000 https://seninmedyan.org/?p=31845 Bu sabah, Atina’da üç işgal evi; Gare, Zaimi, Matrozou’ya yönelik polis baskını gerçekleşti. Gerçekleştirilen baskınlar sonucunda birçok kişi gözaltına alınırken işgal evleri de zorla boşaltıldı. Baskın yapılan işgal evlerinin Selanik’te cumartesi günü gerçekleştirilen antifaşist eyleme katılan işgal evleri oldukları, devletin bu eylemlere karşılık vermek amacıyla bu baskınları gerçekleştirdiği bilinenler arasında. Cumartesi günü, Balkan coğrafyasından farklı […]

The post Antifaşist Eylem Sonrası, İşgal Evlerine Baskın appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>

Bu sabah, Atina’da üç işgal evi; Gare, Zaimi, Matrozou’ya yönelik polis baskını gerçekleşti. Gerçekleştirilen baskınlar sonucunda birçok kişi gözaltına alınırken işgal evleri de zorla boşaltıldı.

Baskın yapılan işgal evlerinin Selanik’te cumartesi günü gerçekleştirilen antifaşist eyleme katılan işgal evleri oldukları, devletin bu eylemlere karşılık vermek amacıyla bu baskınları gerçekleştirdiği bilinenler arasında.

Cumartesi günü, Balkan coğrafyasından farklı anarşist ve antifaşist örgütlerin katılımıyla örgütlenen eylemler, Libertatia İşgal Evi’nin yakılmasına ve artan milliyetçiliğe karşı gerçekleştirilmişti.

The post Antifaşist Eylem Sonrası, İşgal Evlerine Baskın appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>
https://meydan1.org/2018/03/12/antifasist-eylem-sonrasi-isgal-evlerine-baskin/feed/ 0