Anti Kapitalist Reklamlar Başlıyor!

Reklamlar, kapitalizmin en önemli aracı. Sanalt grubu da bunun farkında; kapitalizmi kendi silahıyla vuracak. Eğer, insana “tüketici” dışında bir konum bırakmayan kapitalizmle sizin de aranız iyi değilse, tasarım, senaryo ya da filminizi gruba yollayın ve…
Kapitalizmin “çekilmez” olduğu fikrinden yola çıktılar. Onu en önemli silahıyla, reklamlarla vuracaklar. Anti-Kapitalist Reklamlar Projesi’ni kısaca böyle anlatmak mümkün. Sinemacılar da var aralarında, öğrenciler, ev kadınları da. Sayıları her geçen gün çoğalıyor. Siz de bu sistemin size sunduğu sadece tüketici olma konumundan sıkıldıysanız hazırladığınız tasarım, senaryo ya da filmi mayısa kadar onlara yollayabilirsiniz. Projenin sahibi Sanalt grubu anlatıyor.

– Anti-Kapitalist Reklamlar Projesi’nin çıkış hikâyesi nedir?

– Antikapitalizmi, kapitalizmin içinde sıkışmış bireylerin bu düzene karşı ekonomik ve sosyal alanda geliştirdikleri önemli bir mücadele biçimi olarak görüyoruz. Bizler zaten satın almama ilişkisini farklı yöntemler üreterek -en temel ihtiyaçlarımız olan yemeklerimizi, giyeceklerimizi kollektifleştirerek, takas ederek, toplayarak- mümkün olabildiğince az tüketerek kendi hayatlarımızda da uygulamaya çalışıyorduk. Ürün yelpazesi durmaksızın genişleyen kapitalizmin yeni ambalajlarını daha fazla sayıda ve daha pahalıya satabilmek için kullandığı en etkili araçlardan biri görsel iletişimin en can alıcı keşfi reklamlar. Reklamlar artık sadece bir ürünün özelliklerini tanıtmanın dışında insana ait olan duyguları satıyor ve insanlar bu duruma teslim olmak zorunda kalıyor. Reklamlar yüzünden; mutluluk, özgürlük ve aşk artık Coca-Cola, Turkcell ve Durex demek. Daha mutlu, daha özgür ve daha âşık olabilmek için daha çok tüketmek gerekiyor. Gelinen bu noktada bizler reklamlarla sunulan bu ürünlerin ve kavramların görünmeyen taraflarını deşifre etmek, sorgulamak ve antikapitalizm üzerine düşünmek için bu projeyi yarattık.

– Kimler var projenin içinde?

– Herkes var; sinemacılar, tiyatrocular, reklamcılar, tasarımcılar, öğrenciler, ev kadınları, işsizler ve farklı meslek sahibi birçok insan… Bu insanları ortak paydada buluşturan temel düşünceyse “antikapitalizm”.

Mutluluğu satın almak

– Reklam kapitalizmin en önemli araçlarından biri, onu kendi aracıyla vurmak mümkün mü?

– Günümüzde insanlar sadece tüketiyorlar, delicesine ve çılgınca tüketiyorlar. Alışveriş merkezleri başınızı döndürecek kadar büyük ve satın alabileceğiniz kadar ürünle dolu. Ürünlerin renkli ambalajları ve cezbedici sloganları herkes için bir alternatif olabiliyor. Sadece yediğiniz hamburger, içtiğiniz içecek ya da giydiğiniz kıyafetin dışında çaktırmadan tükettiğiniz daha çok şey var. Bedeniniz, hisleriniz, yaşam biçiminiz, inançlarınız ve duygularınız da bu tüketim alanında birer tüketim nesnesi haline dönüşüyor. Kaotik bir tabloya defalarca baktığınızda her seferinde aklınıza yeni bir fikir gelebilir. Bizler de kapitalizmin renkli billboard’larına ve ekranlarına baktığımızda bu fikir oluştu: “Antikapitalist reklam filmleri çekmek”. Büyük amaçlar taşımıyoruz, bir anda herkesin kapitalizmi sorgulaması ve değişmesi tabii ki mümkün değil. Sadece baksınlar, izlesinler istiyoruz. Bu mümkün.

– Proje kapsamında bir de yarışma düzenliyorsunuz…

– Bu projenin özünde bu yarışma var; antikapitalist senaryoların birer reklam filmine dönüşeceği, reklam tasarımlarının anti-kapitalist bir forma sokulduğu ve antikapitalizmi düşünen herkesin katılabileceği bir yarışma. Ancak biz “yarışma” adını pek sevmedik. Yarışma sonlandığında devam edebilmek ve projenin bir festivale dönüşebilmesi halinde antikapitalist fikri görsel alanlarda yayabilmek gibi uzun erimli bir amacımız var. Yarışmanın işleyişine gelince; yazılan antikapitalist senaryolar, çekilerek gönderilen reklam filmleri ve tasarımlar www.sanalt.net adlı internet sitesine gönderilerek, herkesin güncel olarak takip edebileceği açık bir paylaşıma sunulacak. Yarışmanın sonucunda ise; projeye hazır halde dahil olan ve senaryo aşamasından sonra çekimleri tamamlanan antikapitalist reklamların yurtiçinde ve yurtdışında farklı şehirlerde ve mekânlarda gösterilmesi, izleyiciyle buluşması ve proje kapsamında tasarlanan antikapitalist reklam afişlerinin ise birçok kentte “sokak sergisi” şeklinde insanlarla buluşması hedefleniyor.

– Tüketimin bu kadar yüceltildiği, hatta varlığın, kişiliğin yansıtılmasının markalar üzerinden yapıldığı bir dönemde bu proje insanlara ulaşabilecek mi?

– Günümüzde insanlara ulaşmanın en etkili yolu görsel iletişim ve bunlardan biri de reklamlar diyorsak biz de aynısını yapıyoruz. Yani reklam yapıyoruz. Tek farkımız; satın alınabilecek bir ürünü değil, satın almaktan vazgeçebileceğiniz ürünleri sizlere sunuyoruz. Bu alanı kendi imkânlarımız doğrultusunda oluşturmaya çalışıyoruz. Projenin internet sitesinin de adı olan, Sanalt “alttan alta sanat” adlı oluşumumuz uzun bir süredir sanatsal ve görsel alanda kendini var etmeye çalışıyor. Bizler gibi daha birçok oluşum kendi imkânlarıyla sanat yapıyor ve üretiyor. Ancak bu sanatsal üretim alanları da bir süre sonra kapitalizm tarafından tüketilebiliyor. 2010 projesi bunun açık bir göstergesi. Kapitalizme hizmet eden sanatsal anlayışı ciddi bir ranta dönüştüren 2010, doğrudan kapitalist şirketlerin ve sahiplerinin kısacası kapitalistlerin işine yarıyor, bizler gibi düşünenlerin üretebilme olasılığını da ortadan kaldırıyor. Böyle bir dönemde pek çok kaygı taşıyor olsak da sanat aktivistleri olarak amacımız oluşabilecek çatlaklardan sızabilmek, hafızalarda küçük gedikler açabilmek. Antikapitalist reklam projesinin insanlara ulaşması içinse interneti, yazılı basını ve sokakları kullanıyoruz.

– Projeye katılım nasıl gidiyor?

– Projenin henüz başındayız ve şu sıralar duyurusuna yoğunlaşıyoruz. Bu arada internet sitesine antikapitalist senaryolar ve tasarımlar gönderilmeye başlandı. Son başvuru tarihi 1 Ekim’den sonra katılımın ne kadar olduğu hakkında net bir bilgimiz olacak.

www.sanalt.net
Yukarıdaki röpörtaj Cumhuriyet gazetesinin pazar ekinde yayınlanmıştır.

Sokak