” Tükenmenin Parkurunda Koşmaya Hazır mısın?” – Mercan Doğan

Önce dinlendir bedenini, derince bir nefes al. Rahat ve kaliteli bir spor ayakkabı geçir ayağına. Yine rahat ama şık kıyafetlerini giy.

Önünde zorlu bir parkur var. Tüketeceklerin limitsiz; nakitin yok denecek kadar az, kredi kartlarınsa limitli. “Sözde” ihtiyaçların sonsuz, mağazalarınsa her güzel şey gibi bir sonu var; sıradan günlerden daha geç gerçekleşecek olsa da o lanet kapanış – The END.

Neyse, takma bunları sen o güzel kafana. Saçın, üstün başın tamamsa; ruhun ve bedenin tüketerek tükenmeye hazırsa al eline kronometreyi, at kendini taşı toprağı AVM olan İstanbul sokaklarına.

Aylardır SMS bombardımanları, herhangi bir websitesine girdiğimizde zınk diye beliren – kapanmak bilmeyen pop-up reklamları, gazetelerin, sokak panolarının boy boy ilanları, televizyon ve radyoların reklamlarıyla duyurulan; hiçbir sektör ve ürün ayrımı olmaksızın tüketime teşvik ve tahrik amacı güden festival İstanbul Shopping Fest, 7 Haziran’da Mall of İstanbul adlı AVM’deki çılgın partinin ardından “Efsane İndirim” etkinliğiyle başladı ve 29 Haziran’a kadar sürecek.

Start: “Efsane İndirim” Var!

Festival komitesinin üçüncü günde yaptığı açıklamalara göre; “Efsane İndirim”in (100 kadar markanın bir hafta önce kat be kat zam yaptığı ürünlerini, yüzde 98’e varan indirimlerle satışa sunduğu) yapıldığı 21.00-24.00 saatleri arası, toplam 3.5 milyon liralık ciro elde edildi.

Festival komitesinin, Soma’da yüzlerce işçinin faillerinden biri olan Soma Holding’in PR (Halkla İlişkiler) şirketiyle çalışmasından sana ne canım? (Resmi rakamlara göre) 305 işçiyle, ilk üç günde 3.5 milyon liralık ciro bir olur mu hiç? Ki toplamda 1.1 milyon turist ve 10 milyar lira ciro beklenirken. Kaç gündem geçti onun üzerinden, sen kaçırma Flo’daki 1 liralık ayakkabıyı…

Dönemeçler: Tam Gaz Tüket, Çok Avantajlı!

İstanbul Ticaret Odası Başkanı ve İstanbul Shopping Fest İcra Kurulu Başkanı İbrahim Çağlar açıklamıştı festival başlamadan. “12 Haziran’da İstanbul genelindeki tüm kuyumcuların katılacağı ‘altın günü’ düzenleyeceğiz. Altın gününde yerli-yabancı turiste büyük indirim fırsatları sunulacak.” Festivale katılan alışveriş merkezlerinde de konsept indirim günlerinin düzenleneceğini belirtmişti; “10 Haziran’da evini güzelleştir, 17 Haziran’da teknoloji günü, 19 Haziran’da çanta ve ayakkabı günü, 24 Haziran’da kozmetik – kişisel bakım günü ve 26 Haziran’da ise jean günü. Bu günlerde söz konusu kategorilerde çok özel fiyat avantajları sunulacak.”

Alışverişe devam etmek için satır aralarındaki anahtar kelimeleri ve cümleleri görmezden gelmen gerek;

– “Her şeye sahip olmalısın” illüzyonuyla alışverişte kendini kaybeden, ihtiyacı olmayan şeyleri satın almak için borçlanan, modern zamanların sekiz kollu canavarı diyebileceğimiz bankalara sarılan tüketici. (Ki bu sen oluyorsun.)

– Yaşamı ürettiklerinden değersiz sayılan üretici. (Ki bu da sen oluyorsun.)

– Yaşamın her alanını kendi rant alanına çeviren patron. (Bu sen değilsin.)

İPhone alabilmek için böbreğini satan çocuk, altın- Bergama’da siyanürle çıkarılan altın – köylüye kanseri kader diye kakalamaya çalışan şirket, her gün saatlerce ayakta duran- festival süresince daha da fazla duracak olan tezgâhtar, jean’ler beyazlarken hayatları kararan silikozis hastası işçi, doğanın ve yaşamın katli, katliam ve daha niceleri…

Finish

Bu arada Foursquare denilen bir check-in sitesi var. İndirimden aldığın akıllı telefonunla giriyorsun bu siteye, nerede bulunduğunu sosyal ortamda ilan ediyorsun. Eğer İstanbul Shopping Fest kapsamında Bağdat Caddesi’nde 5-6 mağazada bulunduğunu check-in yaparak ilan edersen, bazı mağazalarda indirim kazanıyorsun. Her mağazanın indirim saati ayrı tabi ki. Bu saatleri kaçırmaman gerekiyor.

Parkurun önemli zorluklarından birkaçının bilgisine sahipsin artık. Nerede zıplaman, koşman ya da gözünü ya da yüreğini kapatman gerektiğini biliyorsun. Kronometren hala cebinde. Bak bakalım ne kadar vaktin kalmış tükettikçe tükenmeye?

Mercan Doğan

[email protected]g

Bu yazı Meydan Gazetesi’nin 19. sayısında yayımlanmıştır.