petrol şirketleri – Meydan Gazetesi https://meydan1.org Anarşist Gazete Wed, 12 Aug 2020 14:33:22 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=5.3.13 Deşifre| ABD’li Petrol Şirketleri Hem Talan Ediyor Hem Katilleri Fonluyor https://meydan1.org/2020/08/12/desifre-abdli-petrol-sirketleri-hem-talan-ediyor-hem-katilleri-fonluyor/ https://meydan1.org/2020/08/12/desifre-abdli-petrol-sirketleri-hem-talan-ediyor-hem-katilleri-fonluyor/#respond Wed, 12 Aug 2020 14:04:55 +0000 https://meydan.org/?p=62523 ABD Kamu Hesap Verme Girişimi’nin yaptığı bir araştırmaya göre dünyanın büyük petrol şirketleri, bir yandan siyahların yoğunlukta olduğu bölgelerde ekolojik talanlarını sürdürürken bir yandan da onları öldüren polislere katkı sağlayan polis vakıflarında yönetici ve destekçi konumlarında yer alıyorlar. Şirketlerin Karından Halkların Payına Kanser Düşüyor ABD’de siyah nüfusun yoğunluklu olarak yaşadığı Louisiana eyaletinde Mississippi Nehri’nin Baton […]

The post Deşifre| ABD’li Petrol Şirketleri Hem Talan Ediyor Hem Katilleri Fonluyor appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>
ABD Kamu Hesap Verme Girişimi’nin yaptığı bir araştırmaya göre dünyanın büyük petrol şirketleri, bir yandan siyahların yoğunlukta olduğu bölgelerde ekolojik talanlarını sürdürürken bir yandan da onları öldüren polislere katkı sağlayan polis vakıflarında yönetici ve destekçi konumlarında yer alıyorlar.

Şirketlerin Karından Halkların Payına Kanser Düşüyor

ABD’de siyah nüfusun yoğunluklu olarak yaşadığı Louisiana eyaletinde Mississippi Nehri’nin Baton Rouge ve New Orleans şehirleri arasındaki hat boyunca bulunan 200’den fazla rafineri, yaklaşık 65 yıldır bölge halkını  kansere mahkum ediyor. Kölelerin çalıştırıldığı  şeker tarlalarından ve ilk rafinerinin kurulduğu 1955 yılından beri endüstriyel bir bölge olan hat, yerel-ve siyah- halkın 1987 yılında kansere yakalanma oranlarının çok yoğun olduğunu keşfetmeleriyle beraber “Kanser Geçidi” olarak anılmaya başlandı.1)

Bölge halkının Siyah, Latin ve düşük gelirli halklardan olması, nüfus yoğunluğunun diğer şehirlere göre daha az olması; eski bir köle ticareti merkezi olan Louisiana’yı petrol şirketleri için adeta bir sömürü cenneti kılıyor.

Sömürüdeki payını arttırmak  isteyen şirketlerden biri olan Tayvanlı plastik şirketi “Formosa Plastics”, Kanser Geçidi’nde yeni bir rafineri kompleksi yapma girişiminde. Üstelik bu kompleks, sömürgeciler tarafından şeker tarlalarında çalışmaya zorlanmış siyah kölelerin yeni keşfedilmiş toplu mezarlarının üstüne inşa edilmek isteniyor. 2)

Yapılmak istenen kompleksin arazisi, ABD Federal Yasası “Patriot Act”de belirlenmiş “kritik öneme sahip altyapı hizmeti”3) statüsünde ve koruma altında.

Louisiana siyah toplulukları, proje başladığından beri eylemler ve kampanyalar düzenliyor. Siyah halkın kendilerine karşı mücadelesinden rahatsız olan şirket, yaptığı lobi çalışmalarıyla eyalet meclisinden yeni bir yasa geçirerek kendilerine karşı yapılacak her eylemi kriminalize edip, siyahları da mücadele dışında bırakmaya çalışıyor.4)

Eyalet Meclisi’ne önerilen yeni değişiklikler, normal durumlarda rafineri kompleksi arazisine yapılacak her izinsiz girişe, 5 yıla kadar hapis ve 1000 dolara kadar para cezası istiyor. Olağanüstü hal durumlarında ise bu ceza 3 yıldan az olmamak şartı ile 15 yıla kadar “ağır çalışma” altında hapis cezası ve 5 bin dolara kadar para cezası öngörüyor. 5)

Eyaletin, Korona Krizi’nden beri olağanüstü halde olması ve yakın zamana kadar çıkmayacak olması göz önüne alındığında şirketin, halkı bastırmak için nasıl büyük bir çabaya giriştiği görülebiliyor. Eyalet Valisi John Bel Edwards, 12 Haziran günü kendisine sunulan bu yeni düzenlemeyi, senato ve eyalet temsilciler meclisinden oy çokluğuyla geçmesine rağmen “muğlaklıklar” olduğu gerekçesiyle usülen veto etti. Ancak verdiği veto ile ifade özgürlüğünü “savunan” bir görüntü çizse de, kendisi açık açık projeyi desteklediği için ekolojik ve ırkçılık karşıtı bir görüntü oluşturamıyor.6)

Enerji şirketlerinin yarattığı ekolojik yıkımdan sadece Louisiana sakinleri etkilenmiyor. ABD’nin dört bir yanında Shell Exxon vb için enerji üreten, petrol, gaz, kömür vb. rafinerileri zehir saçmaya devam ediyor. Üstelik bu talandan en çok -yine- siyahlar ve beyaz olmayan bütün ABD’liler etkileniyor. 7)

Geçtiğimiz sene Washington ve Stanford üniversitelerinin yapığı bir araştırmaya göre, fabrika ve rafinerilerin yarattığı hava kirliliği ve zehirli hava partikülleri sebebiyle çeşitli solunum yolu hastalıkları ve bunlara bağlı ölümler en çok, düşük gelirli siyahlar ve beyaz olmayan ABD’liler arasında yaygın.8) Gelir seviyesi arttıkça ölüm ve hastalık oranında bir azalmaya rastlanıyor. Ancak yüksek gelire sahip olsalar bile, siyahlar, düşük gelirli beyaz topluluklarına göre dezavantajlı kalmaya devam ediyor. Araştırma, gelir düzeyine bağlı sınıfsal bir eşitsizliği gösterdiği gibi, en “ayrıcalıklı” toplulukların bile düşük gelirli beyaz – ve ırksal olarak ayrıcalıklı topluluklara oranla, ekolojik talandan daha fazla etkilendiğini gözler önüne seriyor.9)

“ABD’de yaşayan siyah nüfusun yaklaşık %70’inin yaşadığı yerin 50 km yakınında en az bir petrol rafinerisi bulunuyor.” 10)

Katil Şirket Katil Polisle El Ele

Devletin ve şirketlerin ortaklaşa gerçekleştirdiği ekolojik talanlara, katliamlara, yok sayılmalara karşı mücadele eden siyahlar, karşılarında devleti bulmalarının yanı sıra devleti adeta bir paramiliter güç gibi kullanan şirketleri de buluyor.

Polis vakıfları, yerel polis departmanlarına önemli miktarda fon sağlayan endüstriyel gruplardır. Ancak kâr amacı gütmeyen kuruluş statüsünde -STK- oldukları için kamusal denetim prosedürlerinin çoğundan muaf tutulurlar. Bu muafiyet, para akışının yarattığı olanaklarla polisin daha fazla militarize olmasının yolunu büyük ölçüde açıyor.

ABD Kamu Hesap Verme Girişimi’nin yaptığı bir araştırmaya göre dünyanın büyük petrol şirketleri, bir yandan siyahların yoğunlukta olduğu bölgelerde ekolojik talanlarını sürdürürken bir yandan da onları öldüren polislere katkı sağlayan polis vakıflarında yönetici ve destekçi konumlarında yer alıyorlar.11)

Shell gibi büyük petrol şirketlerinin bulunduğu liste, özel kamu kurumları ve fosil yakıt endüstrisini finanse eden büyük finans kurumlarına kadar uzanıyor. Bu kurumlar, faaliyet gösterdikleri bölgelerde belirgin politik aktörler olduklarından dolayı, yasaların kendi çıkarları için düzenlenmesi adına çeşitli lobi faaliyetleri gerçekleştiriyorlar. Louisiana Eyalet Meclisi’nden geçirilmek istenen yasa bu çalışmaların en son örneklerinden.

Lobi faaliyetleri bir yana, gerçekleştirdikleri talana karşı mücadele eden halklara karşı da kendilerini kollamak zorunda kalan şirketler, bunun için çareyi polis vakıflarına para akıtmakta buluyor.

Doğayı en çok talan eden şirketlerin başında gelen Shell, uzun zamandır bir “alternatif” olarak kaya gazı çıkartmakla12)  uğraşıyor. Kanser Geçidi’nin de en büyük talancısı olan Shell, Pensilvanya’nın Apalaş bölgesinde kurulumu devam eden etan gazı çıkartma tesisleri ile bölgeyi  yeni Kanser Geçidi’ne çevirmekte ısrarcı.13)

Shell, New Orleans polis vakfının “öne çıkan ortağı” ünvanına sahiptir ve kurumsal ortağıdır 14). Shell aynı zamanda Houston atlı polis devriyelerinin de sponsorudur15). Mesele “ortaklık” olduğunda Shell’in geçmişi bayağı karanlık.

25 yıl önce Shell’in Nijerya’daki faaliyetlerine karşı çıkan yerel Ogoni halkından biri olan yazar ve yaşam savunucusu Ken Saro-Wiwa, onunla beraber mücadele eden 8 diğer Ogoni ile beraber Nijerya Ordusu tarafından idam edilerek katledildi.16) Shell’in orduyu ve polisi fonladığı, katliamdan önce de biliniyordu ama Shell bunu 9 kişinin katledilmesinden 1 yıl sonra kabul etti, daha doğrusu kabul etmek zorunda kaldı. Savunma olarak ise polis ve orduyu fonlamalarının, “çalışanlarını korumak için bir zorunluluk”  olduğunu açıkladılar. Sonuç olarak 9 yaşam savunucusu katledilmiş oldu.

Petrol ve gaz şirketi Chevron, ABD’de en çok benzen salınımı yapan 6 fabrikadan ikisine sahip. Şirketin California’nın Richmond şehrinde  bulunan rafinerisi günde 250 bin varil ham petrol üreterek büyük bir ekolojik talan gerçekleştiriyor. %80’i siyahlardan ve beyaz olmayan halklardan oluşan Richmond, yıllardır Chevron’a karşı mücadele ediyor.17) Tıpkı ağabeyi Shell gibi Chevron’da aynı yıllarda Nijerya Ordusu’nu kendi paramiliter gücü olarak kullanmış ve halka saldırtmıştır.18)

Chevron, New Orleans polis vakfının kurumsal sponsoru olmasının yanı sıra Houston polis vakfının yönetim kurulu üyesi ve Houston atlı devriyelerinin de sponsorudur. Ayrıca Salt Lake City polis vakfı yönetim kuruluna hem bağışta bulunup hem de kurulda hizmet veriyor.

Valero Energy ise ABD’nin en büyük ikinci petrol şirketi konumunda. Yoğun olarak faaliyet gösterdiği Teksas eyaletinin Corpus Christi şehrindeki rafinerileriyle eyaletin en çok benzen salınımı yapan şirketi ünvanına sahip.19) Corpus Christi’de faaliyet gösteren bütün rafinerilerin ortak özelliği ise alışkın olduğumuz gibi siyah ve azınlık mahallelerinin dibinde faaliyet gösteriyor olmaları.

Yine Teksas’da yoğun faaliyet gösteren Hilcorp, diğer şirketlerin artık sömürmediği petrol ve gaz sahalarını alıp “sömürebildiğin kadar sömür”20) stratejisi güderek ekolojik talanın yanı sıra faaliyet bölgelerinde çok ciddi güvenlik sıkıntıları da yaratıyor. Alaska’da çalışmaya başladığı 2012 yılıdan itibaren kayda geçen 25 farklı ihlal gerçekleştiren Hilcorp, 21) tamir edilene kadar üretimi durdurmak yerine borulardan sızan metan gazının atmosfere karışmasına izin vermiştir. 22) Ayrıca Louisiana’daki rafinerilerinden sızan petrol yüzünden Mississippi Nehri’ni kirletmiş23) ve pek çok istiridye yatağını yok etmiştir.24) Hilcorp’un kurucu ortağı ve eski CEO’su Jeffery Hildebrand, Houston Polis Vakfı’nda heyet başkanı 25) ve vakfın bütün yardım etkinliklerinde boy gösteriyor.

Kısacası ABD’de yoğun baskılara maruz kalan, kriminalize edilen, katledilen siyahların ve ezilen halkların karşı karşıya kaldıkları şiddet sadece devlet kaynaklı olmuyor. Yaşam alanlarının talan edilmesiyle birlikte kansere ve ölüme mahkum edilmeye çalışılan siyahlar, yerli ve ezilen halklar, bu saldırılara karşı mücadele etmek istediklerinde ise yine bu şirketler tarafından fonlanan polisleri ve orduyu karşısında buluyor.

Petrol şirketlerinin polisi ve orduyu fonlaması, tıpkı 19.yy.’da ABD devletinin yükselen işçi hareketini bastırmak, grevleri kırmak ve kara propaganda yapmak için paramiliter bir güç olarak kullandığı Pinkerton’ları26) hatırlatıyor.

“Pinkerton ruhu”, ekonomik ve siyasi çıkarlarını siyahlara ve ezilenlere yönelik baskı yoluyla korumaya çalışan devlette; ve devletin, şiddetini uygulamak için adeta bir taşeron olarak kullandığı şirketlerde yaşamaya devam ediyor.

Emircan Kunuk

Kaynakça

1 https://en.wikipedia.org/wiki/Cancer_Alley
2 https://www.theguardian.com/us-news/2020/jan/07/louisiana-formosa-plastics-facility-air-quality-permits-cancer-alley
3 https://en.wikipedia.org/wiki/Critical_infrastructure#:~:text=Its%20Patriot%20Act%20of%202001,public%20health%20or%20safety%2C%20or
4 https://www.desmogblog.com/2020/06/11/mandatory-minimum-hb197-louisiana-formosa-plastics
5 http://www.legis.la.gov/legis/ViewDocument.aspx?d=1177710
6 https://gov.louisiana.gov/index.cfm/newsroom/detail/2124
7 https://energynews.us/2019/12/11/midwest/study-black-low-income-americans-face-highest-risk-from-power-plant-pollution/
8 https://pubs.acs.org/doi/10.1021/acs.est.9b02527
9 https://pubs.acs.org/doi/suppl/10.1021/acs.est.9b02527/suppl_file/es9b02527_si_001.pdf
10 https://www.naacp.org/climate-justice-resources/just-energy/
11 https://news.littlesis.org/2020/07/27/fossil-fuel-industry-pollutes-black-brown-communities-while-propping-up-racist-policing/
12 https://patikaekoloji.org/talanin-katliamin-yeni-adi-kaya-gazi-emre-bayyigit/
13 https://www.theguardian.com/environment/2019/oct/11/plastics-appalachia-next-cancer-alley-fracking-public-health-ethane
14 https://nopjf.org/sponsors/
15 https://www.houstontx.gov/police/mounted/sponsors.htm
16 https://tr.wikipedia.org/wiki/Ken_Saro-Wiwa
17 https://www.theguardian.com/environment/2019/oct/09/richmond-chevron-california-city-polluter-fossil-fuel
18 https://www.latimes.com/archives/la-xpm-2008-oct-31-me-chevron31-story.html
19 https://scispace.work/benzene-emissions-oil-refineries-2645061016.html?rebelltitem=1&__cpo=aHR0cHM6Ly93d3cuZWNvd2F0Y2guY29t#rebelltitem1
20 https://tinyurl.com/y3l2olfq
21 https://www.documentcloud.org/documents/3921880-Hilcorp-Noncompliance-History-2015.html
22 https://insideclimatenews.org/news/09082017/hilcorp-alaska-oil-gas-offshore-drilling-arctic-expansion-environment-violations
23 https://therevelator.org/hilcorp-oil-spills-louisiana/
24 https://therevelator.org/oysters-oil-hilcorp-bayou-battle/
25 https://www.houstonpolicefoundation.org/about/leadership
26 https://meydan1.org/2020/04/29/1-mayisin-tarihi-1886da-haymarkette-alevlenen-kivilcim/

The post Deşifre| ABD’li Petrol Şirketleri Hem Talan Ediyor Hem Katilleri Fonluyor appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>
https://meydan1.org/2020/08/12/desifre-abdli-petrol-sirketleri-hem-talan-ediyor-hem-katilleri-fonluyor/feed/ 0
“Enerjide Dengeleri Sarsmak Kaya Gazı “- Emre Bayyiğit https://meydan1.org/2015/04/22/enerjide-dengeleri-sarsmak-kaya-gazi-emre-bayyigit/ https://meydan1.org/2015/04/22/enerjide-dengeleri-sarsmak-kaya-gazi-emre-bayyigit/#respond Wed, 22 Apr 2015 16:17:43 +0000 https://test.meydan.org/2015/04/22/enerjide-dengeleri-sarsmak-kaya-gazi-emre-bayyigit/ Kapitalizmin tükenmeye yüz tutan fosil yakıtlara bir alternatif olarak sunduğu kaya gazının ilk kuyuları, bu topraklarda yaklaşık 3 yıl önce, Royal Dutch Shell, TPAO (Türkiye Petrol Anonim Ortaklığı) ortaklığıyla, Diyarbakır’ın Silvan İlçesi’ne bağlı Sarıbuğday ve Bağdere köylerinde açıldı. Bu bölgede, kaya gazının çıkarılması çalışmaları 3 yıldır sürüyordu. Bölge halkı, yıllardır devletin imha, inkar ve baskı […]

The post “Enerjide Dengeleri Sarsmak Kaya Gazı “- Emre Bayyiğit appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>
Meydan Gazetesi- Enerjide Dengeleri Sarasmak KAYA GAZI

Kapitalizmin tükenmeye yüz tutan fosil yakıtlara bir alternatif olarak sunduğu kaya gazının ilk kuyuları, bu topraklarda yaklaşık 3 yıl önce, Royal Dutch Shell, TPAO (Türkiye Petrol Anonim Ortaklığı) ortaklığıyla, Diyarbakır’ın Silvan İlçesi’ne bağlı Sarıbuğday ve Bağdere köylerinde açıldı. Bu bölgede, kaya gazının çıkarılması çalışmaları 3 yıldır sürüyordu. Bölge halkı, yıllardır devletin imha, inkar ve baskı politikaları ile yaşamlarını sürdürmeye çalışırken; yapılan ekolojik yıkımlar, HES’ler ve güvenlik barajları ile tüm su varlıkları büyük bir tehlikeye girmiş durumda. Kürdistan, Trakya, Karadeniz, Tuz Gölü civarı ve Toroslar’da mevcut yakıt tüketim miktarını 40 yıl karşılayacak kaya gazı rezervinin var olduğu söyleniyor.

Kısaca Kaya Gazı

Kaya gazı çıkarmak için “hidrolik kırılma” adı verilen bir yöntem kullanılıyor. Bu yöntem, sondaj kuyularıyla yerin ortalama 2400-3600 metre altına açılan kuyulardan, kayanın içine patlamalara yol açan 600’e yakın kimyasal madde karışımının yollanmasıyla uygulanıyor. Bu patlamalar kaya kütlesinde çatlamalara yol açıyor ve serbest kalan gaz, çatlaklardan yeryüzüne çıkıyor. Böylece kuyularda toplanan gazla birlikte, onu elde etmek için kullanılan kimyasallar da yeryüzüne çıkmış oluyor. Ayrıca; %3 ila %7 arasında kaya gazının, çıkartılırken havaya salındığı da ortaya çıkıyor.

ABD ve Kaya Gazı

ABD’de 1972 yılından beri fosil yakıt kaynaklarında büyük sorunlar olduğundan bahsediliyor. Su kaynaklarının korunması için petrol şirketlerine çeşitli ‘yükümlülükler’ getiren 1972 tarihli “Temiz Su Yasası”nda 2005 yılında yapılan düzenlemeyle, yalnızca Hidrolik Patlama yöntemiyle doğalgaz çıkaran şirketler bu yasadan muaf bırakıldı. Bu düzenlemeyle beraber ABD, 2009’a kadar doğalgaz üretimini ikiye katladı. Aynı oranda su havzalarındaki zehirlerini de!

Kaya gazı ilk olarak, ‘doğalgaz okyanusu’ olarak adlandırılan Kuzey Amerika’nın Texas eyaletinde, 1981 yılında çıkarılmaya başlanmış. Patlamayla açığa çıkan kimyasallar, yeraltı suları ve akarsulara karışıp bölgedeki bütün yaşamı yok ediyor. Halkın içme suyu olarak kullandığı su kaynakları zehirleniyor ve şebeke suyu alev almaya başlıyor. Bölgedeki bütün hayvanlar bu yolla katlediliyor. Sondaj kuyularının yanına kazılan dev çukurlarda biriktirilen sondaj atık maddeleri, havayı solunamaz hale getiriyor. Kaya gazı çalışmalarında Halliburton, Williams, Cabot Oil and Gas gibi şirketler başı çekiyor. Burada biraz daha dikkat çekmek gereken şirket, Halliburton! Büyük petrol firmalarının inşaat, güvenlik, lojistik, yangın söndürme işlerini yapmakta olan katil şirket, Amerikan ordusunun yiyecek, içecek, temizlik gibi tüm malzemelerinin özelleştirilmesi kararı alındığında ihaleyi kazanan oluyor. Amerikan ordusuna limanlar, üsler ve yollar inşa etmekte de, yine bu şirket tüm görevi üstleniyor, üstlendiriliyor!*

ABD tarihinde Başkan’ın en genç Yazı İşleri Müdürü, Panama Müdahalesi ve 1. Körfez Savaşı sırasında Savunma Bakanı, 2001-2009 tarihleri arasında da 46. Başkan Yardımcısı olan Dick Cheney; yüzünü özel sektöre döndüğü 1995-2000 yılları arasında katil şirket Halliburton firmasının Genel Müdürlüğü’nü yapıyor! Böylece meselenin sadece ‘enerji’ olmadığı açığa çıkıyor.

Su Savaşları ve Kaya Gazı

Gaz şirketleri ile çiftçilerin yeryüzünde verdiği su savaşları gün geçtikçe sertleşmekteyken, kaya gazı aramalarının hız kazanmasıyla beraber bu savaşın daha da sertleşeceği aşikar. Kapitalist şirketler kaynakları tükettikçe, biz tükeniyoruz. Shell, ExxonMobil, Halliburton ve diğer küresel kapitalist şirketlerin tüm yeraltı varlıklarını tüketmek üzere harekete geçmelerinin nedeni, artık sadece piyasa rekabeti ve bu piyasadan kazanılacak olan milyar dolarlar değil, devasa boyutlara ulaşan projelerle elde edilecek olan ranttır. Sondaj maliyetlerinin yüksek olmasından ötürü tam hayallerindeki verimi alamamalarından yakınan şirketler, teknoloji çalışmalarını geliştirdikçe son sürat sömürmeyi sürdürecekler.

 *https://www.globalpolicy.org/component/content/article/168/34798.html

Emre Bayyiğit

[email protected]

Bu yazı Meydan Gazetesi’nin 26. sayısında yayımlanmıştır.

The post “Enerjide Dengeleri Sarsmak Kaya Gazı “- Emre Bayyiğit appeared first on Meydan Gazetesi.

]]>
https://meydan1.org/2015/04/22/enerjide-dengeleri-sarsmak-kaya-gazi-emre-bayyigit/feed/ 0