Kasabanın Şerifinden Federasyon Açılımı

Sayı 22, Ekim 2014

Türkiye’nin ilk federasyon hamlesi, Trabzon Beşikdüzü’nün AKP’li Belediye Başkanı Orhan Bıçakçıoğlu’ndan geldi. Başkanlık sistemi ve federasyon tartışmalarının gündemden düştüğünü söyleyebileceğimiz şu günlerde, Bıçakçıoğlu geçtiğimiz kurban bayramında Beşikdüzü’nün farklı noktalarındaki billboardlara “Kasabanın Şerifi” imzasıyla astırdığı afişlerle hem halkın bayramını kutladı hem de unutturulan tartışmalara yeni bir zemin hazırladı.

2014 yapımı “Bir Zamanlar Karadeniz’de” adlı kovboy filminde değil, gerçekten Beşikdüzü sokaklarında kullanılan kasabanın şerifi imzalı “Kurban olurum size, çöpler poşette… Saatinde”, “Kurban olurum size, hayvanlar köye”, “Kurban olurum size, kaldırımlar hepimizin” afişlerine tepki de gösterildi, destek de verildi. Başkanın yaptığı ve yapacağı her şeyin güzel olduğunu söyleyenler de oldu, “hayvanlar köye” derken kimi ya da neyi kastettiğini anlamayanlar da, “Türkiye eyalet sistemine mi döndü ki, kendisi şerif olarak atandı?”, “Beşikdüzü il olacak!” vaatleriyle seçilen başkanın ilçeyi kasabaya çevirmesine sinirlenip “Kasabanın şerifi ne demek? Burası Teksas mı?” diyenler de.

Bahsi geçen Belediye Başkanı Bıçakçıoğlu ise, dikkat çekmek amacıyla esprili bir dil kullanarak vatandaşların çevre duyarlılığını arttırmaya çalıştığını söyledi ve ekledi “Benim gözümde Beşikdüzü bir kasaba ve kasabayı da şerif yönetir. İnsanlar köy hayatını burada yaşamaya çalışıyor. Bu şekilde yaşamak isteyenler köylerine dönsün, kalacaklarsa kurallara uysunlar istiyorum”.

İkinci Hamle Yiğit Bulut’tan!

Cumhurbaşkanı Başdanışmanı ve Başyalakası Yiğit Bulut, gündemden düşen başkanlık sistemi ve federasyon tartışmalarını yükseltmeye dair ikinci hamleyi yaptı. İlk hamle az da olsa komik bir haber ya da memleketimden insan manzaraları olarak tanımlanabilecekken, ikincisi ilki kadar komik ya da trajikomik değil.

10 Ekim 2014’te Star Gazetesi’nde “Yeni Denklem Başkanlık Gerektiriyor” başlığıyla yayımlanan yazısında Yiğit Bulut, içinde olduğumuz sürecin çözümünün başkanlık sistemi olduğunu dile getiriyor. Erdoğan’ın girdiği seçimlerde aldığı oy oranı ve güçlü karakteri ile sistemin eksiklerini kapattığını, yerleşik düzene karşı “dik” durabildiğini, böylece devlete ve halka zaman kazandırdığını söylüyor. Kişisel çaba ile kapatılan açıkların, artık sistemsel olarak kapatılması gerektiğini ve Türkiye’nin 100 yıllık sentezinin “başkanlık” ile ortaya konulmasını salık veriyor.

Kobanê başta olmak üzere bütün Ortadoğu’nun üzerine kara bulut gibi çöken katil IŞİD’i ve destekçilerini, coğrafyanın denklemlerindeki başka birçok sıkıntıyı görmezden gelen Yiğit Bulut’un Yeni Türkiye Vizyonu’yla; direnen Kobanê’yi, bu topraklarda özgürlük mücadelesi verenleri, IŞİD’e karşı Kobanê’yle dayanışmak için yapılan eylemlerde katledilen -bu satırlar yazılırkenki haberlere göre- 42 kardeşimizi görmesi zaten beklenemezdi. Yine dünya yıkılsa da, yatıp kalkıp kendi stratejilerimizi gündemleştiririz dedi, devletin ve başkanı Erdoğan’ın “başyalakalığı” görevini layıkıyla yerine getirmeyi sürdürdü.

Anlaşılan şu ki Erdoğan’ın başkanlık hayalleri paralelinde, Yiğit Bulut başkan danışmanlığına, belki de eyalet başkanlığına, Trabzon Beşikdüzü Belediye Başkanı Orhan Bıçakçıoğlu ise kasabanın şerifliğine oynuyor. Var olan sistemin köşe başlarını tutanlar, yeni sistemde yeni köşe başlarını şimdiden kaptılar. Ancak unutulmayan bir replik vardır kovboy filmlerinde; “Bu kasaba ikimize dar”!

ABD’de bazı kasabalarda kanunların uygulanmasından sorumlu, polis müdürü ya da jandarma komutanı benzeri olsa da çoğu bölgede seçimle iş başına gelen en yüksek resmi görevliye “şerif” denir. Bu, ABD’ye has bir uygulamadır.

Mercan Doğan

Meydan Gazetesi Sayı 22, Ekim 2014

Paylaşın