İHD İzmir’den Hasta Tutsaklar Eylemi

İnsan Hakları Derneği (İHD) İzmir Şubesi, bugün Konak’ta hasta tutsaklarla ilgili bir eylem gerçekleştirdi. Recep Tayyip Erdoğan tarafından affedilen kişilere dikkat çekilen açıklamada hasta siyasi tutsakların neden affedilmediği soruldu.

Yağmurlu havaya rağmen Konak’ta bir araya gelen İHD üyeleri, hasta tutsaklarla ilgili bir açıklamada gerçekleştirdi. Hasta tutsaklardan Fatma Özbay’ın durumuna dikkat çekilen açıklamada bu konuda daha önce açıklama yapılmasına rağmen tekrar açıklama yapmak zorunda hissedildiği vurgulandı.

İnsan Hakları Derneği İzmir Şubesi Hapishane Komisyonu adına okunan basın açıklamasının tamamı şu şekilde:

07 kasım 2019’da çıkan bir haberde Cumhurbaşkanı Erdoğan, “ kasten öldürme, kamu görevlisini kasten yaralama ve hakaret, ruhsatsız silah kullanma, nitelikli yağma, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma” gibi suçlardan mahkum olan 3 kişinin cezasını ATK raporları doğrultusunda affetti. Yakın tarihte de Sivas sanığı bir kişinin cezasını affetmişti.

Biz biliyoruz ki hapishanelerde 457’si ağır olmak üzere 1333 hasta mahpus var. Ankara şubemizin yaptığı açıklamaya göre 2017’nin başından 2019 Ağustos ayına kadar 39 hasta mahpus hapishanelerde yaşamını yitirdi. İstenildiği zaman hasta mahpusların affedilebileceğini gördük. Acaba affetme kriteri nedir? Neden adli ve yandaş mahkûmlar affedilirken muhalif siyasi mahkûmlar, ağır hasta olmalarına rağmen, affedilmemektedir?

Sorularını sorduktan sonra şubemizde 07.07.2018’de Fatma Özbay ve kardeşinin durumunu anlatan bir basın açıklaması yapmıştık. İkinci kez basın açıklaması yapma gereği hissediyoruz. Erzurum Kadın Kapalı Hapishanesi’nden Şakran Kadın Kapalı Hapishanesi’ne getirilen Fatma Özbay, 1997’de aldığı ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasından beri, 22 yıldır, hapishanededir. Mayıs 2018’de meme kanseri teşhisi kondu ve aynı ay içerisinde ameliyat edildi.

Teşhis konulma aşamasında ilk etapta kanserli olmadığı söylenmesine rağmen oyalanmalar ve gecikmelerden sonra 3. Aşamada kanser tespit edilmiş ayrıca ciğerinde de bir kitle bulgulanmış. Sonra ciğerdeki kitlenin kanserli olmadığı belirtilmiş ve memenin alınması için ameliyata alınmıştı. 3 gün yoğun bakımda kalacağı söylenmesine rağmen ertesi gün hücreye götürülmüştü. Bir refakatçı hakkı olmasına rağmen refakatçı verilmemiş ve birçok ihtiyacını kendisi karşılamak zorunda kalmıştı. 9 gün hastanede kalıp daha sonra hapishaneye götürülmüştü. Hastaneye getiriliş götürülüşlerinde, ameliyata girişinde ve hastanedeki hücrede kaldığı süre içerisinde elleri hep ranzaya kelepçelenmişti.

Erzurum hapishanesinde iken tedavisinde aksamalar meydana gelmiştir. Kemoterapi ilaçlarıyla ayakta kalmaya çalışmaktadır ve kişisel ihtiyaçlarını tek başına karşılayamamaktadır. Fatma Özbay’ın bir gazeteye gönderdiği mektubunda İlk seansta saçlarının döküldüğünü, Kan değerlerinin hiç düşmediğini, Beşinci seanstan sonra ellerinin yanmaya başladığını, Altıncı seanstan sonra tırnaklarının morarmaya başladığı ve deri dökülmelerinin oluştuğunu söyledikten sonra; Onkolojide tedavisini gördüğünü ve koltuk altında 4 nodülün alındığını ve memedeki kitlenin ise 3 cm. olduğunu belirtmiştir. Ayrıca sol koltuk altında bir damarın çubuk gibi gerilerek sol kolunu işlevsiz kıldığını bildirmiştir.

Fatma Özbay’ın meme kanserinin rahime sıçrama tehlikesi mevcuttur, buna rağmen tedavisi yapılmamaktadır. Hijyen ve özel beslenme koşulları da sağlanmamıştır.

İstenildiğinde hastalık ve yaşlılık nedeniyle mahpusları affeden anlayış, bunca hastalıklarına rağmen Fatma gibi insanlara kayıtsız kalmaktadır. Herkese eşit ve adil yaklaşım istiyoruz.

Fatma Özbay’a özgürlük!
Ağır hasta mahpuslar serbest kalsın!