Hakkınız Ödenmez

Birden çok kere korona virüse yakalananlar, koronadan yaşamını yitirenler, ailelerini uzun süreler boyunca göremeyenler, sürekli yakınlarına virüs bulaştırma tedirginliği yaşayanlar, risk altında çalışanlar… Virüsün en çok yayıldığı alanlarda, hastanelerde çalışan sağlık çalışanları korona salgını sürecinin en emektar ve en çok etkilenen kesimlerinden oldu.

Sağlık Bakanı’nın 2 Eylül Çarşamba günü düzenlediği basın toplantısında 29 bin 865 sağlık çalışanının Covid-19’a yakalandığını açıklaması da gösterdi ki bu sayı toplam pozitif vakaların yaklaşık yüzde 10’unu oluşturuyor. Bu da diğer mesleklerde çalışan bireylerden yaklaşık 10 kat daha fazla korona virüse yakalandıkları anlamına geliyor.

Çok fazla sayıda hastayla ilgilenme, kimi durumlarda yeterli materyale sahip olamama ve -hastalanan kişi sayısının çokluğu ile ilgili olarak- yaşamını yitiren hastaların sayılarındaki artışlar sebebiyle yoğun stres altında çalışan ve yaşayan sağlık çalışanları zor bir dönemden geçiyor. Korona krizinden önce de çeşitli sorunlar yaşayan sağlık çalışanları salgın koşullarında sağlık sisteminin daha da gözle görülür hale gelen aksaklıklarının muhatabı haline geldi. Tüm bunların yanında sağlık çalışanları hala şiddete uğramaya devam ediyor.

Hastanelerdeki ve aile sağlığı merkezlerindeki koşulların salgına uygun olarak iyileştirilmediği, görevlendirmelerde adaletsizliklerin yapıldığı, sağlık çalışanlarının kaygılarının arttığı şu günlerde sesini duyuramayanların, umudunu yitirenlerin emeklilik ya da istifa sayısında artış yaşandığı da biliniyor.

Toplumun her kesiminden insanların etkisini ağır bir şekilde hissettiği ekonomik kriz koşullarında sağlık çalışanları salgın döneminde yaşadıkları zorlukların yanı sıra ödenmeyen ek ödemeler ve ek ödemelerdeki adaletsizlikler sebebiyle de ses çıkarmak zorunda. Geçtiğimiz haftalarda İstanbul Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi’nde görev yapan sağlık çalışanları haziran ve temmuz ayı ek ödemelerinin ödenmemesi nedeniyle hastane içerisinde kısa bir yürüyüş ve alkış eylemi yapmıştı. Eylem yapmalarına neden olan bu süreç gösterdi ki korona krizinin ortaya çıktığı, karantina uygulamalarının başladığı süreçlerin en başında ayakta alkışlanan sağlık çalışanları şu sıralar sözlerini tutmayan yöneticilere karşı alkış yapıyor.

Kısacası Sağlık Bakanı’nın ek ödemelerle ilgili olarak yaptığı açıklamasında “Ne yapsak sağlık çalışanlarının hakkını ödeyemeyiz.” dediği sağlık çalışanlarının hakları gerçekten de ödenmiyor. Devletin vefasızlığını hatta riyakarlığını göstermenin ötesinde yaşadığı ekonomik, sosyal ve yönetsel krizleri gösteren bu durum devlete karşı hoşnutsuzluğun artacağı başka koşulları işaret ediyor.

Nergis Şen

Bu yazı Meydan Gazetesi’nin 54. sayısında yayınlanmıştır.